Gayrettepe yangını: Gerçekte ne oldu?

Katliam gibi olayın ayrıntılarını soL ekibinden Gökhan Kazbek, Emre Alım ve konunun uzmanları tartıştı.

Haber Merkezi

İstanbul Gayrettepe’de Masquerade adlı gece kulübünün tadilatı sırasında çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirdi. Katliam gibi olayın ayrıntılarını soL ekibinden Gökhan Kazbek, Emre Alım ve konunun uzmanları tartıştı.

soL editörleri Burcu Günüşen ve Emre Alım’ın hayatını kaybeden işçi aileleriyle yaptıkları konuşmalar, mekanın sahibine ve mekanın ruhsatına ilişkin yaptıkları araştırmalar bir bir anlatıldı. Öte yandan işçi yakını Hüseyin Serin, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Fide Lale Durak ve TKP MYK Üyesi Mehmet Okuroğlu yayına katıldı. 

Kaçacak kapı bile yok

Olayın zincirleme yangın şekilde ilerlediğini anlatan soL editörü Emre Alım, “Çeşitli sebeplerle, birbirine çok yakın olan çok sayıda yanıcı madde var. Böyle bir yerde herhangi bir kıvılcımın mekanı aleve vermemesi imkansız” ifadelerini kullandı. 

Tadilatta bulunmaması gereken müzik direktörünün aile dostlarına ulaştıklarını ifade eden Alım, şunları söyledi:

“Yaşamını yitirenlerden biri de gece kulübünde müzik direktörü/DJ olarak çalışan 1985 doğumlu Mehmet Okumuş’tu. Okumuş için  “Mekanın müzik direktörüydü. Tadilatta ses sistemleri de yapıldığı için çağırmışlar onu. Daha önce arkadaşları burada bir yangın olsa nasıl kaçacaksın diye sormuş, ‘benim ses kabininin arkasında kapı oradan hemen kaçarım' demiş. Üzerinde yanık ve ezik yoktu, yüzünde siyahlık vardı, dumandan zehirlenmiş muhtemelen” dedi.”

Alım, Okumuş’un cenazesinin de karıştırıldığını anlattı. Ramazan bitmeden tadilatı bitirmek isteyen mafyöz patron; tüplerin, içkilerin ve pürmüzlerin içinde çalıştırdığı işçilere kaçacak kapı bile bırakmamış.

‘Arkadaşlarına yardım etmek için geri dönmüş’

44 yaşındaki Şivan Dolu’nun yakını Hüseyin Serin soL TV’ye bağlandı. 44 yıldır arkadaş olduklarını söyleyen Serin, “Haberi duyduğumuzda, gördüğümüzde şoka girdik. Öyle bir binanın altında öyle bir eğlence merkezi… Çok üzüldük. Aldığımız bilgilerden biri, Şivan kurtulabilecekken arkadaşlarına yardım etmek için dönmesiyle hayatını kaybetmiş” dedi. Cenazenin bugün kaldırıldığını söyleyen Serin aile yakınlarının bu işi bırakmayacağını da söyledi. 

‘Yangının çıkması için tüm koşullar sağlanmış’

İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Fide Lale Durak, Gökhan Kazbek’in sorularını yanıtlamaya başladığında ilk yapılması gerekenin yangının hiç çıkmayacak bir şekilde mekanın dizayn edilmesi gerektiğini söyledi. İkinci olarak da Durak, “Eğer yangın çıkarsa en kısa sürede söndürmeyi sağlayabilmek gerekiyor” dedi. Yangının önlenmesini sağlamak için yanıcı maddelerin birbirinden uzakta tutulmamasının bir ihmal olduğunu söyleyen Durak, “Bir kaynak yapılıyordur, bir kıvılcım sıçrayabilir ve yanıcı maddelerle iç içe bir şekilde yapılıyor bu işlemler. Yangının çıkması için tüm koşullar sağlanmış” dedi. İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Durak kapıların kaçış kapısı olmadığını da söylemek “Bu ruhsat nasıl verildi?” sorusunu yöneltti. Yağmurlama sisteminin de olmamasına dikkat çeken Durak, duman tahliyesinin de olmamasının zehirlenmeyi de peşi sıra getireceğini söyledi.

İşletme ruhsatı nasıl verildi?

Gece kulübünün işletme ruhsatı 1987 yılında alınmış, 2018 yılında da yenilenmiş. Birçok güvenlik önleminin alınmadığı mekana işletme ruhsatının nasıl verildiği merak konusu. Bu konu büyükşehir belediyesi, ilçe belediyesi ve itfaiyenin sorumluluğunda. Kulübe işletme ruhsatının itfaiye raporu olmadan verildiği de iddialar arasında.

Beşiktaş Belediyesi, neredeyse tamamı yenilenen mekan için tadilat ruhsatı talebinde bulunulmadığını dolayısıyla inşaat faaliyetlerinin izinsiz yürütüldüğünü açıkladı. Olayın ardından Şekergümüş’ün aralarında bulunduğu 8 kişi gözaltına alındı. Birçoğunun suç kaydı olduğu görüldü.

Mekanın sadece iki kapısı olduğunu söyleyen Alım, işçilerin kaçmasına olanak olmadığını anlattı.

Beşiktaş Belediyesi’ne sorular soruldu

TTKP, Beşiktaş Belediyesi’ne başvurdu İstanbul Beşiktaş’taki gece kulübünde çıkan yangınla ilgili sorular soruldu. soL TV yayına bağlanan TKP PM Üyesi Mehmet Okuroğlu, “Bir çete olduğu anlaşılan patronların belediyeyle girdiği ne gibi ilişkiler var? İşletmenin izinsiz şekilde tadilat yürütülmesinde kimlerin sorumluluğu var?”  sorularını sıraladı.