'İki bin liranın altındaki ödemeyi ikramiye olarak kabul etmiyoruz, emeklileri ölüme terk ediyorlar'

2018 seçimleri öncesinde iktidar tarafından emeklilerin oylarını almak için uygulamaya konulan bayram ikramiyeleri, iki yıldır herhangi bir artış göstermedi. Bayram ikramiyelerinin iki yıldır sabit kalmasını ve açlık sınırının altında maaş verilmesini, pandemi döneminde emeklilerin yaşadığı problemleri, DİSK Emekli-Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz, soL'a değerlendirdi.

Haber Merkezi

2018 seçimleri sırasında iktidar tarafından emeklilerin oylarını almak için uygulamaya konulan bayram ikramiyeleri, iki yıldır herhangi bir artış göstermiyor.

Bin lira olarak verilmeye devam edilen bayram ikramiyesine enflasyon, açlık sınırındaki büyük artış ve ekonomik kriz etki etmiyor. 

Türkiye'de ekonomik krizin etkilerinin daha da fazla hissedilmeye başlandığı 2018 yılının ikinci yarısından bu yana yurttaşların alım güçleri düşüyor, faturalar artıyor, gıda fiyatları fırlıyor, zam üstüne zam geliyor. Ancak emeklilerin maaşları hâlâ açlık sınırının altında, ikramiyeleri ise bir kuruş bile artmıyor.

Ayrıca 6 milyonun üzerindeki emekli yurttaşların, ikinci bir işte çalışarak hayatını devam ettirdiği ve pandemi döneminde işsiz kalan milyonlarca yurttaşların arasında emeklilerin olduğunun da düşünürsek, bin liralık ikramiye komik bir rakam olarak karşımıza çıkıyor. Üstelik, emekliler kayıtdışı çalıştıkları için kısa çalışma ödeneği gibi ödeneklerden de yararlanamıyor.

Bayram ikramiyelerinin iki yıldır sabit kalmasını ve pandemi döneminde emeklilerin yaşadığı problemleri, DİSK Emekli-Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz ile konuştuk.

'İki bin liranın altındaki ödeme, ikramiye değildir'

Bayram ikramiyelerinin en az 2000 bin lira olması gerektiğini söyleyen DİSK Emekli-Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz, ''Bayram ikramiyelerinin belli bir noktada sabitlenip, enflasyondan etkilenmeden 1000 lira olarak devam etmesi kabul edilebilir bir şey değil. Biz özellikle geçen bayramda yaşadığımız olumsuzlukları da göz önünden bulundurarak, ikramiyelerin en azından 2000 lira olması gerektiğini Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı dahil ilgili yerlere bildirmiştik. Bunu kabul etmiyoruz ve önümüzdeki bayrama kadar ki süreçte biz bu konuyu sürekli dile getireceğiz. Talebimiz iki bin liranın altındaki ödemeyi ikramiye olarak kabul etmiyoruz. Gücümüz oranında mücadele edeceğiz'' dedi.

'Açıklanacak zamlar, emeklileri ölüme terk etmek anlamına gelebilir'

Haziran ayının sonunda açıklanacak zam oranlarının yüzde 5 düzeyinde olacağını belirten Yavuz, bu zam oranını emeklileri ölüme terk etmek anlamına geleceğini söyledi.

Yavuz, ''Eğer emeklileri düşüneceklerse, emeklilerin rahat bir bayram geçirmelerini istiyorlarsa iktidarın kesinlikle bayram ikramiyelerinin güncellenmesi gerekiyor. Bunun ötesinde altıncı ayın sonunda altı aylık enflasyon belirlenecek. Bizim alacağımız zam oranlarımız da açıklanacak. Açıklanacak olan zamların, kesin olmamakla birlikte yüzde 5 düzeyinde olacağı düşünülüyor. Bu artık emeklileri yok saymaktan, emeklileri ölüme terk etmekten başka bir anlama gelmeyecek. Emekli yurttaşlarımızın 6-7 milyonu ikinci bir işte çalışarak evini geçindiriyor. Ancak yaklaşık iki buçuk aydır ve ne zaman biteceği belli olmayan bir süreç yaşıyoruz. Arkadaşlarımızın tamamı şu anda ya bankaların borç batağında ya da aldıkları faizli kredilerle geçinmek zorunda. Bütün bu kayıpların karşılanması gerekiyor'' diye konuştu.

