soL TV'de Kemal Okuyan'la Gündem programında bu hafta "AKP Türkiye'yi nereye götürüyor?", "ABD nereye gidiyor", "Halk çaresiz mi?" soruları yanıtlandı.
Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Kemal Okuyan, gazeteci Gökhan Kazbek'in sorularını yanıtladı. Okuyan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"-Dünyada adil, eşitlikçi bir ekonomik sistem olsaydı insanlığın bütün olanaklarını birleştirir insanlığın hizmetine sunardı. Ama aşı tekeli oluşturup Rus ve Çin aşılarına karşı karalama kampanyası düzenliyorlar. AB bir aşı tekeli oluşturdu, dünyanın geri kalanına aşı bırakmadılar. Çin ve Rus aşısına karşı karalama kampanyası daha büyük şirketlere, aşı düşmanlığına hizmet eder. Bizim savunmamız gereken aşı hakkıdır, bunu ilk sıraya yazmış durumdayız. Çin büyük ülkeler içinde koronavirüsü en iyi yöneten ülke durumunda.
'Sözde kavramını kullanımdan çıkarmak gerekiyor'
-Sözde kavramını kullanımdan çıkarmak gerekiyor. Daha dün bana yine hakaret iddiasıyla ceza kesildi. İstedikleri kadar ceza versinler konuşmaya devam edeceğiz. Toplumsal mücadele kültürü zayıf olan toplumlarda bu tür bir atışma öne çıkar, burdan hareket edemeyiz.
-Sol toplumun ahlakını, vicdanı temsil eder. Çürüme solda da olunca, dün söylediklerini unutup 180 derece farklı şeyler söyleyenler var. İnsan hata yapar, gelişir, partiler de öyle. Ancak dün söylediğinin zıttını söyleyen bugün siyaseti bırakmalıdır. Ben dün başka bi şey söyleyeceğim, bugün 'Erdoğan dünyanın en iyi, yurtsever siyasetçisidir' diyeceğim. Siyaseti bırakmak zorundayım. Hep söylüyoruz, insanlar siyasetçisi, kanaat önderi olmak zorunda değiller. Problem şu ki, Türkiye'de yaygın bir hastalığa dönüştü bu. Kimse dün ne dediğini hatırlamıyor, hatırlamak istemiyor. Bu çok acıklı bir tablo. Normalde insan içine çıkmaması lazım. İlkeler, programlar arasında gerçek bir tartışma olmuyor bir türlü.
'HDP'nin kapatılması o kadar kolay değil'
-HDP'nin kapatılması o kadar kolay değil, zaman zaman görüşüyorlar zaten ama AKP'nin önceliği muhalefet blokundaki ittifakı bozmak. Şu an Erdoğan'ın düzen siyaseti içinde yapmayacağı manevra yok.
-ABD'de Biden ekibi geliyor ve bu çok militarist, çok deneyimli, çok acımasız bir ekip. Toplum üzerinde yaşanan baskıyı artıracaklar ve bunu demokrasiyi koruma adına yapacaklar
-Türkiye'de muhalefetin 'Almanya-ABD AKP'ye haddini bildirecek' diye bir beklentiye girmesi hem ayıp hem de temelsiz. Erdoğan'la dertleri var ama dünyanın bu kaotik halinde hiç kimse Türkiye'nin üstünü çizemez.
'Bazı şeyler kanıksanır gibi yapılıyor'
-Berat gittikten sonra TL'nin değeri biraz dengelendi ama halkın ekonomik yükleri ağırlaştı. Pandemi olağanüstü bir dönem olduğu için insanlar bazı şeyleri kanıksar gibi görünüyor ama bu daha ne kadar sürebilir.
İnsanlar bazı şeylere katlanırlar. İşsiz olup da iş aramayan, okula da gitmeyen bir toplam var ve bu toplam korona nedeniyle durumlarını bir nebze olsun kabulleniyorlar. Ailelerinin yanına sığınıyorlar örneğin. Bu dönem bazı şeyler kanıksanır gibi yapılıyor. Bu ne kadar sürdürülebilir. Bunları tolere etmenin bir sınırı var. İnsanlar bazı şeylere şimdilik katlanıyor. Dişimizi sıkalım deniyor. İnsanlar borçlanıyor.
Bu düzenin küçük bir azınlık dışında insanlara yoksulluktan, acıdan, işsizlikten başka vereceği hiçbir şey yok. Tek ihtiyacımız ise dayanışma ve örgütlenme. Bu sorun çözülmeden Türkiye'nin geleceği yer, gerçek anlamıyla açlıktır.
Bu saçmalığı kabullenmek insanın doğasına aykırı. İki gün kabullenir, üç gün kabullenir ve sonra yeter der. Bunu engellemeye çalışıyorlar. Koronanın ilacı bulunacak ama insanlara mutlak olarak boyun eğdirmenin ilacı asla bulunamayacak, bunun aşısı falan da yok.
