ABD'li Chesterr Juall, 27 Nisan günü kaldığı otelin önünden bindiği taksinin şoförüne Beyşehir Gölü'ne gitmek istediğini söyledi. Taksi, yol üzerindeki Altınapa Baraj Gölü'ne geldiğinde ise Juall, şoförden aracı durdurmasını istedi. Chesterr Juall, sırt çantasından çıkardığı naylon torbadaki tül kuyruk Japon balığı olarak bilinen 20 balığı, baraj sularına bıraktı. Taksi şoförü ise Chesterr Juall'ın balıkları baraj sularına bırakma anını, canlı yayınla sosyal medya hesabından paylaştı.
Görüntüyü izleyen taksi şoförünün arkadaşı, durumu Avrasya Amatör ve Sportif Olta Balıkçılığı Federasyonu'na bildirdi. Federasyon yetkililerinin ihbarı üzerine harekete geçen Tarım ve Orman Müdürlüğü Balıkçılık ile Su Ürünleri Şube Müdürlüğü ekipleri, polis eşliğinde Juall'ın kaldığı otele gitti. Chesterr Juall hakkında barajda izinsiz balıklandırma yapmaktan adli işlem yapılırken, 10 bin lira idari para cezası uygulandı. Gözaltına alınan Juall, sevk edildiği adliyeden adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Avrasya Amatör ve Sportif Olta Balıkçılığı Federasyonu ile İl Tarım Müdürlüğü ve KOSKİ ekipleri tarafından yaklaşık 4 gün boyunca balıkları bulmak için barajda yapılan arama çalışmaları ise sonuç alınamayınca sonlandırıldı.
Bomba paniğe neden oldu
Juall, 23 Mayıs gecesi saat 01.00 sıralarında ise bomba paniğine neden oldu. Mevlana Caddesi’nde yoldan geçen bir genç, telefonla İngilizce konuşan kişinin iddiaya göre konteyner, bomba ve patlatma gibi kelimeler kullanması üzerine polisi aradı. Bunun üzerine bölgeye, aralarında Terörle Mücadele Şubesi ekiplerinin de bulunduğu çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Sokağa çıkma kısıtlamasının başlaması nedeniyle eşkale uyan şüpheli aynı caddenin sonundaki Alaaddin Bulvarı'nda yakalanıp, durduruldu. İhbar eden genç de şüpheliye tespit etti. Şüphelinin kimlik kontrolünde Chesterr Juall olduğu ortaya çıktı. Polis, şüpheli bir durum rastlamayınca Juall'ı kaldığı otele gönderdi.
Juall'ın bu olaydan bir gün sonra ise polis tarafından kaldığı otelden alınıp, sınır dışı edilmek üzere Ankara'daki Sınır Dışı Büro Amirliği'ne götürüldüğü ortaya çıktı. Amerikalı'nın, Konya'da kaldığı sürece sık sık otel değiştirdiği, çoğunlukla odasından çıkmadığı, dışarı çıktığında da tutarsız hareketler sergileyip, kendi kendisine konuştuğu öğrenildi.