Solcu Liseliler'den 'yüz yüze eğitim' açıklaması

Solcu Liseliler yüz yüze eğitimde açıklanan takvimin düzenin yeni bir plansızlığının ürünü olduğunu vurgulayarak sıra arkadaşlarını eğitim hakkı için mücadeleye çağırdı.

Haber Merkezi

Uzaktan eğitim dönemi boyunca teknik yetersizlikten altyapı sorunlarına kadar birçok farklı sorunla karşı karşıya kalan öğrenciler, şimdi de yeterli düzeyde alamadıkları eğitim üzerinden sınava tabi tutuluyor. Solcu Liseliler bugün yayımladıkları açıklamada "Uzaktan eğitimi organize edemeyen iktidarın umursamazlığının bugün sınavlarımızı yarın ise hayatımızı etkileyecek sonuçlar doğuracağını şimdiden görebiliyoruz" dedi.

Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) köy okullarının yüz yüze ve tam zamanlı olarak 15 Şubat’ta açılacağını, 1 Mart itibariyle ise tüm ilkokulların haftada iki gün olmak üzere yüz yüze eğitime başlayacağını duyurmuştu.  8 ve 12. sınıfların da seyreltilmiş sınıf uygulamasıyla yüz yüze eğitime başlayacağı ve okullarda yüze yüze eğitime geçişe uzaktan eğitimin de eşlik edeceği MEB’in açıklamasında belirtilmişti. İlk dönem işlenen derslerin sınavları içinse önümüzdeki dönemde 2 haftalık bir planlamayla beraber sınav yapılacağı duyurulmuş oldu. 

Pandemi süreci boyunca birçok farklı sorunla karşı karşıya kalan öğrenciler, şimdi de yeterli düzeyde alamadıkları eğitim üzerinden sınava tabi tutuluyor. Online eğitim dönemi boyunca iktidarın yetersiz politikaları ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın vurdumduymaz tavrı nedeniyle yaşadıkları sorunlarla yalnız başına uğraşmaya çalışan öğrenciler yapılması planlanan sınavların iptal edilmesini istiyor, günlerdir sosyal medyada birçok farklı hashtag üzerinden seslerini duyurmaya çalışıyorlar. 

Solcu liselilerden sıra arkadaşlarına çağrı

İlkokul, ortaokul ve lise düzeyinde eğitim gören bütün öğrencileri etkileyen bu sürece dair Solcu Liseliler bugün bir açıklama yayımladı. Açıklamada "Milli Eğitim Bakanlığı’nın yüz yüze eğitime geçiş açıklamalarını ve ortaya koyduğu plânı sevinç ve heyecanla değil, geleceğimiz adına meydana getirdiği tehlikelere işaret ederek karşılıyoruz" denildi.

"Uzaktan eğitimi organize edemeyen iktidarın umursamazlığının bugün sınavlarımızı yarın ise hayatımızı etkileyecek sonuçlar doğuracağını şimdiden görebiliyoruz" diyen Solcu Liseliler, tüm sıra arkadaşlarını geleceklerini karartmak isteyen bu düzene karşı eğitim haklarına sahip çıkmaya davet ediyor. 

Açıklamanın tamamı şöyle:

"EĞİTİM HAKKIMIZA VE GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ

Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) köy okullarının yüz yüze ve tam zamanlı olarak 15 Şubat’ta açılacağını, 1 Mart itibariyle ise tüm ilkokulların haftada iki gün olmak üzere yüz yüze eğitime başlayacağını duyurdu. Bunun yanında 8 ve 12. sınıf kademelerinin de seyreltilmiş sınıf uygulamasıyla yüz yüze eğitime başlayacağı ve okullarda yüze yüze eğitime geçişe uzaktan eğitimin de eşlik edeceği MEB’in açıklamasında belirtildi.

Elbette okullarımızın derhal açılmasını, doğru bir plânlama dahilinde ve gerekli tedbirlerin alınmasıyla yüz yüze eğitime kaldığımız yerden devam etmeyi istiyoruz. Hepimiz bir yıla yaklaşan süre boyunca büyük oranda derslerimizi uzaktan eğitim yoluyla takip etmeye çalıştık. Fakat Milli Eğitim Bakanlığı’nın yüz yüze eğitime geçiş açıklamalarını ve ortaya koyduğu plânı sevinç ve heyecanla değil, geleceğimiz adına meydana getirdiği tehlikelere işaret ederek karşılıyoruz.

Salgın sürecinde Milli Eğitim Bakanlığı ve AKP iktidarı tarafından bizlere sunulan 'çözüm' uzaktan eğitim ve EBA sisteminden ibaretti. Fakat halihazırda eğitim sistemi içerisinde hepimizin karşılaştığı eşitsizlikler bu süreçte daha da derinleşti. Uzaktan eğitim ve EBA sistemi bilgisayar, televizyon ve internet olanaklarına erişmekte sorun yaşayan bizler için ciddi bir soruna dönüştü. Bu araçlara sahip olanlarımız ise plânlama ve teknik gereksinimleri sağlayamayan Bakanlık nedeniyle eğitimden mahrum kaldı. Ülkemizin daha yoksul kesimlerinde yaşayanlarımız içinse bu imkânsızlıklar kendisini daha da ağır biçimde hissettirdi. Düzen ise deyim yerindeyse ülkemizin gençlerinin eğitim hakkını ve geleceğini kendi kaderine terk etti. Eğitim olanaklarımızı sağlamayan iktidarın odağında özel okul patronlarını daha da zengin etmek için 'müşteri' olarak gördüğü öğrencilerin ön kayıtlarını toplamak ve niteliksiz bir 'eğitim'le bizleri baş başa bırakmak vardı. Anlaşılan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un özel okul patronu olması da hoş bir tesadüften ibaretti!

Yaşadığımız sistemde en temel ve hepimizin ulaşabilmesi gereken bir hak olan eğitime dahi eşit bir şekilde ulaşamıyoruz. Patronların ceplerini doldurmak için alışveriş merkezlerini, otelleri açan iktidar, okullarımızı kapatıp, yeterli teknik ekipmana ulaşamayanlara ve altyapı sorunları yüzünden uzun süredir derslerine devam edemeyen öğrencilerin sorunlarına kulaklarını tıkadı. Fakat bugünlerde uzun süre boyunca eğitim hakkından mahrum kalışımızı 'uzaktan' izleyenler ilk dönem yapılamayan sınavlarımızın 1 Mart’tan itibaren iki hafta boyunca okullarımızda yüz yüze yapılmasını planlıyor. Oysa okullarımızda ne yeteri kadar temizlik personeli bulunuyor, ne de hijyen malzemelerine erişim sağlanabiliyor. Öğretmenlerimizin aşılanmasına dahi başlanılmadan plansızca yüz yüze eğitim için bir geçiş takvimi açıklanıyor. Uzaktan eğitimi organize edemeyen iktidarın umursamazlığının bugün sınavlarımızı yarın ise hayatımızı etkileyecek sonuçlar doğuracağını şimdiden görebiliyoruz.

İçinde bulunduğumuz dönem ve önümüzdeki günlerde başlayacağı açıklanan takvim, düzenin yeni bir plânsızlığının ürününden başka bir şey değil. İhtiyacımız olan sağlığımızın önemsendiği, eğitime erişim olanaklarının bütün öğrenciler için mümkün hâle getirildiği bir sistem. Geleceğimizin patronların iki dudağı arasında olduğu eğitim sistemini ve gelecek kurgusunu reddediyoruz. Bütün sıra arkadaşlarımızı geleceğimize, eğitim hakkımıza sahip çıkmaya çağırıyoruz."