Sabancı Holding nasıl kazandı?

Sabancı Holding’in ilk altı ayı nasıl geçirdiği geçtiğimiz gün açıklandı. Holding, yılın ilk altı ayında net kârını yüzde 15 oranında arttrdı. Salgının etkisine rağmen özellikle bazı sektörlerde holdingin kârlarını ciddi ölçüde artırdığı gözlenirken, bu sonuçlarda  hükümetin patronlara sunduğu olanakların etkisi görülüyor.

Haber Merkezi

Sabancı Holding, 12 Ağustos’ta 2020 yılının ilk altı aylık dönemine ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. Bu yılın ilk altı ayında net kârını yüzde 15 artıran holding, söz konusu dönemde 2,2 milyar TL kâr elde etti. Sabancı Topluluğu’nun konsolide satışları ise yine aynı dönemde 27,4 milyar TL oldu.

Sabancı Holding’in ilk altı ayda dönem kârı (konsolide kâr) ise yüzde 14,3 artışla 4 milyar TL’nin üzerine çıktı.  Gruba bağlı halka açık şirketlerin KAP’ta yaptığı açıklamalara göre 2020 ve 2019 ilk yarı dönem kârları yine aşağıdaki tabloda görülüyor.

Pandemi koşullarından hasar almadan aksine kârını artırarak çıkan Sabancı Holding’e bağlı şirketlerin kâr performansı, özellikle 2018 yılından bu yana hükümetin sektörel yaklaşım ve düzenlemeleri ile krizin seyrinin izlerini taşıyor. Ayrıca belli sektörlerde salgının etkilerini görmek mümkün.

Berat Albayrak’ın patronlarla yaptığı toplantının ardından holdingin yönetim kurulu başkanı Güler Sabancı, Albayrak’ın sunduğu Yeni Ekonomik Programı, “Sayın Bakanımızı Enerji Bakanlığından tanırız. Söylediğini yapan bir kişidir. Gerçekleştirmiştir. Başarılı bir Enerji Bakanlığı yapmıştır” diyerek övmüş ve programa olan güvenini ortaya koymuştu. Özelleştirme yağmasında önemli bir yer almış olan enerji sektöründe Sabancı Holding için işler 2020'de yolunda gitti.

Kârı azalanlar ve kâr artışı sınırlı kalan şirketler

Sabancı Holding’e bağlı şirketlerden söz konusu kâr artışına oransal olarak yeterince katkı koyamayan şirketlerin bu durumu salgın ve sektörel düzenlemeler ile ilgili. AKP’nin finansal kesimler üzerinde krizi ertelemeye yönelik girişimleri dolayısıyla hareket imkanı daralan Akbank’ın söz konusu kâr artışındaki etkisi yüzde 8 ile sınırlı kaldı. 

ABD’de havacılık sanayine yönelik yatırımlar yapan Kordsa’nın ise salgın dolayısıyla kârı bir önceki döneme kıyasla önemli ölçüde düştü. Yine AKP döneminde hızlı büyüyen inşaat sektörüne üretim yapan ve geçmişte kâr rekortmeni olan çimento şirketleri Çimsa ve Akçansa’nın kâr marjlarının düştüğü ya da sınırlı yükseldiği görülüyor.

AK Sigorta kârını ciddi ölçüde artırdı

Salgın sigorta şirketlerine nasıl yaradı?

Basitleştirerek anlatırsak olan şu: Salgın nedeniyle yollar daha az işledi, daha az trafik kazası oldu. Sigorta primini olağan şekilde toplayan sigorta şirketleri daha az kazayla daha az zararı karşıladı. Salgın korkusuyla hastanelerin kapısına uğramama eğiliminde olan özel sağlık sigortası kullanıcıları için aynı primler ödendi ama çok daha az masraf yaptılar.

Garip ama gerçek: Kapitalizm koşullarında salgın gibi bir olağanüstü durum, sigorta şirketlerinin daha fazla kâr etmesini sağladı!

Holdingin açıklanan finansal sonuçlarında diğer tarafta, kârlarını önemli ölçüde artıran şirketler bulunuyor. Bunlardan öne çıkan şirket ise Ak Sigorta. Ak Sigorta’nın kârı bir önceki döneme göre yüzde 50’nin üzerinde artarak 258 milyon TL oldu. Şirketin prim üretimi artmazken, “karşılık giderlerindeki” azalışın kârın artmasındaki temel faktör olduğu görülüyor.

Bu noktada düzenleyici otorite olan Hazine, Türkiye'deki sigorta şirketlerinin genel finansal durumunu gözeterek, karşılık uygulamalarında uluslararası standartları göz ardı ediyor. Sigorta ettirilmiş risklerin gerçekleşmesi halinde (deprem, yangın, dolu vb.) sigorta şirketlerinin düzenli bir biçimde tazminat ödeme kapasiteleri daraltılıyor. AKP bu düzenlemelerle, sigorta şirketlerine önemli bir kolaylık sağlamış oluyor.

