Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, günün ilerleyen saatlerinde Atina'ya yapacağı ziyaret öncesinde Yunanistan devlet haber ajansı ANA-MPA'ya verdiği söyleşide, her devletin karasularını 12 deniz miline kadar genişletme hakkına sahip olduğunu söyledi.

Söz konusu hakkın, Rusya'nın taraf olduğu 1982 tarihli BM Deniz Hukuku Sözleşmesi'ne dayandığını belirten Lavrov, kıta sahanlığı ve komşu ülkeler arasındaki Münhasır Ekonomik Bölge'nin (MEB) sınırlandırılmasına ilişkin sorunların uluslararası hukuka göre çözülmesi gerektiğini de sözlerine ekledi. 

Ayasofya açıklaması

Ayasofya'nın yakın zamanda camiye dönüştürülmesiyle ilgili sorulan soruları yanıtlayan Rusya Dışişleri Bakanı, yapının UNESCO dünya mirası olup tüm insanlığa ait bir yer olduğunu ve Ortodoks inancına kutsal olmakla birlikte "olağanüstü kültürel ve tarihi değere" sahip olduğunu söyledi.

Maraş açıklaması: Yapıcı çabaları engelliyor

Ayrıca, Türkiye'nin Kuzey Kıbrıs'ta Maraş'ta sahil cephesini açma kararına yönelik "ciddi endişelerini" dile getirip, bunun bir dizi BM Güvenlik Konseyi kararıyla çakıştığına dikkat çekeen Lavrov, tek taraflı eylemlerin yapıcı bir iklim oluşturma çabalarını engellediğini ve Kıbrıs sorunuyla ilgili müzakerelerin yeniden başlamasına ek sorunlar yaratacağını söyledi.

Türkiye'nin Dağlık-Karabağ çatışmasına, Suriye ve Libya'daki tutumu sorulduğunda ise Lavrov, Rusya ve Türkiye'nin tüm bu bölgelerdeki çatışmaların çözümü için çalıştıklarını belirterek, iki ülkenin belirli bölgesel çatışmaların çözümüne ilişkin tutumlarının nesnel nedenlerden dolayı tamamen farklı olabileceğini dile getirdi.

Lavrov özellikle, Dağlık Karabağ konusunda Rusya ve Türkiye'nin yaklaşımlarının kendilerine has "nüansları" olduğuna işaret etti.