'Okullar 10 aydır kapalı, bakanlık seyrediyor'

TKP'li Öğretmenler 2020-2021 eğitim öğretim yılı birinci dönem sonu değerlendirmelerini paylaştıkları raporda gerekli önlemlerin alınıp okulların hemen açılması gerektiğini söylediler.

Haber Merkezi

Türkiye’de yükseköğretim öncesinde yaklaşık 18 milyon 250 bin öğrenci eğitim ve öğretim görürken, bu öğrencilerin aileleri de birlikte düşünüldüğünde yaklaşık ülkenin üçte ikisi eğitim alanında yaşananlardan doğrudan etkileniyor. Aralardaki sınırlı süredeki ve seyreltmiş açılmalar sayılmazsa ülkemizde yaklaşık 10 aydır okullar yüz yüze eğitime kapalı. O yüzden eğitim konusu herkes çok yakından ilgilendiren bir sorun.

TKP'li Öğretmenler "Pandemi ve Eğitim Raporu" adı altında 2020-2021 eğitim öğretim yılı birinci dönem sonu değerlendirmelerini paylaştıkları bir rapor yayımladılar. "Eğitim Sitemi Çöktü" başlığını taşıyan raporda okulların sağlıklı ve güvenli hale getirilip derhal açılması çağrısı yapıldı.

Raporun girişinde AKP iktidarı süresince eğitimin piyasaya açıldığını ortaya koyan istatistiklere yer veriliyor. Bu veriler dikkat çekici, çünkü raporun ilerleyen sayfalarında pandemi sürecinin çocuklara etkisinin, ailelerin gelir durumuyla doğrudan alakalı olduğuna dönük ciddi tespitler yer alıyor. Aynı zamanda geniş emekçi kesimlerinin bir yandan zorlaşan iş koşulları, diğer taraftan çocuk bakımıyla başbaşa kalmaları gibi sorunlara da dikkat çekiliyor.

Eğitim sisteminin zaten fırsat eşitliğini sağlamaktan uzak olduğu Türkiye'de okulların uzaktan eğitime geçmesiyle öğrenciler arasındaki adaletsizliğin katlandığı belirtiliyor. 

Öğrenciler, veliler ve öğretmenler açısından bu sürecin sonuçlarının ayrı ayrı değerlendirildiği rapor şu ifadelerle son buluyor:

"Yapılması gereken şey açıktır: Gerekirse olağanüstü bir sürecin gereği olarak olağanüstü önlemler alınmalı, öğrencilerin aylardır okullarından, arkadaşlarından ve öğretmenlerinden uzak kalması süreci son bulmalıdır. Okula gidemeyen milyonlarca öğrenci yaşanan bu süreçte sadece akademik kayıplar değil, bulundukları koşullar içerisinde psikolojik, sosyal, duygusal ve gelişimsel birçok problem yaşamaktadır. Okullar bir an önce sağlıklı ve salgına karşı güvenli hale getirilerek yüz yüze eğitime açılmalı, süreklileşmiş önlemler içerisinde okulların açık tutulmasına çaba gösterilmelidir.

Ülkemizin kaynakları ve olanakları bunun için fazlasıyla yeterlidir. Bugün okulların sağlıklı ve güvenli bir şekilde yüz yüze eğitime açılamamasının, uzaktan eğitim ile emekçi çocukları aleyhine ortaya çıkan eşitsizliklerin kaynağı, on yıllardır özelleş- tirmeci ve gerici sermaye iktidarlarıyla yönetilen ülkemizde kamusal eğitimin bitirilmiş olması, okulların açılması için herhangi bir çabanın gösterilmiyor oluşudur. Bu tabloyu değiştirecek olan emekçi ailelerin ve öğretmenlerin çocuklarımızın kamusal ve bilimsel eğitim hakkını savunmak üzere yan yana gelerek örgütlenmesi, çocukları ve kendileri için bu talepleri hayata geçirmek için mücadele etmeleridir.

Milli Eğitim Bakanlığı süreci izlemeyi, belirsiz ve sorumsuzca açıklamalar yapmayı bırakmalı, artık çok ciddi bir sorun haline gelen milyonlarca öğrencinin okullarında yüz yüze eğitimden uzak kalması sorununu çözmek için planlama yapmalı, çocukları- mızın okullarıyla sağlıklı ve güvenli bir şekilde buluşması için derhal adım atmalıdır."

Raporun tamamını okumak için tıklayınız: Okullar 10 aydır kapalı, Bakanlık seyrediyor...