Koronavirüs salgın riskinden dolayı Nisan ayı başından beri üretime ara verilen ve Şanlıurfa organize sanayi bölgesinde bulunan Özak Tekstil'in, birkaç aydır fabrikada örgütlenen DİSK/Tekstil işçilerini baskı ve tehditle istifaya zorladığı söyleniyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan DİSK/Tekstil Sendikası Gaziantep Bölge Temsilcisi Mehmet Türkmen, "Burada Öz İplik-İş sendikası örgütlüydü. İşçilerin 3 yıl önce üye olup örgütlendiği Öz İplik-İş sendikası ne yazık ki işçilere sormadan, işçilerin onayını almadan habersiz sözleşme imzalamışlar ve bu sözleşmede asgari ücrete imza atılmış ve neredeyse hiçbir sosyal hak ve kazanım yok" dedi.
Fabrikada 3 yıl boyunca içerde işçilere yönelik her türlü baskı, hak gaspı, ağır çalışma koşulları ve haksız yere, tazminatsız işten atmaların aynen devam ettiğini söyleyen Türkmen, "Özak Tekstil işçileri, sendikal mücadelenin ve sendikal işleyişin her aşamasında işçinin söz ve karar sahibi olacağı, demokratik ve şeffaf bir işleyişin olduğu bir sendika istiyorlar" açıklaması yaptı.
Türkmen şunları dile getirdi:
"Fabrika yönetimi Öz İplik-İş sendikası ile işbirliği içinde, bir süredir baskı, tehdit, rüşvet gibi yöntemlere de başvurarak işçileri sendikamızdan istifaya zorlamaktadırlar. Fabrika müdürleri ve talimat verdikleri bölüm ustaları bizzat tek tek işçi arkadaşları arayarak, eğer DİSK/Tekstil sendikasından istifa ederek tekrar Öz İplik-İş sendikasına üye olmazlarss işten atılacakları yönünde tehdit edilmektedirler.
İşçilerin sendikal örgütlenme özgürlüğüne engel olmak, işçiyi sendikadan istifaya zorlamak ve işten atmakla tehdit etmek Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre hapis cezası da olan bir suçtur.
Eğer bu konuda fabrika yönetimi önümüzdeki birkaç gün içinde bu tutumundan vazgeçerek geri adım atmaz, sendikamıza ve bütün işçilere yönelik bu konuda tatmin edici bir açıklama yapılmazsa; bu baskıya ve tehditlere maruz kalan işçi arkadaşlarımızla birlikte, resmi tatil biter bitmez, bu fabrika hakkında ve fabrikanın bu suçu işleyen tek tek bütün yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulunacağımızın bilinmesini isteriz."
