Bu ülkede temel hakların da özgürlüklerin de, aydınlanmanın da bağımsızlığın da gerçek sahipleri var. Yakında asıl siz göreceksiniz turnusolun aslını.

Turnusol

Ülkede kamuda kadın çalışanların kılık kıyafet özgürlüğü bahanesiyle yeni bir gericileşme yarışına girişildi malumunuz. Geçtiğimiz salı günü CHP’li yüz otuz iki milletvekili meclise “Kadınların Yürüttükleri Mesleğin İcrası Kapsamındaki Kılık ve Kıyafeti Giymek Dışında Herhangi Bir Zorlamaya Tabi Tutulamaması Hakkında” bir kanun teklifi sundu. O günden beri tartışılıyor konu, yetti artık diyebilirsiniz ama ben de yazmadan edemeyeceğim açıkçası.

Teklifin kapsamında tanımlanan nüfus ise: kamu hizmetinde görev alan ve her tür statüde istihdam edilen; meslek örgütlerine bağlı olarak bir mesleği icra eden kadınlar var. Kamu ya da özel farketmez, ülkede ücretli iş ilişkisi bağlamında çalışanların çalışma koşulları açısından karşı karşıya oldukları kurallar, tıpkı ücret, ulaşım, izin hakları gibi bir çalışma rejimi düzenlemesi alanıdır. Dolayısıyla bu alanda görüş bildirecek tarafın öncelikli olarak emekçilerin kolektif iradelerini temsil eden sendikalar olması beklenir. Üstelik kamu emekçileri açısından nereden baksak yüzde yetmişin üzerinde sendikalaşma oranı varken, kadın çalışanların çalışma koşullarına ilişkin bu “özgürlük” başlığının geçelim hak mücadelesi ya da direnişi, en azından bir görüşme başlığı olması gerekmez miydi? 

Ancak bu ülkede işler böyle yürümüyor. 

Kamuda kadın çalışanların hak ve özgürlük alanlarına dönük bir düzenleme teklifini veren muhalefet partisinin gerekçe metninde ne kadınların kamuda istihdama katılma olanaklarına ne de çalışma koşullarına ilişkin tek satır yok. 

Ülkede çalışma yaşındaki kadın nüfusun ancak yüzde 30’lar düzeyinde işgücüne katılabiliyor olduğuna; bir şekilde istihdam edilmiş kadın emekçilerin her sektör ve statüde karşı karşıya kaldıkları ücret eşitsizliklerine; mesleki atanma ve yükselme olanaklarında yaşanan cinsiyet ayrımcılıklarına; kamu hizmetlerinde kadınların hem ast üst fark etmeden çalışma arkadaşları hem de hizmet alanlar tarafından uğradıkları zorbalık, taciz ve tecavüz vakalarına ilişkin de tek satır yok.

Satır satır okuyun o gerekçe metninde, kamu emekçilerinin son yirmi yılda örgütlenme haklarının nasıl düzeniçi bir işbirliği alanına dönüştürüldüğü; AKP iktidarlarının kadroları aracılığıyla kamu sendikalarının birer mücadele aracından, biat tasdikleme kurumlarına çevrildiği de yok.

Meclise sunulan teklifte başlıkta da geçiyor ya, bir “mesleğin icrası” diye, işte o anlamıyla bu ülkede liyakata dayalı bir çalışma ve meslek ahlakının nasıl çürütüldüğü; bilime ve aydınlanmaya dayalı meslek tanımlamalarının karşısına hurafeler, batıl inançlar ve gizemsellik ile şarlatanların çıkarıldığı; meslek örgütlerinin aydınlık ve entelektüel birikimlerinin baskı ve zorla sindirildiği; ülkenin genç aydınlarının, doktorların, akademisyenlerin, müziisyenlerin tam da mesleklerini icra ederken nasıl göstere göstere katledildiğine ilişkin de bir ima bile yok.

Peki ne var biliyor musunuz? Gerekçe metni dahil, o kanun teklifiyle ülkenin en hassas  gündemlerine: zorbalığın tutsak aldığı tükenen kadınlara; her gün yeni bir baskıya boyun eğmeleri beklenen emekçilere; en temel yaşamsal gereksinimleri eritilmiş, açlığın eşiğine gelmiş milyonlara; savaş çığırtkanlığına, emperyalistlerle işbirliğine; karanlığa ve bilim düşmanlığına halk kafasını çevirsin diye uydurulmuş bir gündem var. Bilimin, aydınlanmanın, laik cumhuriyet değerlerinin, emekçilerin temel haklarının üzerinde tepinirken bize gökyüzünü gösterip “aa bak kuş!” diyorlar. 

Seçim hesapları, kulis kurnazlıkları, uyanık taktikler diye diye, zaten gericiliği, kadın düşmanlığı, tüccarlığı, işbirlikçiliği ayan beyan ortada olan bir iktidara turnusol kağıdı sallamak var. Neymiş? İnce hesabı görmek, inançlı halkın gerçeğini bilmek gerekiyormuş. 

Bırakınız. 

Bu ülkede aydınların, kadınların, tüm emekçi halkın asla elinden bırakmayacağı değerler var. Bu ülkede temel hakların da özgürlüklerin de, aydınlanmanın da bağımsızlığın da gerçek sahipleri var. 

Yakında asıl siz göreceksiniz turnusolun aslını.