SGK önünde eylem: Bu karanlık tablo sizin eseriniz, tedbir alın!

'Geçinemiyoruz' diyen Kafe Bar Emekçileri Dayanışma Ağı, Ankara'da ve İstanbul'da SGK'ya taleplerini içeren dilekçelerini teslim etti.

Patronların Ensesindeyiz

Salgın kısıtlamaları nedeniyle fiilen açlıkla karşı karşıya bırakılan ve görmezden gelinen kafe-bar emekçileri bugün İstanbul Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İl Genel Müdürlüğü önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Geçtiğimiz günlerde Patronların Ensesindeyiz çatısı altında bir Kafe-Bar Emekçileri Dayanışma Ağı kurulmuş, ağ çok geçmeden İstanbul, Samsun, Ankara gibi birçok şehirde emekçilerin gasp edilen hakları için mücadeleye koyulmuştu.

“Normal” zamanda dahi iş yükünün ve baskının arttığı, güvencesiz çalıştırmanın tavan yaptığı, ücretlerin ilk fırsatta kısıldığı koşullarda geçimini sağlamaya çalışan emekçilerin önemli bir bölümü son kısıtlamalarla beraber işten çıkartıldı. Salgın yönetiminde patronların çıkarlarının ilk sıraya yazılmasıyla beraber biriken faturalar, kredi borçları ve ev kiraları karşısında çaresizliğe itilen emekçiler insanca yaşayabilecekleri bir ücret talebini İstanbul Fındıklı ve Ankara'da yaptıkları açıklamalarla bir kez daha dile getirdiler.

Ücretsiz izin zorbalığının, Kısa Çalışma Ödeneği fırsatçılığının, sigortasız çalıştırmanın son bulmasını ve paket servisin devam ettiği iş yerlerinde salgına karşı önlemlerin alınmasını vurgulayan emekçiler, basın açıklamasının ardından dilekçelerini SGK’ya ilettiler.

Yalnızca salgın için değil, insanca yaşayabilmeleri için de tedbir alınması gerektiğini belirten işçiler mücadeleye devam edeceklerini ifade ettiler.

Ankara'da engelleme

İstanbul'daki eylemler ile aynı anda Ankara'da SGK önünde yapılacak basın açıklaması polis tarafından salgın bahanesiyle engellendi. Buna rağmen Ankara Kafe Bar Emekçileri Dayanışma Ağı, SGK'ya taleplerini içeren dilekçelerini verdi, engellenen basın açıklaması da Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdi.

Kafe-Bar Emekçileri Dayanışma Ağı'nın açıklaması şöyle:

İnsanca yaşamamız için de tedbir almak zorundasınız!

Aylardır iş yükünün ve baskının arttığı, iş güvencesizliğinin tavan yaptığı, ücretlerin yerlerde gezindiği koşullarda geçimimizi sağlamaya çalışıyoruz. 

Burada bulunan emekçi kardeşlerimizin büyük bir bölümü sigortalı çalışmak nedir hiç bilmediler. Biraz şansı yaver gidip sigortalı çalışanlarımızınsa pandemi dönemiyle birlikte sigorta primleri yatmamakla kalmadı maaşları da elden verilmeye başlandı. İtiraz ettiğimizdeyse kapı gösterildi. Buna şükredin demeye getirildi. Ücretsiz izinde olan arkadaşlarımız cirolar bahane edilerek işe geri çağrılmadı. 

Bizler beş kişinin yaptığı işi iki kişi yapmaya zorlanan, kameralarla izlendiği için iki dakika soluklanmaya bile fırsat verilmeyen kafe, bar emekçileriyiz. Salgın koşullarında canı pahasına çalıştırıldık. Tuvaletlere kadar tüm iş yerinin temizliğinden ve hijyeninden bile sorumlu tutulduk, tutuluyoruz. Bizler salgınla beraber enstrümanını satarak geçinmeye mecbur bırakılan müzisyenleriz. Normalimiz sigortasız çalışmak olduğu için salgın esnasında devlet tarafından tanınmadık. Ne yardım aldık ne de işsizlik fonundan yararlanabildik. 

Üç kuruş ücretsiz izin parasıyla geçinmenin ne demek olduğunu yaşayarak öğrenmiş olan bizler “normalleşme” ile birlikte döndüğümüz iş yerlerimizde daha düne kadar zaten ücretsiz izne gönderilme baskısıyla, korkusuyla çalıştırılıyorduk. Geçtiğimiz günlerde bakanlığın açıkladığı yeni kısıtlamalar ile birlikte deyim yerindeyse açlığa terk edildik. Faturalarımızı, kredi borçlarımızı, ev kiramızı nasıl ödeyeceğimiz ne patronların ne de siyasi temsilcilerinin umurunda. 

Hal böyleyken Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı çıkıp dalga geçer gibi yoksulluk sorun olmaktan çıktı diyebiliyor. İktidar partisinin bir milletvekili “Midesine kuru ekmek gidiyorsa halk aç değil” deme yüzsüzlüğünü gösterebiliyor. 

Ekonominin dibe vurmasının da, salgının kötü yönetilmesinin da sorumlusu bizler değiliz. Bu karanlık tablo sizin eseriniz. Öyleyse insanca yaşamamız için de tedbir almak zorundasınız! 

Buradan tüm kafe-bar emekçilerine insanca yaşayabilecekleri bir ücret desteği yapılana dek mücadelemizi sürdüreceğimizi ilan ediyoruz.
 
Emekçi kardeşlerimize çağrımızdır. Yalnız değilsiniz. Gelin örgütlenelim. Gelin dayanışmayı ve mücadeleyi büyütelim!