İstatistiklere bakınca 'Meclis ne işe yarıyor' diye soracaksınız

Meclis artık o kadar işlevsiz hale geldi ki, neredeyse 'yasama' yetkisini tamamen kaybetmiş durumda. Yasama ve yürütme, bizzat Erdoğan eliyle ve patronların isteğiyle 'hızlı' şekilde hayata geçiyor.

Haber Merkezi

Geçtiğimiz yıl şubat ayına kadar geçen dönemde (27. yasama dönemi) TBMM’de sadece 57 teklif yasalaşırken, bu 57 teklif içerisinde bin 46 madde yer almıştı.

Aynı dönemde, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnameleriyle, Meclis'in iki katı yasama işlemine imza atılırken, 55 kararnameyle düzenlenen toplam madde sayısı iki bin 64 olmuştu.

Gelinen noktada bu durum artarak devam ederken, tabloya ilişkin dikkat çeken bir veri daha ortaya çıktı.

Buna göre, TBMM'ye geçen yıl toplam 808 yasa teklifi verildi. Meclis'in gündemine bir yıl içinde giren bu 808 yasa teklifinin sadece 62'si Meclis Genel Kurulu gündemine girebildi. Tamamı AKP-MHP imzalı bu tekliflerden ise sadece 23'ü yasalaştı. Diğer 40 madde hâlâ Meclis gündeminde duruyor. 

2020'de Erdoğan'ın CBK'ları: 14 CBK ile 217 madde...

Meclis'in 23 kanun düzenlemesini hayata geçirdiği bu süreçte (Bu dönemde çıkarılan toplam 61 kanun olsa da bunların büyük çoğunluğu uluslarası anlaşma ya da sözleşmelerin onay bulma kanunu olurken, kalan iki kanun da anayasa gereği çıkarılan bütçe ve kesin hesap kanunu) Erdoğan 14 Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yayımladı. 

Meclis 2020'de 61 kanun mu çıkardı?

Meclis'in imza attığı 61 düzenleme arasında yer alan ve haber kapsamına almadığımız düzenlemeler şöyle:

*TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE GANA CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA YATIRIMLARIN KARŞILIKLI TEŞVİKİ VE KORUNMASINA İLİŞKİN ANLAŞMANIN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN

*TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE ZAMBİYA CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA YATIRIMLARIN KARŞILIKLI TEŞVİKİ VE KORUNMASINA İLİŞKİN ANLAŞMANIN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN

*TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE FİLDİŞİ SAHİLİ CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA GELİR ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLERDE ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA ENGEL OLMA ANLAŞMASI VE EKİ PROTOKOLÜN ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN

*TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE ÇAD CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA GELİR ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLERDE ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMASININ ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN

Erdoğan söz konusu kararnameler eliyle tam 217 maddelik düzenlemeyi uygulamaya koydu.

Bu süreçte 58 nolu kararname 47 maddeyle en çok düzenleme yapılan kararname olurken, iki kararnameyle ise 3'er maddelik düzenlemelere gidildi.

Peki, Meclis'in yaptığı 23 düzenlemenin adresi farklı mıydı?

Meclis'te 2020 yılında gündeme gelen 808 yasa teklifinden 23'ü hayata geçirilirken, yukarda da söylendiği üzere tamamı AKP teklifleriydi. Bunlar arasında infaz düzenlemesi, barolar düzenlemesi gibi başlıklar bizzat Erdoğan'ın talimatıyla Meclis gündemine gelerek yasalaştı.

Yine bu dönem gündeme gelen diğer yasal düzenlemeler ise salgın döneminde işçilere yönelik saldırı, patronlara yönelik ise teşvikleri içeriyordu.

Yani aslında bir an önce hareket edilmesi gereken başlıklarda Meclis hiç tercih edilmezken, yasanın gündemde yer etmesinin "politik" olarak AKP'ye yarayacağı gündemler ise Meclis'teki tartışmaların ardından hayata geçirildi.

Meclis Başkanı haklı...

Meclis'in bu performansı son dönemdeki "sözde cumhurbaşkanı" tartışmasıyla birlikte düşünüldüğünde daha da net bir tabloyu ortaya koyuyor.

Meclis Başkanı Mustafa Şentop, Kılıçdaroğlu'nun "sözde cumhurbaşkanı" açıklamalarına verdiği yanıtta, "Cumhurbaşkanı taraflıdır, siyasi parti üyesidir. Bir siyasi parti üyesiyse, bir siyasi partinin genel başkanıysa, yetkilisiyse şüphesiz taraflı birisidir" demişti.

Tam da Şentop'un dediği gibi Erdoğan taraflı, yukarıdaki tablo düşünüldüğünde benzer şekilde Meclis de taraflı...

Ortada bir Meclis var mı?

Geçtiğimiz yıl "resmi" olarak 100. yılını kutlayan Meclis, artık fiilen ortadan kalkmış durumda.

Yasama yetkisini dahi kullanamaz hale gelen Meclis, patronların hızlı taleplerine yeterli sürede yanıt veremeyince gündeme gelen "başkanlık sistemi" ve Erdoğan'ın kararnameleriyle artık iyice işlevsiz hale gelmiş durumda.

Tablo bu olunca, Meclis de vekillerin "ilgisini" çekmez oldu. Vekillerin büyük bölümü artık bu görevi belediye başkanlığı öncesi basamak olarak görürken, gündeme ise aldıkları 25 bin liralık maaş, Meclis'teki tuhaf tartışmalar ve boş sıralarla gündeme geliyor.

Geçtiğimiz yıl korona dolayısıyla uzun süre Meclis'e uğramayan vekiller, birçok toplantının da iptal olmasına neden olmuştu.

Ancak Meclis salonundaki boşluk tek başına koronavirüsle de ilgili değil. Hatırlanacağı üzere geçtiğimiz yılın başlarında Erdoğan vekillerin Meclis'e gitmemesinden şikayetçi olmuş, vekillerin oturuma daha fazla ilgi göstermesini istemişti. Ancak buna karşın Meclis sıraları bomboş kalmış, Erdoğan'ın talimatı dahi işe yaramamıştı.

Aynı tablo meclis muhalefetinde de geçerliyken, Meclis'e uğramayan muhalefet vekilleri nedeniyle geçmesi engellenebilecek kimi düzenlemelerin kolayca geçtiği ortaya çıkmıştı.