'Reis'in güreşçileri: AKP ambargolu spor

Eski AKP milletvekili ve güreşçi Hamza Yerlikaya'nın bir bankanın yönetim kuruluna atanmasının ardından, Gezi Direnişi düşmanı ve ırkçı tweetleriyle hatırlanan Rıza Kayaalp'in de spor müşavirliğine atanması, bu spor üzerindeki AKP gölgesini tekrar tartışmaya açtı.

Haber Merkezi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla 6 üniversiteye rektör atanırken, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nda açık bulunan Spor Müşavirliğine de Milli Güreşçi Rıza Kayaalp atandı.

Bu atama sonrasında çıkan haberlerde Kayaalp’in sicili hatırlatıldı. Kayaalp, Gezi Direnişi sırasında yaptığı paylaşımda, “Ermenilere bıraktınız meydanı, Allah belanızı versin eylemci Çapulcuları” demiş, FILA tarafından ırkçı paylaşımlar yaptığı gerekçesiyle 6 ay spordan men edilmişti.

Aldığı cezanın ardından yaptığı paylaşımın kendisine ait olmadığını söyleyen Kayaalp, AA'ya yaptığı açıklamada, “Bu konu hakkında çok fazla konuşmak istemiyorum ama Twitter'dan attığım o mesaj, yakıp yıkanlara karşıydı” ifadelerini kullanmıştı.

FILA Başkanı Nenad Lalovic de Kayaalp’in ifadelerinin “şok edici” olduğunu belirtmişti.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığı görevinin yanı sıra, Vakıfbank Yönetim Kurulu'na atanan Hamza Yerlikaya da o dönem Türkiye Güreş Federasyonu Başkanı olarak Rıza Kayaalp'in, FILA’dan aldığı cezayla ilgili "Rıza'nın durumu, mahkeme süreci devam eden birinin tutuklu yargılanmasına benziyor. Elde belge yok, bulgu yok, taraf yok, resmi kayıt yok ama ceza veriyorsun. Burada bir hukuksuzluk var. Çocuğumuzun yaptığı bir ırkçı söylem yok. İkinci ve üçüncü şahıslar tarafından atılmış tweetler var. Tabii o da belli değil" dedi.

Hamza Yerlikaya’nın tartışması sürerken, üstüne gelen Rıza Kayalp ataması, AKP ve Güreş sporu ilgisini tekrar gündeme getirdi.

'Güreş camiası yobazdır’

Dünya ve Türkiye şampiyonluğu olan Abbas Ulucan konuyla ilgili verdiği mülakatta hem kendi başına gelenlerden hem de gözlemlediklerinden yola çıkarak bu spor alanında bugün AKP’de temsil olunan “milliyetçi-muhafazakar” hegemonyayı, bu çerçevenin dışına çıkanlara dönük ayrımcılığı anlatmıştı.

2017 yılında PİRHA’ya verdiği mülakatta Ulucan şunları söylüyor:

“Güreş hayatımda siyasi ve mezhepsel birçok engellemeyle karşılaştım. Güreş takımımızda, camiamızda benden başka Alevi arkadaşlar da vardı. Onların Alevi olduklarını çok sonradan öğrendim. Güreş camiası yobaz bir camiadır. Milli takım kamplarında birçok şeye imza atılır. Cuma namazına toplanılır, gidilir. Akşamları dini sohbetler olurdu. Ben bunların hiçbirine katılmazdım. Tabii bunlara katılmayınca fark ediliyorsunuz.

Birçok engellemelerle karşılaştım. Mesela sporcusu olduğum kulüpte benim yerime başka arkadaşı tercih ederlerdi. Kulübüme başka birini transfer edip maaşımı keserlerdi ona verirlerdi. En son Türkiye şampiyonasına kulübümden bağımsız olarak tek başıma gittim. Hiçbir kulüpte irtibatım olmadan, maaşım olmadan gittim ve tek başıma şampiyon oldum. Bana o engellemeleri yapan o kulüpteki yönetici ben şampiyon olduktan sonra yanıma gelip ‘Allah sana şampiyonluk nasip etti, inşallah sen de imana gelirsin’ diye bir laf etmiştir. Bu laf bütün engellemelerin kusması niteliğinde bir şey oldu.

‘Başkanı Erdoğan seçiyor’

“Güreş Federasyonu’nun başkanını Tayyip Erdoğan belirliyor. Bir siyasi partinin güdümlü federasyonu haline gelmiş durumda. Şöyle bir şey var; güreş sporuna AKP belediyeleri sahip çıkıyor, organizasyonları onlar yapıyorlar. Onlar maaş veriyorlar ve kendilerine bağlıyorlar. Küçük yaşta çocuklar için belediye kursları açıyorlar. Çünkü ata sporu olduğu için büyükler çocuklarının güreşçi olmasını istiyor. İnsanlar nerede güreş var diye gidip baktığında kendilerini AKP kapılarında buluyorlar”

Belediye CHP’li diye

2018 yılında CHP’nin o zamanki Avcılar Belediye Başkanı olan Ekrem İmamoğlu ile AKP’li Büyükşehir Belediyesi de güreş konusunda çekişme içine girmişti.

Yakuplu Haramidere'de yapılması planlanan müsabakaya sayılı günler kala İBB’nin müsabaka yapılacak alana izin vermemesi nedeniyle Beylikdüzü Belediyesi tarafından üçüncüsü yapılması planlanan Yağlı Güreş Müsabakaları iptal edilmişti.

Önceki dönemlerde Orman Bakanlığı kontrolünde olan ve her yıl müsabakaların yapıldığı Yakuplu Haramidere Koruluğu’nun İBB’ye verilmesinin ardından müsabakanın yapılmayacağının ortaya çıkması üzerine Güreş Ağası Ufuk İnan Beylikdüzü Belediyesi'nin farklı siyasi görüşte olmasına tahammül edemeyenler olduğunu belirterek, şöyle konuşmuştu:

”Beylikdüzü Belediyesi'nin farklı siyasi görüşte olmasına tahammül edemiyorlar. Bu tahammülsüzlük zaten kentte atılacak pek çok adımı engellemeye çalışarak kendini göstermişti. Ama inanın, bu tahammülsüzlüğün Türk tarihinden gelen yiğitlik ve mertlik timsali Yağlı Güreşleri de kapsayacağını hayal bile etmemiştim.

Kendine, Milliyetçi muhafazakar diyenlerin, tarihimizin ve kültürümüzün bu önemli geleneğinin yaşatılmasını yaygınlaştırmak yerine adeta yok etmeye çalışmasını dehşetle izliyorum. Bakın değerli basın mensupları, bu siyasi ayrımcılık sadece Beylikdüzü’nde yapılmıyor. Allah aşkına 657 yıllık Kırkpınar Yağlı Güreşlerine katılan hangi devlet büyüğünü gördünüz? Edirne’de bile kent yönetimi farklı bir partide olduğu İçin koskoca Kırkpınar’a siyasi ambargo konuyor farkında değil misiniz? Golf turnuvalarına, pop müzik festivallerine katılan değerli bakanlar ve devlet büyükleri her nedense 657 yıllık Kırkpınar’a gitmiyor.”