'Taleplerimiz haklıdır, doğrudur'

Emeklilerin örgütlü olduğu bir derneğin başkanının yaptığı açıklamalara değinen Emekli-Sen Genel Başkanı, ''Dün emeklilerin örgütlü olduğu bir derneğin başkanı, taleplerimizin vicdani olmadığını, vicdansız olduğunu belirten bir açıklama yaptı. Bunu da şuna getiriyor, bu kadar iş yeri kapandı, bu kadar kişi işsiz kaldı... Dolayısıyla böyle bir durumda emeklilerin ekstra ücret talep etmeleri vicdani değildir diyor. Bu son derece yanlış bir yaklaşım. Çünkü emeklilerin tamamı şu an açlık sınırının altında yaşıyor. Bizim bütün taleplerimiz insanidir, doğrudur ve haklı taleplere dayanıyor'' ifadesini kullandı.

'6 milyondan fazla emekli ikinci bir işte çalışıyor'

Emeklilerin pandemi sürecinde yaşadıklarını da değinen Yavuz, iktidarın emeklilere yönelik politikalarını şöyle değerlendirdi:

''Pandeminin Türkiye gelmesinin ardından bir paket açıklandı. O paketin emeklilere, işsizlere, emeğiyle geçinenlere hiçbir getirisi olmadı. Sadece yaşlılara kolonya, maske dediler, onu da beceremediler. Bizim arkadaşlarımızın 6 milyondan fazlası ikinci bir işte çalışıyor. Ayrıca kayıtdışı işlerde çalıştıkları için kısa çalışma ödeneği ve benzeri ödemelerden yararlanamıyor. İşsiz kaldılar. Sadece emekli maaşlarına bağlı olarak yaşamak zorunda kaldılar. 

Asgari ücretin altında ücret alan emeklilerimiz var dedikçe iktidar bize 'hayır böyle bir şey yok' dedi. Daha sonra kendilerini tekzip ettiler ve 1500 liranın altında ücret alanlarının ücretlerini 1500'e tamamlayacağız dediler. Burada dikkat edilmesi gereken nokta şu: Ücretler 1500'e tekabül etmiyor. Aradaki farkı hazineden karşılayacaklar sadece. Dolayısıyla önümüzdeki dönemki zamda da 1500 lira üzerinden yapılan bir zam olmayacak. 1200 ise 1200 üzerinden yapılacak. Yani bu ücretleri 1500'e çekerek, emeklilere bir katkı sağlamadılar."

'Emekliler tefecilere ve bankalara mahkum edildi'

İktidarın emeklileri tefecilere ve bankalara mahkum ettiğini dile getiren Yavuz, ''Şimdi pandeminin başından itibaren arkadaşlarımız işsiz kaldılar ve üç aydır 1500 lira gibi bir ücret ile yaşıyorlar. Arkadaşlarımız evde kaldılar, kış koşulları vardı, sağlık sorunları vardı. Dolayısıyla geçinmeleri mümkün değildi. Sonra yine ilgili iktidar kurumu şunu açıkladı: Sizin için çok güzel paketler hazırladık.

Neydi bu paket? Bizi bankalara, tefecilere mahkum ettiler. Birçok arkadaşımız bankalara giderek, var olan ödemelerini ötelemenin yollarını aradılar. Ve artı bir faiz almayacağız demelerine rağmen ciddi faizler bindirdiler. Birçok arkadaşımız da bankadan geri dönmek zorunda kaldı. Sonuç olarak arkadaşlarımız çok ciddi borçların altına girdiler. Ödemeler başladıktan sonra kredilerin ödemelerinin yapılması mümkün değil. Çok daha ciddi sıkıntılı günler yaşayacak emeklilerimiz'' diye konuştu.

'Kıdem tazminatı çocuklarımızın emanetidir'

Kıdem tazminatlarına da değinen Emekli-Sen Başkanı Yavuz, ''En son çocuklarımızın, torunlarımızın kıdem tazminatları ilgili yasa geldi meclise. Bütün sendikaların kırmızı çizgimizdir dedikleri yerde durmalılar, durmalıyız. Bu bizim için bir onur, namus meselesidir, gelecek meselesidir. Bu konu sürekli gündemde tutulmalıdır. Kıdem tazminatları çocuklarımızın, torunlarımızın emanetidir. Bu emanete de sahip çıkmalıyız'' dedi.

Yavuz, sözlerini, ''Emeklileri güzel günler beklemiyor. Bu nedenle tüm emeklilerin mutlaka tepkilerini dile getireceği, haklılığını ortaya koyabileceği örgütlenmeleri ve mücadele biçimlerini hayata geçirmeleri lâzım'' ifadeleri ile tamamladı.