Türkiye 'işçiler için en kötü 10 ülke' içinde: 'Dünya işçiler için giderek yaşanmaz bir hale geliyor, yenisini kurmalıyız'

Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) tarafından hazırlanan Küresel Haklar Endeksi 2020 Raporu’na göre Türkiye, “işçiler için en kötü 10 ülke listesi”nde yer aldı. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, söz konusu düzenlemeyi soL’a değerlendirdi.

Haber Merkezi

AKP’nin salgın günlerinde işçilere ve işçi sendikalarına yönelik baskıları artarken, bu baskı, Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun Küresel Haklar Endeksi 2020 Raporu’na da yansıdı.

Küresel Haklar Endeksi işçilerin ve sendikaların karşılaştığı hak ihlallerinin analizini içerirken, Türkiye, 144 ülkenin incelenmesi sonucunda işçiler için en kötü 10 ülke listesinde yer aldı.

Listede Türkiye ile birlikte Bangladeş, Brezilya, Filipinler, Hindistan, Honduras, Kazakistan, Kolombiya, Mısır ve Zimbabwe “en kötü 10”da yer aldı.

Türkiye’de işçilere ve sendikalara yönelik baskılara ilişkin soL’a değerlendirmede bulunan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, 2019 ve 2020 Nisan ayları arasındaki sürecin son 7 yılın en kötü dönemi olduğuna işaret etti.

‘Dünya giderek işçiler için yaşanmaz bir yer haline geliyor’

“Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) 7 yıldır Küresel Haklar Endeksi’ni yayımlıyor. Daha önceki yıllarda ülkelerden gelen yıllık raporlar çerçevesinde bir uluslararası rapor hazırlanıyordu. Ama Küresel Haklar Endeksi yaşanan gelişmelerin belli kriterler ve ölçüler çerçevesinde değerlendirilmesini ve kıyaslanmasını da içeriyor. 2019 ve 2020 Nisan ayları arasında gerçekleşen hak ihlalleri son 7 yılın en kötü sonuçlarını gösteriyor” diyen Çerkezoğlu, “Dünya giderek işçiler için yaşanılmaz bir yer haline geliyor. Hükümetler ve işverenler sistematik olarak işçi haklarını ihlal ediyor. İhlal edilen hakların başında grev, toplu sözleşme ve sendika kurma hakkı geliyor. Pek çok ülkede sendikaların kuruluş işlemleri zorlaştırılıyor. İş mahkemelerinin işleyişi işçilerin aleyhine değiştiriliyor. Hükümetler halka verdikleri sözleri tutmuyorlar ve kendi yasalarını uygulamıyorlar. Bunu fırsat bilen şirketlerde imzaladıkları sözleşmeleri hiçe sayıyorlar” ifadesini kullandı.

‘İşçilerin söz hakkı gasp ediliyor’

Raporun gösterdiği başka bir sonucun savaşlar, baskılar hatta Covid-19 nedeniyle ifade özgürlüğünün daralması olduğunu dile getiren Çerkezoğlu, “Bundan en çok da işçiler ve diğer ezilenler etkileniyor. İşçilerin söz hakkı gasp ediliyor. Sendikaların hak arayışları engellenmek isteniyor” diye konuştu.

‘Sistem yıkılıyor, yenisini kurmalıyız’

“Covid-19 sadece bir hastalık ismi değil. Yaşananlar aynı zamanda bir ekonomik krize, bir demokrasi krizine yol açtı. İşyerinden başlayarak toplumun bütün hücrelerini etkiledi. Covid-19 dünya ekonomisinin çöktüğünü bir kez daha gösterdi. Küresel ekonomik sistem yıkılıyor. Biz yenisini kurmalıyız. Eşitlikçi yeni bir toplumsal sözleşmeye ihtiyacımız var” diyen Çerkezoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘Biz de Türkiye’de o sınıf direnişinin bir parçasıyız’

Türkiye bu raporla bir kez daha işçi hakları açısından en kötü 10 ülke arasına girdi. Türkiye’de işçi haklarının güvence altında olmadığı, sendika üyelerinin işten çıkartıldığı vurgulandı, gözaltılar, tutuklamalar, davalar raporda yer aldı. Özellikle iktidardan ve sermayeden bağımsız sendikalara yönelik iktidarın hasmane tutumu ve işverenlerin engellemelerine dikkat çekildi. 
Öte yandan rapor dünyanın dört bir yanında tehdit edilen, işten atılan, tutuklanan ve öldürülen işçi arkadaşlarımızı ve onların direnişini anlatıyor. Biz de Türkiye’de o sınıf direnişinin bir parçasıyız.