Kayseri Pınarbaşı'nda ne oluyor: 'MHP'li güruh 5 yıl önce makamı işgal etmişti, bu defa izin vermeyeceğiz'

Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesinde CHP'nin seçimleri kazanması üzerine MHP'den itirazlar geldi. Seçimlerin 2 Haziran'da tekrarına karar verilirken, CHP'liler süreci soL'a anlattı.

Haber Merkezi

Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesi, seçimlerde CHP'nin adayı Deniz Yağan'ın 5 bin 82 oyla birinci çıkmasının ardından 4 bin 758 oyla onu takip eden MHP'nin çıkardığı tartışmalar ve itirazlarla gündeme gelmişti. İlçede seçimlerin yeniden yapılmasına karar veren İlçe Seçim Kurulu tarih olarak 2 Haziran 2024 gününü kararlaştırıldı. CHP ise süreci İl Seçim Kurulu'na taşıyarak mazbatanın seçimleri kazanan CHP adayına verilmesini talep ediyor. 

CHP'nin Pınarbaşı adayıyla ve yetkililerle görüşen soL, yaşanları ve süreci, CHP'nin neler yapacağını sordu.

'Verilen karar kesinlikle hukuki değil, siyasi'

soL'a konuşan CHP Kayseri İl Başkanı Feyzullah Keskin yaşananların hukuka aykırı olduğunu, kararın siyasi olduğunu ifade ediyor:

"Bu verilen karar kesinlikle hukuki değildir. Siyasidir. Çünkü iptal edilmeyi gerektirecek herhangi bir hukuki gerekçe yok. Tamamen seçim yenilgisini kabullenmemekten kaynaklanıyor. Aslında bu seçimler bir hizmet yarışıdır. Bir savaş değildir. Belli bir süre eğer yapıyorsanız ve insanlar sizi takdir ediyorsa zaten oy verirler. Yoksa değiştirirler. Geçen seçimlerde de aslında Deniz Yağan Pınarbaşı'nda kazanmıştı. Ama aynı güruh aynı zorbalıklarla sandık sonuçlarını değiştirerek beş yıl belediyeyi işgal etmişti."

'Bugün yaşananlar 2019'da da yaşandı'

Yaşananların 2019'da da yaşandığını ifade eden CHP Pınarbaşı Belediye Başkan Adayı Deniz Yağan'sa bu konuda yetkilileri uyardığını belirtiyor. 

Deniz Yağan seçim akşamını ve yaşananları şu sözlerle anlatıyor:

"Seçim akşamı sandıklar sayıldıktan sonra ilçe seçim kuruluna gittik. Tabii torbalar geldi, sayımlar başladı. Veriler girilmeye başlandı. Dört-beş tane köyün verisi girildikten sonra MHP Milletvekili Baki Ersoy geldi. Baki Ersoy gelmeden önce ben seçim hakimine söyledim. Çünkü 2019 yılında yaşadığımız bir olay vardı. Benzer şekilde geldiler. Ve yirmi altı tane köyün ıslak imzalı evraklarını ne şekilde elde etmişlerse elde etmişlerdi. Orada, o yirmi altı tane köyün evraklarıyla içeride işlem yaparken bilhassa ben içeriye girerek usulsüzlüğe orada gözlerimle şahit oldum ve yakalamış oldum. Ama evrak olmadığı için herhangi bir şey ispatlayamamıştık. Buraya gelip baskı kurarak, farklı beyanlarda bulunarak seçimleri oldubittiye getirmek istediler. Geçtiğimiz seçimde, 2019'da görece hazırlıksızdık. Ama bu sefer öyle değil. Tutanaklarımız var, ülke genelinde kazandığımız bir başarı var. Oylarımızı gasp edemediler. Bu sefer de seçimleri yenileyecekler."  

'MHP iki kez sayıp onayladığı kendi ıslak imzalı tutanaklarına itiraz ediyor'

Kararın siyasi olduğunu vurgulayanlardan biri de CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem. soL'a konuşan Adem yaşananları şöyle anlatıyor:

"Seçim günü ıslak imzalı tutanaklar imzalanıyor. Tüm partinin temsilcileri orada. Hem sandıklardan çıkan oyları onaylamış oluyorlar hem de kesin sonucu bildirmiş oluyorlar. Yani oylar sayılıp sonuç imzalanırken MHP'nin sandık kurulu üyesinin de imzası var. Yani çıkan oyların doğruluğunu onaylanmış oluyor.

Buna istinaden ıslak imzalı tutanakların tamamının olmasına rağmen tekrar orada itiraz ediliyor ve torbalardaki oylar sayılıyor. Tekrar aynı sonuçlar alınıyor. Ne bir itiraz var, ne bir şerh koyma var. Doğruluğunu tekrar siyasi partilerin sandık temsilcileri onaylamış oluyor.

İşte bundan sonra baskılarla yıldırma politikasıyla, şiddet kullanarak hakim üzerinde bir ağırlık kurulmak isteniyor. Hakimin hukuka uygun olmayan bir karar verdiği düşüncesindeyiz. Süreci ve itirazları İl Seçim Kurulu'na taşıdık. Adaletin yerini bulacağına inanıyoruz. Deniz başkanımızın kazanmış olduğu belediye başkanlığının kendisine tekrar verileceğini ve mazbatasının da yarın kendisine teslim edileceğini hissediyorum ve düşünüyorum. Hukuka inanıyoruz. Hukukun üstünlüğüne de inanıyoruz. Sayın hakimlerin de etki altında kalmadan doğru bir karar alacağını düşünüyoruz. Diğer türlü hukuksuz bir durum ortaya çıkar. Hakkımız gasp edilmiş olur. Biz hakkımızı sonuna kadar savunacağız. Yüksek Seçim Kurulu'na kadar götüreceğiz işi ve takipçisi olacağız."

İl Seçim Kurulu kararını bekleyen CHP'li yetkililer, hukuksuzluğun sürdürülmesi halinde seçmenlerin seçime olan güven duygusunun zedeleneceğini ifade ediyor. Alınacak kararın bunu telafi etmesini bekleyen CHP yetkilileri mazbatanın Deniz Yağan'a teslim edilerek sürecin kısa zamanda çözüme ulaşmasını talep ediyor.