Trump Uygur yasasını imzaladı

ABD Başkanı Donald Trump’ın Uygur sorunu nedeniyle Çin’e yaptırım uygulanmasına ilişkin yasayı imzalamasının ardından, Çin karşı önlemler alacağı uyarısında bulundu.

Dış Haberler

Çarşamba günü ABD Başkanı Donald Trump, Washington’un Çin’in Xinjiang (Sincan) eyaletindeki Müslüman Uygur azınlığa yönelik ‘‘insan hakları ihlallerinden’’ sorumlu olduğunu düşündüğü kişi ve kurumlara yaptırım uygulanmasını öngören Uygur İnsan Hakları Yasası’nı imzaladı. Mayıs sonunda ABD Kongresi tarafından sadece bir karşı oyla kabul edilen yasa, Çin’in Xinjiang eyaletinde Uygurlara ve diğer Müslüman gruplara yönelik baskılardan sorumlu yetkililere yaptırım uygulanmasını öngörürken, eyaletin Komünist Parti Sekreteri ve Çin Komünist Partisi Politbüro üyesi Chen Quanguo’nun adı özel olarak anılıyordu.

Çin Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ABD’nin Pekin’den gelebilecek her türlü yanıtı ve yasanın sonuçlarını göze alması gerektiği belirtilerek, Washington’un Çin’in çıkarlarına zarar vermeyi ve iç işlerine karışmayı sona erdirmesi çağrısında bulunuldu.

Çin hükümetinin Xinjiang’daki Uygurları kamplarda alıkoyması ve yeniden eğitmesi konusunun insan hakları ya da inanç özgürlüğü ile değil, ‘‘şiddet, terörizm ve ayrılıkçılıkla mücadele’’ ile ilgili olduğu belirtilen açıklamada, Trump tarafından imzalanan yasanın Çin’in terörle mücadele ve radikalizmden arındırma çabalarını karalamayı amaçlamadığı ileri sürüldü.

Pompeo-Yang Görüşmesi

Çin ABD’nin Hong Kong, Tayvan ve Xinjiang gibi meselelerde ülkenin iç işlerine müdahale etmeye son verme çağrısını, Çarşamba gecesi ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile Çinli üst düzey diplomat Yang Jiechi arasında Hawai’de gerçekleştirilen görüşmede de dile getirdi.

Son bir yıl içinde yapılan iki ülke arasında gerçekleşen en üst düzey yüz yüze görüşme olan toplantının ayrıntıları Perşembe günü Çin ve ABD Dışişleri Bakanlıkları tarafından kamuoyu ile paylaşıldı. 

Yang, ABD’nin Pekin’in temel meselelerdeki tutumuna saygı duymasını isterken, ilişkilerin tamir edilmesi için iki ülke arasındaki işbirliğinin tek doğru seçenek olduğunu belirtti.

Pompeo ise iki ülke arasında ticaret, güvenlik ve diplomasi alanlarında tamamen karşılıklı ilişkilere ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.