Otomotive bağlı sektörlere doping

Sabancı Holding’e bağlı yabancı ortaklı önemli araç lastiği şirketlerinden Brisa’nın Aksaray’da devreye aldığı fabrika ile birlikte üretim kapasitesi genişlemişti. Bu yatırımla dünya pazarlarına yapılacak satışlarda, kârın ne kadarının Sabancı Holding'e ve dolayısıyla Türkiye’ye kalacağı ne kadarının yabancı ortak Bridgestone vasıtasıyla Japonya’ya gideceği bilinmiyor. Ancak bu yatırıma düşük vergileme ile yapılan/yapılacak devlet katkısı, sigorta prim desteği vb. devlet desteklerinin tutarı ise önemli boyutta bulunuyor. Genel olarak AKP tarafından iç pazarda geçtiğimiz haftalara kadar düşük faizle araç satışlarının forse edilmesi sonucu, diğer otomotiv ve otomotiv sektörüne bağlı şirketlerde olduğu gibi, şirket kârı önemli ölçüde artıyor. Brisa’nın kârı, geçen yıla göre yaklaşık 6 kat arttı. AKP politikalarının otomotiv sermayedarlarına olan katkısı hem doğrudan hem de dolaylı yollardan devam ediyor.

Enerjide işler tıkırında

Sabancı Holding, enerji özelleştirmelerinden faydalanan ve enerji sektöründe yatırımlarını artıran grupların başında geliyor. Daha önce Ankara, Adana ve İstanbul’un Avrupa Yakası merkezli elektrik dağıtım bölgelerinde yapılan özelleştirmeler sonucu, burada faaliyet gösteren elektrik dağıtım ve perakende satış şirketlerini alarak bünyesinde toplayan Enerjisa Enerji A.Ş., bir önceki döneme kıyasla kârını yüzde 50’nin üzerinde artırdı. Enerjisa’nın altı aylık kârı 700 milyon TL'nin üzerine çıktı.

Kısaca özelleştirme olmasaydı kamuya kalacak yarıyıl kârı olan 700 milyon TL’nin önemli bir kısmı yine sermayedara aktarılmış oldu. Sabancı Grubu’nun elektrik dağıtım sektöründeki pazar payı yaklaşık yüzde 20 düzeyinde olduğu düşünülür ve bu kâr rakamı kabaca 5 ile çarpılırsa, geçim derdi ile boğuşan milyonlarca işçinin ve işsizin, ödedikleri elektrik faturaları vasıtasıyla sermayedarlara 2020’nin ilk yarısında aktardıkları alın terinin 3,5 milyar TL’nin üzerinde olduğu hesaplanabilir. Bu kaba hesap bile, özelleştirmelerin ve AKP politikalarının hangi amaca hizmet ettiğini gözler önüne seriyor.

Öte yandan, Sabancı Grubu’nda enerji üretimi yapan halka kapalı şirketlerin de olduğunu biliyoruz. Termik santralde yerli kömür desteğinden ne ölçüde yararlanıldığı ve Hazine’den ne kadarlık bir kaynak aktarıldığı ise ticari sır.

Kat be kat büyüyen holding: AKP sağ olsun

Açıklanan bilançodaki kâr rakamları bu biçimde yorumlandığında, Sabancı Grubu şirketlerinin neredeyse tamamının kârları ve ticari sürdürülebilirliklerinin AKP hükümetinin düzenleme ve uygulamaları tarafından doğrudan ve dolaylı olarak desteklenmiş olduğu ortaya çıkıyor. Bu durum elbette, diğer büyük sermaye grupları açısından da geçerli. Ancak önceki yıllarda sağ iktidarları hep destekleyen Sabancı Holding’in AKP hükümetine de yakın bir profil çizdiğinin altı çizilmeli. Nitekim AKP dönemi boyunca hükümetin siyaseten zayıf olduğu momentlerde dahi Sabancı’nın AKP’ye destek olduğu gözlendi. 

Son olarak, 2018 yılındaki kur şokundan sonra Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın patronlarla yaptığı toplantının ardından holdingin yönetim kurulu başkanı Güler Sabancı, Albayrak’ın sunduğu Yeni Ekonomik Programı, “Sayın Bakanımızı Enerji Bakanlığından tanırız. Söylediğini yapan bir kişidir. Gerçekleştirmiştir. Başarılı bir Enerji Bakanlığı yapmıştır” diyerek övmüş ve programa olan güvenini ortaya koymuştu.

AKP’li yıllarda Sabancı Grubu, özellikle enerji sektöründe yaptığı yatırımlarla öne çıktı. Bu yatırımların önemli ivmesi ise grubun yabancı ortaklarla dahil olduğu elektrik dağıtım özelleştirmelerinden sağlandı. 

Perakende satış sektöründe CarrefourSA ve Teknosa ile faaliyet gösteren holding, bankacılık ve sigorta sektöründe de AKP döneminde hızla büyüdü. İmalat sanayinde ise araç lastiği ve çimento sektörlerinde Brisa, Çimsa ve Akçansa ile yatırımları bulunan Sabancı Holding’e bağlı birçok işyeri, işçi düşmanı uygulamalarla gündeme geliyor. Teknosa ve CarrefourSA’da işçi düşmanı uygulamalar salgın döneminde de gündeme gelirken, grup bünyesindeki TEMSA’nın önce satışı ardından yine grup tarafından satın alınması tartışma yaratmış ve bu süreçte işçiler çeşitli mağduriyetler yaşamıştı.