Geçtiğimiz günlerde 475 sağlık çalışanının imzasıyla Covid - 19 salgınının ülkemizde hızla ilerlemesine karşı 10 maddelik bir talepler deklarasyonu yayınlandı.
Bu deklarasyonun imzacılarından birisi de Gaziemir Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi acil çalışanı, Genel Sağlık-İş İşyeri Temsilcisi Ali Kemal Akgül.
Salgındaki en kritik bölgelerden biri hastanelerin acil servisi. Virüs dışında da sağlık sorunlarının ilk uğrak noktası olan acil servisler salgının yayılmaması için özel olarak önlem alınması gereken yerler.
Akgül’se durumun hiç öyle olmadığını anlatıyor. Yoğun bakımlarda ya da hastanelerde tanı konulduğundan nasıl davranılması gerektiği zaten belli oluyor diyen Akgül, acil servislerde ise durumun çok farklı olduğunu söylüyor.
Dışarıdan gelen her hastayı Covid - 19 pozitif olarak değerlendirmek zorunda olduklarını belirten Akgül buna rağmen kendi çalıştığı acil servis bölümünde daha 1 Nisan tarihine kadar Covid - 19 hastalarının ayrı tutulduğu herhangi bir yer olmadığını söylüyor. Bu tarihe kadar standart yeşil-sarı-kırmızı alan uygulamasının devam ettiğini, gelen tüm hastalara acil ekibinin baktığını belirten Akgül, ateşi olmadığı için yeşil alanda bekletilen hastalarda Covid - 19 çıktığını gördüklerini, ancak bundan sonra izolasyonun başladığını, arada geçen sürenin virüsün yayılmasında etkili olduğunu söylüyor.
Akgül bu süreçte hastanelerin korunamadığını, tüm hastanelerin virüsle enfekte olduğunu, temiz hastane kalmadığını düşünüyor.
"Çin'de 3 - 4 günde hastane yapıp, bütün Covid -19 şüphelilerini oraya topladılar. Bizde bütün hastaneler Covid - 19 hastası kabul ediyor, haliyle temiz hastanemiz kalmadı. Bütün hastaneler enfekte olmuş durumda. Mevcut hastaneler dışında Covid - 19 ‘lu hastaların yatacağı hastaneler düşünülmeli planlanmalıydı” diyen Akgül ilk basamak sağlık hizmetlerinin sürdürülemediğini ve denetlenmediğini, o yüzden de herkesin hastanelerin acil servislerine yönlendirildiğini söylüyor.
Kendi çalıştığı hastanede dahiliye, cerrahi ve kadın doğum servisleri olduğunu, sırasıyla bunların Covid-19’lu hastalara açıldığını şu anda virüs taşımayanların sadece kadın doğum servisinde acil ameliyata alınabileceğini söyleyen Akgül “Oranın da yatak servisi çok az. Kovid şüphesi olmayan hastaları tedavi etmek için hastaneleri koruyamadık” diyor.
‘BİZİM MÜDÜRÜ MASKE DİKERKEN GÖRDÜM’
Çok konuşulan koruyucu ekipman eksikliği konusunda da ciddi sıkıntılar olduğunu belirten Akgül Sağlık Bakanı’nın bu sorunun çözüldüğünü söylemesine rağmen durumun öyle olmadığını, standartlara uygun olmayan, herhangi bir yerde yapılıp yollanmış, koruyuculuğu olmayan ürünlerin gönderildiğini söylüyor. “Bizim hastane müdürünün maske dikerken bir resmini sosyal medyada gördüm. Hiç bir kontrolden geçmemiş, maske olduğunu iddia ettikleri bez parçalarını maske diye yolluyorlar. Koruyuculuğu olduğunu düşünmüyorum bunların” diyen Akgül şöyle diyor: “Covid hava yolundan daha çok damlacık izolasyonuyla geçen bir rahatsızlık olduğu için gözlük kullanımı çok önemli. Gözlük ile siperlik meselesinde çok eksiklik var. Bizde sadece resitasyon odasında beş tane var. Resitasyon da kalbi duran, solunumu duran hastalara müdahale edilen yer. Onun dışında, asetat denen naylon, koruyuculuğu şaibeli, rahat olmayan ürünler var. Kalite kontrolden geçmemiş, herhangi bir terziden geçmiş şeyleri koruyucu ekipman olarak kullanıyoruz. O yüzden kendimizi güvende hissetmiyoruz.