Dinlemenin ve İzlemenin Ritmi | Aleksandır Mosolov

Bu hafta Sovyet dönemi bestecisi Aleksandır Mosolov’un yaşam öyküsüne ve üç eserine yer vereceğiz.

Haber Merkezi

Bugünkü köşemizde fütüristik piyano sonatları, orkestra eserleri ve vokal türde eserleriyle bilinen erken Sovyet dönemi bestecisi Aleksandır Mosolov’un kısaca yaşam öyküsüne ve üç eserine yer vereceğiz.

Aleksandır Mosolov 1900 yılında Kiev’de doğdu ve ailesi 1904’te Moskova’ya taşındı. Müzikle çok erken yaşlarda tanışan Aleksandır’ın annesi, Bolşoy tiyatrosunda profesyonel bir şarkıcıydı. 1917’de Devlet Denetimi Halk Komiseri ofisinde görev aldı. Bolşevik Devrimi’nde Kızıl Ordu’da gönüllü olarak Ukrayna ve Polonya cephelerinde görev aldı fakat savaşın getirdiği sarsıntı ve gerginlik nedeniyle 1921’de taburcu oldu. Aleksandır 1925’e kadar Reinhold Gliére ve Nikolay Myaskovski ile kompozisyon çalıştı ve aynı yıl Moskova Konservatuvarı’ndan mezun oldu. Ardından Çağdaş Müzik Derneği’ne üye oldu ve bu yıllarda piyanist olarak sahnede yer almaya odaklansa da birinci yaylı dörtlüsünün 1927'de Uluslararası Çağdaş Müzik Topluluğu (ISCM) Frankfurt Festivali'ndeki seslendirilişinin eleştirilerle karşılanmasının ardından besteciliğe ağırlık verdi.

1932'de Sovyetler Birliği'nin resmi sanat anlayışı olarak sosyalist gerçekçiliğin başlangıcından sonra Türkmen, Tacik, Ermeni ve Kırgız şarkılarının örneklerini araştırıp topladığı Orta Asya'ya gitti. Bir Türkmen türküsü üzerine senfonik süit yazan ilk besteci oldu. 2. Dünya Savaşı devam ederken Sinyal adlı bir opera besteledi. Halk müziği üzerine yenilikçi yaklaşımı genellikle dönemin beklentilerini karşılayamadığı şeklinde yorumlandı ve bu yüzden pek ilgi görmese de folklor çalışmalarına ve bu türden eserler vermeye devam etti. Besteci, 1973'te ölümüne kadar Moskova'da yaşadı ve beste yapmaya devam etti.

Aleksandır Mosolov’un eserleri, dönemin atmosferini açıkça yansıtır. 1917 Büyük Ekim Devrimi'nden sonra, romantik müzik -yasaklanmamış olsa da- devrilen yönetici sınıfın bir kalıntısı olduğu için yeni akımlar ve denemeler ön plana çıktı, deneysel ve devrimci fikirler gelişti. Mosolov’un Dört Gazete İlanı, Alacakaranlık, Devrimci Metinler Üzerine İki Şarkı, ayrıca Kahraman ve Baraj adlı operalar ve Traktörün Kolhoza Varışı adlı eserleri bu anlamda dikkat çekicidir.

Traktörün Kolhoza Varışı

En bilinen eseri ise Zavod: Muzyka Mashin (Fabrika: Demir Dökümhanesi) başlıklı orkestra parçasıdır. Bu eser aslında Stal (Çelik) adlı bale müziğinin ilk bölümüdür. Diğer bölümleri ise Hapishanede, Baloda ve Meydanda olarak adlandırılmış fakat eserin geri kalanının müzik partisyonları kaybolduğu için ilk bölüm tek başına seslendirilir. İlk olarak 4 Aralık 1927'de Moskova'da, Ekim Devrimi’nin 10. Yıl Dönümü etkinlikleri için düzenlenen bir konserde seslendirildi, ‘makine işi güçlü bir ilahi" olarak betimlenen ve sanayileşmeyi yücelten bir parça olarak övgüler aldı. Daha sonraki yıllarda uluslararası birçok orkestra tarafından seslendirildi. Mosolov müziğinin sert, vurgulu, dünyevi malzemeden üretilmiş olması ve anti-romantik doğası gereği o dönemlerde eleştirmen Anton Ouglov tarafından ‘Müzik İnşaacısı’ olarak nitelendirilmiştir.

‘Zavod’ Demir Dökümhanesi

Halk çalgıları orkestrası için Asker Şarkıları Süiti ise hayatının son döneminde yazdığı eserlerindendir. Üç bölümden oluşan eser ilk olarak Yürüyüş Şarkısı, ardından Anavatan Şarkısı ve son olarak Genç Süvari Şarkısı adlı bölümlerden oluşur.

Asker Şarkıları Süiti