Salgın ABD’de yerli Navajo Ulusu'nu tehdit ediyor

ABD’de yerli halkın yaşadığı Navajo Ulusu topraklarında koronavirüs pandemisi eşitsizlikleri de daha fazla gün yüzüne çıkardı. Akar su tesisatının getirilmediği, sağlık altyapısının yetersiz olduğu topraklarda salgına karşı zorlu bir mücadele veriliyor.

DIŞ HABERLER

ABD’de Navajo Ulusu’nun mücadelesi sağlık ve su gibi temel hizmetlere ulaşmadaki eşitsizlikleri bir kez daha ortaya koydu.

ABD’nin en büyük yerli halkı olan ve kendilerini “halk” anlamına gelen “Dine” diye tanımlayan Navajo Ulusu’nun toprakları kuzeydoğu Arizona, güneydoğu Utah ve kuzeybatı New Mexico’da bulunuyor. 71 bin kilometrekarelik bu topraklarda yaşayan yaklaşık 175 bin kişinin yüzde 30’unun akar suya ulaşımı yok. Topluluk ABD’nin federal anayasasına bağlı ancak 1992’den beri süren anlaşma uyarınca eyaletlerden bağımsız, kendi kendini yönetiyor. Ancak su ve temel sağlık hizmetleri konusunda federal bütçeden Navajo Ulusu’na ayrılan payın çok az olması yerli halkın pandemiyle mücadelesini zorlaştırıyor.

'Ölümlerin artmasından endişe ediliyor'

Navajo Ulusu topraklarında ilk Covid-19 vakası 17 Mart’ta görüldü. Bugüne dek vaka sayısı 1206’ya yükseldi.

Navajo Ulusu, nüfusa oranla vaka sayısı sıralamasında New York ve New Jersey eyaletlerinden sonra geliyor.

Ölümlerin sayısının 48 ile görece az olduğu belirtilse de önümüzdeki haftalarda bu sayıda yüksek bir artış olmasından endişe ediliyor.

AFP’de yer alan habere göre yetkililer ve uzmanlar, Yerli Amerikalıların sağlık sistemine ulaşmasında bütçeden yetersiz fon ayrılmasının, telefon ve internet bağlantılarının zayıf olması gibi etkenlerin bu topraklarda salgına ilişkin verilerde de eksikliğe yol açtığını belirtiyorlar.

'Onlarca kilometre uzaktan su taşınıyor'

Yerli halkın en büyük sorunuysa korona günlerinde akar suya ulaşamamak. Navajo Ulusu’nun yüzde 30’unun akar suya ulaşımı yok, içme sularını ve hayvanları için kullanacakları suyu onlarca kilometre uzaklıktan taşımak zorundalar.

Navajo Ulusu Başkanı Jonathan Nez “Burada, dünyanın en güçlü ülkesi ABD’nin orta yerinde yurttaşlarımızın ellerini musluktan sabun ve suyla yıkama lüksleri yok” diyor.

Bunun nedeni ise DipDeep adlı kuruluşun raporuna göre bir yüzyıl önce ABD’nin su ve kanalizasyon altyapısını genişletirken yerlilerin yaşadıkları toprakları es geçmesi.

Yoksullukla bağlantılı hastalıklar sık görülüyor

Hastaları arasında Apaçi ve Tohono O’odham kabilelerinin üyeleri olan Tucson Tıp Merkezi’nden Dr. Matthew Heinz yerlilerin yoksullukla bağlantılı olan kalp hastalıkları ve astım gibi hastalıklardan orantısız bir biçimde daha fazla etkilendiklerini de dile getiriyor. Dr. Heinz bunun Covid-19’un bu kişilerde daha ağır seyretmesine neden olduğunu ifade ediyor.

ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’ne göre koronavirüs hastalarında anormal ve sıklıkla ölümcül otoimmün tepkiye yol açan diyabetin de yerli Amerikalılarda daha sık görüldüğü biliniyor.

1864’te zorla topraklarından sürülen ve dört yıl sonra yapılan bir anlaşmayla bu topraklara dönerek Navajo Ulusu adını alan yerli halkın yıllar içinde federal bütçeden kesintisiz sağlık ve eğitim hizmeti alabilmek için devasa genişlikte topraklar vermek zorunda kaldığı ancak hükümetin buna karşılık verdiği sözleri tam olarak hiçbir zaman tutmadığı da ifade ediliyor.

Yalnızca 12 sağlık ocağı var

Yaklaşık 70 bin kilometrekarelik topraklarda yalnızca 12 sağlık ocağı bulunuyor.

ABD Sağlık Bakanlığı’na bağlı Indian Health Service’e (IHS) de bütçeden ayrılan paydaki eşitsizlik çarpıcı. John Hopkins Merkezi Amerikan Yerlileri Sağlığı bölümü başkanı Allison Barlow “IHS’nin kişi başı ortalama harcaması bugün 3 bin 333 dolar, Medicare’inse 12 bin 744 dolar” diyor.

ABD Kongresi pandemiden etkilenen yerli kabileler için 8 milyar dolarlık bir bütçenin yakında ayrılacağını açıkladı ancak Barlow sağlık personeli için koruyucu ekipman eksikliğinin olduğu bir dönemde bu bütçenin nasıl harcanabileceğinin de ayrı bir sorun olduğunu söylüyor.

Klan aileler aynı çatı altında

Navajo Ulusu için koronavirüs salgınında bir başka sorun da evlerdeki nüfusun kalabalıklığı. Navajo Ulusu Başkanı Nez “Burada çekirdek aile ya da geniş aile yoktur. Bizim klan ailelerimiz var” diyor.

ABD Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezi’nin raporuna göre Yerli Amerikalıların 2009 yılındaki H1N1 pandemisinde ölüm oranları diğer ırklara göre 4 kat daha fazla oldu.

1918’deki İspanyol gribinden ise tüm üyelerinin öldüğü topluluklar oldu.

Barlow Avrupa’dan ilk sömürgecilerin taşıdıkları yeni virüslerin yerli halkların kırılmasında kimi zaman bir silah olarak da kullanıldığını hatırlatıyor.

Navajo Ulusu Başkanı Nez “Biz ülkenin ilk yurttaşlarıyız ama genelde görmezden geliniriz” diyor ve egemen ulusunun diğer ülkelerle salgın sırasında birlikte çalışmaya hazır olduğunu belirterek “Umarım iyiye doğru bir değişiklik olur” diye ekliyor.