ABD'nin Teksas eyaletinde şiddetli kar fırtınasıyla nedeniyle kesilen elektrikler yeniden verilmeye başlanırken, beraberinde gelen aşırı yüksek elektrik faturaları eyaletin gündeminde.
Eyalette bazı hanelere gelen elektrik faturasının 10 bin dolara dayandığı belirtiliyor.
Teksas'ta bulunan Houston kentinin belediye başkanı Sylvester Turner, yüksek elektrik fiyatlarını Teksas eyalet yönetiminin ödemesi gerektiğini savundu.
ABD'li CBS kanalında yayınlanan bir programa katılan Turner, "Bu aşırı yüksek elektrik faturalarını ödemesi ve evlerini onarması gereken insanlara böylesine bir yük bindirilmemeli. Bu ödemeleri geçtiğimiz haftaki felakette hiçbir sorumluluğu olmayan bireyler değil, Teksas eyaleti yönetimi üstlenmeli" dedi.
Geçtiğimiz hafta yaşananların öngörülebilir ve önlenebilir olduğuna işaret eden Turner, "Teksas'taki sistemimiz, kış mevisimi koşullarına göre değil, yaz sıcağına göre tasarlanmış. İklim değişikliği gerçekten var, böylesine büyük fırtınalar her an olabilir. Teksas elektrik şebekesini, hava koşullarını hesaba katarak düzenlemeliyiz" diye konuştu.
Teksas valisi acil durum toplantısı yaptı
Öte yandan, Teksas Valisi Greg Abbot, söz konusu faturalara ilişkin eyalet meclis üyeleriyle acil durum toplantısı yaptı.
Abbot, toplantının ardından yaptığı basın açıklamasında, aşırı soğuğa ve fırtınaya maruz kalan Teksas halkının fahiş fatura tutarlarının getirdiği yüke tabi olmaması gerektiğini söyledi.
Teksas Kamu Hizmetleri Komisyonu'nun da aşırı yüksek fatura tutarlarına yönelik bir acil durum toplantısı yaptığı aktarıldı.
Teksaslı Kongre Üyesi: Yardım paketi çıkaracağız
Öte yandan, Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Michael McCaul, yüksek elektrik faturalarına ilişkin kongreden bir yardım paketi geçireceklerini söyledi.
CNN'e konuşan McCaul, "Federal yardım planımız budur. Ev sahiplerine onarım için yardım edeceğiz, çünkü fazla sayıda su sızıntısı, hasarı ve boru patlaması var. Elektrik faturası konusunda da dstek olacağız" dedi.
Teksas Elektrik Emniyeti Konseyi (ERCOT), eyalette geçtiğimiz hafta kesilen elektriklerin yeniden verilmeye başlandığını açıklamıştı. Ancak son verilere göre, eyalette 30 binden fazla kişi hâlâ elektriğe erişemiyor.
Teksas Çevresel Nitelik Komisyonu'ysa eyalette cumartesi itibariyle 1300'den fazla kamusal su sisteminin hasar gördüğünü ve 15 milyondan fazla kişinin sıcak suya erişemediğini aktarmıştı.
'Eyalete haftaya bir milyon aşı dozu gelecek'
Vali Abbot, Teksas'a gelecek hata 1 milyon Covid-19 aşı dozunun geleceğini duyurdu.
Cuma günü, eyalete elektrik ve su kesintileri nedeniyle Covid aşılarının sevkiyatının durduğu belirtilmişti.
Elektrik üretimi piyasaya emanet
TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, soL 'da bugün yayımlanan yazısında, Teksas’ta elektrik üretiminin piyasa ekonomisine emanet edilmesini ele almıştı.
Okuyan'ın yazısındaki ilgili bölüm şöyle:
Biliyorsunuz, “planlı ekonomi”nin verimsizliğinden, piyasanın en akılcı düzenleyici olduğundan söz edilir hep. Biraz araştırınca, Texas’ın elektrik üretiminde her şeyi ama her şeyi piyasa tanrısına emanet ettiğini görüyorsunuz. Ne akıl ama!
Üst akıl!
Eyalet elektrik şebekesini diğer bütün eyaletlerden ayırmış. Aman merkezi olmasın.
Sonra elektrik üretimini (diğer eyaletlerde olduğu gibi) özel şirketlere vermiş; sayısız şirket, kimi fuel, kimi kömür, kimi güneş, kimi rüzgar enerjisi kullanarak elektrik üretir olmuş. Onların, daha doğrusu onların sömürdüğü enerji işçilerinin ürettiği elektriği beş ayrı şirketin dağıtması sağlanmış. Mükemmel rekabet ortamı, girişimci özgürlüğü!
Burada da kalmıyor, aboneler kimden elektrik alacaklarına kendileri karar veriyor. Demokratik sonuna kadar anlayacağınız.
Bitmedi, fiyatlandırma da tamamen dinamik. Tüketimin yoğun olduğu anlarda fiyatlar yukarı çıkıyor, daha fazla para ödüyorsunuz, tüketim azalınca kullandığınız elektriğin birim fiyatı düşüyor.
Elektrik piyasasını kontrol eden (aslında etmeyen, onun moderatörlüğünü üstlenen) bir kurum var üstelik.
Meğer Texas’taki bu sistem “örnek” gösteriliyormuş. Biden “Amerika geri döndü” dediği sırada kontağı kapatıp havaların ısınmasını bekleyen “özel sektör” ülkenin medarı iftiharıymış.
Peki sorun neymiş? Sorun, bu şirketlerin arz-talep tablolarını incelemekten altyapı yatırımı yapmayı “unutmaları”ymış. Soğukta elektrik üretim ve dağıtımı elbette mümkünmüş ama “Amerika geri dönerken” bu şirketler kârlarından küçük de bir bölüm olsa zorlu hava koşulları için gerekli donanıma para ayırmadıkları için milyonlarca kişi ortada kalıvermiş.
Nasıl bir alçaklıktır bu?
Elektrik bir lüks değil yaşamsal bir zorunluluktur. Bunun üzerinden para kazanılması kapitalizmin eğitim gibi, sağlık gibi bir bütün ayıbı, ayıbın da ötesi suçudur.
Yazının tamamı için:
