14/28 Mayıs 2023 seçimlerini kaybeden muhalefetin yaşadıkları anımsandığında, 2024 seçimlerini kaybeden AKP’de neler olacağı merak ediliyor!

Seçim sonuçları üzerine

Seçmen sayısı, 2019 yerel seçimlerine göre 2024’de 4,3 milyon artmış. Buna karşın iki seçimde de oy kullananların sayısı 48 milyonlarda kalmış. 2019 seçiminde 8,7 milyon seçmen (seçmenlerin yüzde 15,3’ü) oy kullanmamışken, son seçimde oy kullanmayanlar 13,2 milyona (yüzde 21,6) çıkmış.

Son seçimde AKP’nin oyu 4,2 milyon, MHP’nin oyu 1,1 milyon, İYİ Parti'nin oyu 1,7 milyon, Saadet Partisi’nin oyu 0,7 milyon ve diğer partilerin oyları da 0,2 milyon kadar azalmış. Bu arada CHP’nin oyu 3,3 milyon ve DEM’in oyu 0,6 milyon artarken, ilk kez belediye seçimlerine giren YRP 2,8 milyon oy almış.

Sağ partilerin (AKP; MHP, İYİ ve Saadet partilerin) kaybettiği (4,2+1,1+1,7+0,2=) 7,7 oyun 2,8 milyonunun yine bir sağ partiye gittiği görülüyor. Bu durumda sağ partilere ait (7,7-2,8=) 4,9 milyon oy ile ilk kez oy kullanan 4,3 milyon oyun yani (4,9+4,3=) 9,2 milyon oyun ancak (3,3+0,6=) 3,9 milyonu sol partilere (CHP ve DEM) gittiği anlaşılıyor. Bu sayısal veriler, sağ partilere oy verenlerin bir bölümünün sandığa gitmeyerek ya da sol patilere oy vererek AKP’nin sağcı politikalarını destekleme konusunda şimdilik kararsız kaldıklarını ya da desteklemekten vaz geçtikleri anlamına geliyor.

Yine bu sayısal verilere göre, seçmen sayısındaki 4,3 milyonluk artışa karşın sağ partilerin 4,9 milyon oy kaybetmiş olması, laik ve demokratik sistem açısından sevindirici oluyor. AKP’nin kalesi sayılan pek çok il ve ilçenin muhalefete geçmesi de. Bu nedenle ülkenin batısında toplumda bir rahatlama ve ülkenin geleceği için umutların yeşerdiği görülüyor.

Yine bu sayısal verilere göre, seçmen sayısındaki 4,3 milyonluk artışa karşın sağ partilerin 4,9 milyon oy kaybetmiş olması, laik ve demokratik sistem açısından sevindirici oluyor. AKP’nin kalesi sayılan pek çok il ve ilçenin muhalefete geçmesi de. Bu nedenle ülkenin batısında toplumda bir rahatlama ve ülkenin geleceği için umutların yeşerdiği görülüyor.

Son beş yılda seçmen yaşına ulaşan 4,3 milyon gencin, ağırlıklı olarak hangi partiyi yeğlediği şu anda bilinmese de, beklendiği kadar sol partileri yeğlemedikleri görülüyor. Ülkenin içinde bulunduğu gerici ve piyasacı sorun ve koşullar göz önüne alındığında, sandığa gidilmemesinin ve de laik düzeni savunan partilere oy verilmemesinin nedenlerinin gerçekçi bir biçimde araştırılması gerekiyor. Bu noktada gençlerin, şeriatçı olmadıkları halde AKP’ye oy veren seçmenler gibi, AKP’nin gerici ve piyasacı uygulamalarına ve dolayısıyla ülkenin geleceğine pek aldırmadıklarını ya da gönül rahatlığıyla oylarını verecekleri parti bulamadıklarını söylemek de yanlış olmuyor.

Seçimle ilgili olarak anlaşılamayan ve/ya da ilginç durumlar da bulunuyor. Örneğin;

  • Oyları ne yazık ki birkaç yüzbinlerde kalan sol partilerin, insanın ve doğanın sömürülmesine karşı ve toplumcu görüşlerini yaymak için, seçilmeyeceklerini bile bile seçimlere girmesi, anlamlı ve gerekli oluyor. Ancak, partisi ikinci ya da üçüncü kez aday göstermediği kişiler içinde partisinden ayrılıp (Sarıyer’de olduğu gibi) seçimlere bağımsız aday olarak girenleri anlamak kolay olmuyor. Gökten zembille inmişçesine bir partiye adaylık için başvuranlar içinde aday yapılmayınca seçimlere bağımsız aday olarak girenleri anlamak da mümkün olmuyor.
  • YRP’nin Cumhur İttifakı dışında kalıp seçimlere girmesi, AKP’nin iller bazında bir tek Kütahya’yı ve Beykoz gibi birkaç ilçeyi kaybetmesine yol açmıştır. İstanbul dahil diğer illerle pek çok ilçede YRP’nin seçimlere girmesinin AKP’nin seçimi kaybetmesinde etkili olmadığı görülüyor.
  • Bilindiği gibi Murat Kurum, 2018-2023 yılları arasında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı olarak görev yaptığı yıllarda yaşanan TOKİ inşaatları, 6 Şubat depremi, maden faciası gibi olaylarda sorumluluğu vardır. Bakanlık görevindeki başarısızlıkları yanında, Kanal İstanbul konusunda inandırıcı olamaması ve seçim konuşmaları sırasında kırdığı potlara karşın Murat Kurum’un İstanbul’da 3,4 milyon oy alması, insanı şaşırtıyor.
  • AKP’nin bu seçimlerde 4,2 milyon oy kaybetmiş olsa da 16,3 milyon oy (oyların %35,49’unu) alması da şaşırtıcı oluyor. Enflasyonu, gericiliği, hukuk dışılığı, keyfiliği, milyonlarca insanın açlık sınırında yaşaması, … gibi konuları irdelemeyip hâlâ bir spor takımı tutar gibi AKP’ye her koşulda oy veren milyonların olması da insanı şaşırtıyor.
  • TRT ve yandaş basının desteği ile Cumhurbaşkanının ve tüm bakanların il il dolaşarak AKP adaylarına destek verilmesine karşın AKP’nin seçimi kaybetmesi de sevindirici ve şaşırtıcı oluyor. Bir bakıma bu durum, AKP liderinin aday belirlemede ne denli yanlışlar yaptığını ve artık ülke nabzını tutamadığını gösteriyor.
  • İllerde ve ilçelerde belediye başkanı olan kadın sayısının artması, pek çok insanı sevindiriyor. Buna karşın son derece ırkçı söylemleri olan bir kadının AKP adayını yenerek belediye başkanı olsa bile, insanı sevindirmiyor, şaşırtıyor.
  • Seçimin hemen ertesi günü Van belediye başkanlığını alnının akıyla kazanan adayın mazbatasının verilememesi ve mazbatanın kayyım niteliğinde olan bir adaya verilmesine kalkışılması ise, hiç de şaşırtıcı olmuyor.

AKP’nin uzun bir süre Anayasa değişikliğinden söz etmeyeceği sanılıyor. Bu arada 14/28 Mayıs 2023 seçimlerini kaybeden muhalefetin yaşadıkları anımsandığında, 2024 seçimlerini kaybeden AKP’de neler olacağı merak ediliyor!

[email protected]