28 Nisan’ın "İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenleri Anma ve Yas Günü" olarak ilan edilmesini talep eden İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nden Pınar Abdal, salgın ve 28 Nisan'a ilişkin soL’a açıklamlarda bulundu.
28 Nisan’ın “yas günü” ilan edilmesi talebinin kendileri için üç temel nedeni olduğunu belirten Abdal, “İşçi ölümleri, üzeri örtülen ölümler. İlk nedeni işçi sınıfının ölümlerinin üzerinin örtülmesini engellemek. Bir diğer nedeni ise insanların sayıdan ibaret olmadığını göstermesi, bunu anlatması. Son olarak ise diğer işçileri, bu yaşananlara karşı mücadelenenin bir parçası haline getirme isteği” dedi.
Salgın günlerinde alınmayan önlemler nedeniyle işçilerin yaşamını yitirdiğine işaret eden Abdal, bunun sadece salgınla sınırlı olmadığını, geçen yıl sadece kendilerinin tespit ettiği bin 736 işçi cinayeti yaşandığını dile getirdi.
Bu kadar kişinin bir savaşta ölmesi durumunda çok farklı şeylerin konuşulacağı ama işçi olunca gündem dahi edilmeden geçilmek istendiğini, bunun görünmez kılınmak istendiğini vurgulayan Abdal, işçi ölümlerinin tesadüf eseri olmadığını, bir emek rejiminin sonucu olduğunu ifade etti.
'İşçi sağlığı ve güvenliği sınıfsal bir başlık'
İşçi sağlığı ve iş güvenliğinin teknik değil sınıfsal bir başlık olduğuna işaret eden Abdal, “Yani işçiler için alınacak önlemler bir barete, kişisel ekipmanlara indirgenecek şeyler değil” dedi.
Salgın günlerinde yapılan “evde kal”, “kişisel karantinanı ilan et” çağrılarına dikkat çeken Abdal, “Bu çağrılar yapılıyor ama işçiler için tek kelime edilmiyor. Onun işçi olduğu, çalışmak zorunda kaldığı ve bu yüzden öldüğü gündem dahi edilmiyor. Bu çağrılar artık trajikomik bir hal almış durumda” ifadesini kullandı.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi olarak yıllardır bunu anlattıklarını, “kapitalizm öldürür” dediklerini aktaran Abdal, salgın günlerinin bunu bir kez daha kanıtladığını dile getirdi.
Salgın sürecinde hazırladıkları ilk raporun bu durumu gözler önüne serdiğini, sadece tespit ettikleri salgın kaynaklı 52 iş cinayeti yaşandığını aktaran Abdal, “Bu ölümlerin hepsi birer iş cinayetidir. İşçiler işten atılma baskısıyla, ücretsiz izin baskısıyla zorla çalıştırılıyor. Çalışmaktan kaçınma hakkını kullanması bile engelleniyor. Salgın günleri kapitalizmin en saldırgan yüzünü bizlere gösteriyor” diye konuştu.
