AKP medyasının son icraatı: Çocuk işçiliği dört yaşındaki çırakla 'sevimlileştirmek'

Çocuk emeği devlet desteğiyle sermayeye pazarlanırken, AKP medyası Sivas’ta dört yaşındaki çırağın “sevimli hallerini” paylaştı. Aynı medya, haliyle iş başında ölen çocukları görmedi.

Yekta Armanc Hatipoğlu

Türkiye kelimenin tam anlamıyla bir emek cehennemi. Emek cehenneminin bir mağduru da çocuklar. Çocuk işçilik ve buna bağlı olarak çocuk işçi ölümleri son yıllarda artmış durumda. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG Meclisi) paylaştığı son veriler, AKP’li yıllarda en az 907 çocuğun iş cinayetlerine kurban gittiği yönünde.

Diğer bir başlık ise bu çocuk işçiliğin devlet tarafından teşvik edilmesi, devlet eliyle uygulanması. Son yıllarda artan Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) tam olarak çocuk işçiliğin meşrulaştırılmasına, devlet eliyle yaygınlaştırılmasına denk düşüyor. Bu merkezlerin asıl amacı, sermayeye ucuz iş gücü kaynağı zira bu merkezler kapsamında çırak olarak çalışanlar asgari ücretin yüzde 30’unu, kalfa olarak çalışanlar yüzde 50’sini alıyor. Devlet de çırak ve kalfa ücretlerinin bir bölümünü karşılıyor.

MESEM kapsamında çalışan 8 çocuk geçtiğimiz dönem iş başındayken yaşamını yitirdi. Yargılanan kimse olmadı.

Tepeden tırnağa çürüme

AKP medyasıysa tüm bu tabloya rağmen çocuk işçiliği güzellemeye başladı.

Demirören Haber Ajansı (DHA), Sivas’ta 25 yıldır rot balans işiyle uğraşan Hakan Siren’in 4 yaşındaki oğlunun her gün ona “yardıma gitmesinin haberini” yaptı. Bu haber Hürriyet, A Haber, Sabah, Yeni Şafak ve Takvim gibi kurumlar tarafından “Sanayinin sevimli maskotu” gibi başlıklarla paylaşıldı; tam da İSİG Meclisi’nin ocak ayı verilerini paylaştığı gün. İSİG Meclisi’nin ocak ayı verilerinde dikkat çeken şey ise ocak ayında iş cinayetlerinde ölen 158 işçinin 7’sinin çocuk olduğu.

DHA, Sabah, Yeni Şafak ve diğerleri… Tepeden tırnağa bir çürümenin resmi gibi her biri.

Peki, bu kurumlar “Sevimli çırak” haberleri yaparken İSİG Meclisi verilerini ya da MESEM kapsamında hayatını kaybeden çocukları gördü mü?

Yeni Şafak gazetesinin arama bölümüne “İSİG Meclisi” yazınca, bu gazetenin şimdiye kadar tek bir iş cinayeti raporu yayımladığı görülüyor. “Çocuk işçilik” yazınca ise Türkiye’den pek fazla haberle karşılaşılamıyor. Uzak Doğu’daki çocuk işçiliği gören Yeni Şafak, Türkiye’dekini görmeyi pek tercih etmiyor. Öte yandan devlet eliyle çocuk işçiliği meşrulaştıran MESEM’le ilgili sadece 6 haber bulunuyor, bunlardan 2'si 2010’dan önce yayımlanmış.

Sabah da Yeni Şafak’tan pek farklı değil. Daha fazla MESEM haberi yapan Sabah’ın çoğu MESEM haberi MESEM’lerin açılışı ve “olumlu yanları” üzerine. Sabah da tıpkı Yeni Şafak gibi İSİG Meclisi’nin raporlarıyla ilgili tek bir haber yapmamış. Çocuk işçiliği başlığına gelince, çocuk işçiliğin olduğunu ancak devletin ve hatta yer yer sermaye gruplarının bununla mücadele ettiğini öne sürüyor Sabah.

MESEM kapsamında çalışırken hayatını kaybeden Arda Tonbul’un haberini veren Sabah olayda bir ihmal olduğunu belirtiyor ancak sorumlulara ne olduğu sorusunu sormuyor.

Öte yandan Sabah, Türkiye’de yalan haber yapan sitelerin başında geliyor. 2022 yılında açıklanan bir veriye göre Sabah, en çok yalan haber yapan 5 site arasında 2. sırada. Birincilik ise Yeni Akit’te.

​​​​​​***

Ortada Sabah, Hürriyet, DHA, Yeni Şafak gibi kurumların çok net bir tercihi olduğu görülüyor; bu tercih AKP’nin ötesinde sınıfsal bir tercih. Bu gazetelerin her biri Demirören, Kalyon, Albayrak gibi büyük holdinglerin alt markası.

Sonuç olarak basında ağırlıkla iki konu ön plana çıkartılıyor: İş başında ölen çocukların haberini görenler ve buradan bir mücadele başlığı çıkartanlar ile görmeyenler, bir ayda yedi çocuk iş cinayetine kurban giderken “sevimli çırak” haberi yapmayı tercih edenler.