Uluslararası Af Örgütü tarafından Pazar günü yayınlanan raporda, Mısır’da Covid-19 vakalarının sayısı artarken, hükümetin bilgi üzerindeki denetimini güçlendirmeye çalıştığı ileri sürüldü. Londra merkezli örgütün Orta Doğu ve Kuzey Afrika direktörü Philip Luther, Mısırlı yetkililerin, resmî anlatıya itiraz eden herkesin sert bir şekilde cezalandırılacağını açıkça gösterdiklerini söyledi.

Uluslararası Af Örgütü ayrıca Dünya Baısn Özgürlüğü Günü vesilesiyle Mısırlı yetkilileri, gazetecilere yönelik sansür, taciz ve tehditlere son vermeye ve ‘‘sadece işlerini yaptıkları için’’ cezaevine atılan gazetecileri serbest bırakmaya çağırdı.

The Guardian’da çıkan habere göre, örgütün raporunda, hükümetin basın özgürlüğüne yönelik baskıları çerçevesinde 37 gazetecinin tutuklandığı belirtildi. Gazetecilerin pek çoğu 2015 yılında çıkarılan ve terörün tanımını her türlü muhalefeti içerecek şekilde genişleten terörle mücadele yasası kapsamında, ‘‘yalan haber yaymak’’ ve ‘‘sosyal medyayı kötüye kullanmak’’la suçlandı.

Abdülfettah Sisi’nin 2013’te devlet başkanlığına gelmesinin ardından Mısır’daki televizyon kanallarının ve gazetelerin büyük bir kısmının hükümet yanlısı tutum aldığı biliniyor. Bunun yanı sıra pek çok özel basın kuruluşunun da ülkenin istihbarat servisi ile ilişkili şirketler tarafından satın alındığı iddia ediliyor. Ayrıca devlete ait basın kuruluşlarında çalışan 12 gazetecinin de, sosyal medyada paylaştıkları kişisel görüşleri nedeniyle hapsedildiğine dikkat çekiliyor.

Uluslararası Af Örgütü tarafından hazırlanan raporda, bugüne kadar en az 12 gazetecinin Covid-19 salgını ile ilgili haberler nedeniyle cezalandırıldığı belirtildi. Mısır ayrıca koronavirüse yakalananların oranının resmi raporlarda belirtilen de daha yüksek olabileceğini yazan bir Guardian muhabirini de sınır dışı etti. Mısır baş savcılığı geçtiğimiz günlerde bir açıklama yaparak koronavirüsle ilgili yalan haber yayanların beş yıla kadar hapis cezasına çarptırılabileceğini açıklamıştı.