Çok yazılır ama yinelemekte yarar var: Fon bütçesine giren nakitlerden en çok patronlar yararlandırılıyor.

İşsizlik fonu erirse erisin bize ne?

İşsizlik fonunu eriten iki önemli gider kapısı bugünlerde kapatılıyor. Bunlardan biri işten çıkarma yasağı diye bilinen Nakdi Ücret Desteği; öteki, Kısa Çalışma Ödeneği.

İş Yasasına 16 Nisan 2020’de bir geçici madde eklendi ve işçi çıkarılması üç ay süresince yasaklandı. Patronlar isterlerse işçilerini bu süre boyunca ücretsiz izine ayırabilecekti. Maddede Cumhurbaşkanına 30 Haziran 2021 tarihini geçmemek üzere üçer aylık sürelerle uzatabilme yetkisi verilmişti; bu güne değin kullandı.

Ücretsiz izin verilenlere İşsizlik Fonundan, 2020 yılında Nakdi Ücret Desteği adı altında günde 39,24 lira ödendi. Tutarı Ocak/2021’de %21,56 oranında artırılarak 47,70 liraya yükseltildi.

Bu kadarcık parayı bile çok gördüler. Desteğin süresi 17 Mart günü bitiyordu, 9 Mart günü çıkarılan bir Cumhurbaşkanı Kararıyla iki ay daha uzatıldı. Üç ay yetkisini kullanmadığına göre yeniden uzatmaya niyeti yok.

İşçilere ödenen para küçük ama toplanınca yekûn tutuyor. Şubat/2021 İşsizlik Fon Bülteninde, Nisan/2020-Şubat/2021 arasında 2 milyon 506 bin kişinin yararlandığı; 9 milyar 278 milyon lira ödendiği yazılı. Şubat/2021’deki tutarı 993 milyon lira. Süresi iki ay uzatıldığına göre yaklaşık 2 milyar lira daha ödenmesi gerekecek.

Aynı dönemde Kısa Çalışma Ödeneği olarak da 30 milyar lira ödendi. Süresi 31 Mart günü bitiyor. Tayyip Erdoğan, uzatılmayacağını söyledi. Şubat ayında yaklaşık 2,5 milyar lira ödenmişti. Mart ayında da aşağı yukarı bu kadar ödenir; demek ki 32 milyara da kısa çalışma ödeneğini kapatacaklar.

İki ödemenin toplamı 43 milyar ediyor. Böyle giderse Fon bütçesi hızla tükenecek: 31 Aralık 2019 günü 131,5 milyar lira olan varlığı, bir yılda 37,5 milyar lira azalarak 93,9 milyara düşmüş.

Fonu düşündükleri için mi cimri davranıyorlar?

Bu iki ödeme türü, işçilerden çok patronlara yarıyor. Verilen para geçimlik değil, bu yüzden çoğu ihbar ve kıdem tazminatını yakma bahasına iş arıyor. İşsiz sayılmadıkları için istatistiklerde yer almıyorlar. Kimi patronlar, desteklerden yararlanan işçilerini kayıt dışı çalıştırıp daha az ücret ödüyor. Ülkeyi yöneten kadrolar da “işçilerimiz için 40 milyar harcadık” diye övünme fırsatı buluyor.

Fonun geleceğini düşünüyor olamazlar. Ayaklarına gelen fırsatı kullanmaktan vazgeçmelerini zorlayan daha önemli nedenler olmalı.

Fonda para yok!..

En büyük neden parasızlık. İşsizlik Fonunu, kara günler için biriktirilen para olarak görmek doğru değil. Portföyünde sandıklarımızın hemen hepsi önceki yıllarda ucuz getirili devlet tahvillerine yatırılarak bütçeye yama yapılmış kağıtlardan ibaret. Buzullaşmış gibi; vadeleri geldikçe, faizleri de ekleniyor ve yenileriyle değiştiriliyor. Nakit olarak tahsil edilenler ise patronlara teşvik ve işsizlik sigortası olarak ödeniyor.

Faiz deyip geçmeyin: 2017-2021 Şubat arasında 59,8 milyar lira tahakkuk ettirildi.

Kısacası nakit akış dengesi bozuldu. Nakdi Ücret Desteği ile Kısa çalışma Ödeneğinin sürdürülmesi için, bir yerlerden para bulunması, daha açık deyişle bütçeden bir delik açılması gerekiyor. Açılan delik mecburen yeni alınacak borçlarla kapatılacak ve bu kez gerçekten faiz ödenecek…

Çok sıkıştıkları için vazgeçmek zorunda kaldılar.

Paralar nereye harcanıyor?

Çok yazılır ama yinelemekte yarar var: Fon bütçesine giren nakitlerden en çok patronlar yararlandırılıyor.

Aşağıdaki çizelgede 2017-2021 Şubat arasında nakit girişleri ile konumuz açısından önemli olan ödeme kalemleri görülüyor. 2017 yılında 15,5 milyar lira prim tahsil edilmiş, 7,3 milyar lira harcanmıştır. 2018 yılında 18,5 milyar lira nakit girişine karşılık 16,5 milyar lira harcanmıştır. Bunun 5,8 milyar lirası işsizlik ödeneği, 10,7 milyar lirası teşviktir.

Salgınla birlikte 2020 yılında 21,6 milyar lira tahsil edilmiş; 60,4 milyar lira harcanmıştır. Bunun 6,5 milyar lirası Nakdi Ücret Desteği; 27,3 milyar lirası kısa çalışma ödeneğidir. Bunlardan vazgeçilmektedir ancak patronlara ödenen 18,0 milyar lira teşvik, gelecek yıllarda da gerektiğinde artırılarak sürdürülecektir. Üstelik bunun sürdürülmesi için herhangi bir karara da gerek yoktur.

İşsizlik Fonuna sahip çıkamıyoruz; erirse erisin bize ne!...