Yunanistan Barış Komitesi'nden dayanışma mesajı

Yunanistan Uluslararası Detant ve Barış Komitesi, depremin ardından ortaya çıkan durumun hem Yunanistan hem de Türkiye hükümetlerinin uzun vadeli sorumsuzluğunu gösterdiğini söyledi.

Dış Haberler

Yunanistan Uluslararası Detant ve Barış Komitesi (EEDYE) her iki ülkede onlarca mağdur, yüzlerce yaralı ve hesaplanamayan maddi hasarın meydana geldiği 30 Ekim 2020 depreminden etkilenen Sisam halkına, İzmir halkı nezdinde Türkiye Barış Komitesi'ne en sıcak dayanışma ve desteklerini ifade etti.

Felaketle sonuçlanan depremle ilgili son gelişmelere ilişkin EEDYE "depremden korunma önlemlerinin eksikliğini ve hem Yunanistan hem de Türkiye hükümetlerinin uzun vadeli sorumsuzluklarını en karakteristik şekilde gösteriyor. Sermaye sınıfı Ege'nin her iki yakasındaki insanları doğal afetlerden korumasız bırakıyor" derken açıklamada şöyle denildi:

"Türk ve Yunan burjuvazisi arasındaki çelişkilerin, rekabetlerin ve saldırganlığın tırmandığı bir dönemde... İki ülke burjuvazisi arasındaki çekişmeler halkın ihtiyaçlarına, iki halkın gerçek çıkarlarına yabancıdır".

Açıklamada gerek Yunanistan'da gerekse Türkiye'de inşaat sektöründe tekellerin kâr etmesinin öncelikli olduğu belirtilirken, bu nedenle her iki ülkenin hükümetlerinin depreme karşı önlem almakta ve uzun dönemli sorumluluklarını yerine getirmekte yetersiz kaldığı söylendi.

Depremle ilgili alınması gereken önlemlerin sıralandığı açıklamada, gerçek barışın ve kalıcı dostluğun elde edilmesinin, Nâzım Hikmet'in deyişiyle "karanlıkları aydınlığa çıkarmanın" ancak iki ülke emekçilerinin kendi kaderlerini ellerine almaları ile mümkün olacağı vurgulandı.

Ayrıca Türkiye Barış Komitesi ile dayanışmanın da yer verildiği açıklamaya, komite de bir başka dayanışma mesajı ile destek verdi. 

Bu açıklamada da, yaşanan depremin bir kez daha, kapitalizmin kâr hırsına öncelik verdiğini, bunun sonucunda da sağlıksız bir yapılaşmanın ortaya çıktığını gösterdiği belirtildi. Kapitalizm hüküm sürdüğü müddetçe bunun değişmeyeceğinin altı çizilerek kalıcı barış için her iki ülke emekçilerinin kendi  yollarını çizmeleri gerektiği, iki ülke halkının paylaşamayacağı herhangi bir şey bulunmadığı vurgulandı.