'Toplum sağlığını düşünüyorsanız grev kırıcılık yapacağınıza işçinin hakkını verin'

İBB Maltepe'deki greve yasadışı bir şekilde müdahil olacağını açıklarken halkın sağlığını öne sürdü. Anayasa ve yasaları hiçe sayarak halkın sağlığı korunabilir mi? Alpaslan Savaş yanıtladı.

Haber Merkezi

Maltepe Belediyesi'nde toplu sözleşme masasında sonuç alamayan işçiler greve çıktı. Anlaşmazlığın sonucu belediye hizmetlerinin aksaması olurken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) kamyonları ve yönlendirilen personeli devriye gezerek hakkını alamayan işçilerin yerine çalıştı.

İBB başta gece saatlerinde gizli saklı yürüttüğü grev kırıcılığı denemelerine gösterilen tepkiler karşısında sessizliğini kısa bir süre korudu. Bugün yayınladığı açıklamadaysa açıkça yasadışı olan tavrını sahiplenerek, sürdüreceğini ilan etti.

İBB yaptığı açıklamada "Halk sağlığının ve dengeli bir çevrede yaşamanın anayasal bir hak olduğunu dikkate alan İBB, ilçedeki çöpleri toplamaya başladı" derken "Grev hakkına saygı duyduklarını" iddia etti ancak buna rağmen İBB iştiraki İSTAÇ'ın Maltepe'de grev kırıcılığı yapacağını açıkladı.

İBB Anayasa'yı çiğniyor

İBB yaptığı açıklamada "Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir" cümlesinin yer aldığı Anayasa’nın 56. maddesini gerekçe göstererek "Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir. Anayasa da yer alan hükümler devlete ve vatandaşa birer tavsiye değil, uyulması zorunlu, müeyyideye bağlanmış en üst hiyerarşik kurallar bütünüdür" ifadelerine yer vermiş ve grev kırıcılığını buraya dayandırmıştı.

Konuya ilişkin görüşünü aldığımız TKP Merkez Komitesi Üyesi ve soL Yazarı Alpaslan Savaş "Burada İBB grev kırıcılığı gerekçelendirmek için Anayasa'nın 56. maddesine sığınarak Anayasa'dan kaynaklı görevlerini yaptığını söylüyor. Ancak İBB burada Anayasal bir görev yapmıyor, tam tersine Anayasa'da olan grev hakkını Anayasaya aykırı bir şekilde engelliyor" dedi.

Maltepe Belediyesi grevi kaldırabilecek adımı atabilir durumda

İBB'nin öncesinde de Maltepe içerisinde tek tük araçlarla çöp topladığını hatırlatan Savaş, "Benzer bir şekilde başka belediyelerin de çöp toplama araçları gönderdiklerini görüyorduk, grevdeki işçilerse bunları yakalıyordu. Şimdi İBB bunu gizli saklı yapmaktan vaz geçip açıktan yapmaya karar vermiş anlaşılan." yorumunda buldundu.

Burada sorumluluğun Maltepe Belediyesi'ne ait olduğunun altını çizen Savaş, "İşin grev noktasına gelmesinde sorumlu, aynı zamanda da sorunu çözecek yer Maltepe Belediyesi'dir. Maltepe Belediyesi bir an önce grevi kaldırabilecek adımı atabilir durumda." dedi.

'Maltepe Belediyesi sözleşme için masaya oturarak halk sağlığını koruyabilir'

İBB açıklamasında 1593 Sayılı Hıfzıssıha Kanunu’nun "çeşitli maddeleri"ne işaret ederek çevre ve toplum sağlığının korunması konusunda belediyeleri yetkili kılmakta olduğunu belirtti. İBB böylece grev nedeniyle Maltepe ilçesinde çöplerin toplanmasının sorumluluğunun kendilerine ait olduğu sonucunu çıkartmış oluyordu.

Konuya ilişkin konuşan Savaş, "Maltepe Belediyesi tabiki de toplum sağlığını korumak zorunda ve bunun için sözleşme imzalamak üzere işçilerle masaya oturmak zorunda. Maltepe Belediyesi grevi kırarak, grev nedeniyle toplanmayan çöpleri grev kırıcılara toplatarak değil, bir an önce grevi sonlandıracak sözleşme sürecini tamamlayarak halk sağlığını koruyabilir" dedi.

İşçilerin talep ettiği ücretlerin iddia edildiği gibi çok yüksek olmadığını da belirten Savaş, "İşçiler Kadıköy Belediyesi'nde imzalanan sözleşmenin altında bir ücret önermiş durumda" diye konuştu.

İBB 'Grev'in tanımını biliyor mu?

İBB yaptığı açıklamada hakkındaki grev kırıcılığı suçlamalarını yaptığı eylemlere rağmen inkâr ederek "Bazı çevrelerce İBB’ye yönelik ‘grev kırıcı’ yakıştırmasının, içinde bulunduğumuz salgın ortamı şartlarında kabul edilmesi mümkün değildir. Bu yakıştırmayı, İBB ailesi olarak sözün sahiplerine iade ediyoruz." demişti. İBB, Maltepe Belediyesi’nin temizlik işçilerinin hak ettiği ücreti alması konusunda da "ilgili kurumla" İBB olarak görüşmelerinin devam ettiğini de eklemişti.

İBB'nin grev kırıcılığı suçlamasını 'iade etmesi' açıklamalarına ilişkin konuşan Savaş, "Hiç bir yere iade edemezler. Grev tanım olarak 'Mal ve hizmet üretiminin durması' demektir. Mal ve hizmet üretimini durduran işçileri engellemek, onların işlerini başkalarına yaptırmak, ne yöntemle olursa olsun, grev esnasında mal ve hizmet üretimini yapmaya çalışmak grev kırıcılığıdır. Bu yasada da böyledir." dedi.

İBB'nin "iade edeceği" bir şey olmadığının altını çizen Savaş, "Bakanlar kurulu grevleri milli güvenlik gerekçesiyle erteleme kararı aldığında buna karşı çıkmak gerekmiyor mu? O zaman karşı çıkarken, şimdi grev kırıcılığını savunmak tutarsızlık değil mi? Belediye tarafından yapılan şey Cumhurbaşkanlığı kararıyla grevi ertelemekten farksızdır." ifadelerini kullandı.

Büyükşehir Belediyesi'nin gizli saklı grev kırma girişimlerinin başarısız olduğuna dikkat çeken Savaş, "Şimdi 'halk sağlığını önemsiyoruz' söyleminin arkasına saklanarak açıktan grevi kırmaya çalışacaklarını duyuruyorlar ve yaptıkları şey yasalmış gibi davranıyorlar." dedi.

Maltepe Belediyesi'nin sürekli grevi kırmaya çalışarak ve bölge halkını işçilere karşı kışkırtarak süreci yönetmeye çalıştığına dikkat çeken TKP Merkez Komitesi Üyesi Alpaslan Savaş, "Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç başkanlığı süresinde daha az emlak edinseydi de işçilerin parasını ödeseydi" diye konuştu.

İşçiye zam yapmayan belediyenin tartışmalı masrafları

Maltepe Belediyesi daha önce yapılan çeşitli önlenebilir harcamalarla da gündeme gelmişti. Bunların arasında 2 yıllık kira bedeli olarak kendi fiyatına eşit miktarda para ödenen temizlik araçları, MAPARK ve nikah salonları gibi belediyeye ait işletmelerin özel şirketlere verilmesi, "3 milyon çiçek dikimi" için 40 milyon liralık ihale verilmesi gibi gündemler bulunuyordu.

Fatih Yaşlı