Kılıçdaroğlu'na açık mektup: Nâzım’ın evine sahip çıkmaya ne dersiniz?

Geçtiğimiz günlerde Nâzım’ın mezarını Novodeviciy’den söküp Taksim’e getirmek niyetinde olduğunu okuduğum Kemal Kılıçdaroğlu’na açık mektubumdur. Nâzım’dan Kadıköy’e, İstanbul’a ve Türkiye’ye kalan son yıkılmamış ev hakkında.

Gamze Erbil

Kemal Bey,

Nâzım Hikmet'le ilgili bir söz verdiğiniz iddiasına da yer veren bir söyleşi okuduk geçtiğimiz günlerde, Cumhuriyet gazetesinde. Çok tartışıldığını, “ses getirdiğini” söyleyemeyiz bu söyleşinin ve söyleşideki iddianın ama dikkatinizi çekmemiş olamaz. Sizin tarafınızdan bir yalanlama da gelmediği için buradaki iddianın sizin adınıza bir “taahhüt” olarak kabul edilmesi uygun olur.

CHP lideri olarak “iktidara geldiğimizde Nâzım Hikmet'in mezarını Taksim'e Gezi Parkı'na bir anıt mezar yaparak getireceğiz” taahhüdünüz şimdilik ortada duruyor.

https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/kilicdaroglundan-nazim-hikmet-sozu-1752030

Bir de bu yıl yayımladığınız Gezi yıldönümü mesajınızda Nâzım Hikmet'in “Güneşin sofrasında söylenen türkü” şiirini seslendiriyorsunuz: https://www.youtube.com/watch?v=OKtaqEI1aII Bu da iddiayı yani sizin böyle bir söz verdiğiniz görüşünü güçlendiriyor.

***

Nâzım Hikmet'i ve şiirini özel olarak önemsediğinizi anlıyoruz; bu yıl şairin ölüm yıldönümünde hazırladığınız mesajda da “Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine, bu hasret bizim” dizeleriyle onu anıyorsunuz https://twitter.com/kilicdarogluk/status/1268130479007584258. Daha önce örneğin bir sevgililer günü mesajınızda yine Nâzım’ın bir şiirine (Münevver’in Doğum Günü şiiri) başvuruyorsunuz. https://www.dailymotion.com/… 30 Ağustos'larda, kimi yurtdışı gezilerinizde sık sık Nâzım'ı anıyorsunuz, uzatmayacağım… Türkiye siyasetinde daha sık rastlamaya başladığımız bir durum, ben sizin alâkanızın samimi olmasını ümit ediyorum.

***

Mezarın getirilmesiyle ilgili tartışmalara girmeyeceğim. Mezarın Novodeyvici mezarlığında, tam da bugün bulunduğu yerde, tarihe mal olmuş bir yer tutuyor olması bir yana, konunun birinci dereceden muhatabı olan Nâzım Hikmet'in ailesi bu konuda özel bir hassasiyete sahip.

Ben başka bir meseleden bahsedeceğim.

Zaten bugün iktidarda olduğunuz, yani muktedir olduğunuz bir coğrafyada; İstanbul'da, Kadıköy'de büyük şairin bir dönem yaşadığı ve önemli eserlerinin doğumuna sahne olmuş olan evi yıkılıyor. Nâzım Hikmet'in o dönem Süreyya Sineması'nda müdürlük yapan babası Hikmet Bey'in, Nevzemin Sokak'taki evi müteahhite verilmiş durumda. İlginç bir rastlantı ki, sizin taahhüdünüzle ilgili haberin yayımlandığı gün ben yıkım konusunda anlaşmaya varılmış olduğunu öğrendim.

***

Nâzım Hikmet'in yaşamının önemli dönemeçlerine sahne olmuş; şiirinin dizelerinde yer bulmuş Kadıköy'de belediyeyi partiniz yönetiyor. Kadıköy ilçesinin bağlı olduğu İstanbul vilayetinde de partiniz iktidarda.

Kültürel mirasın korunması başlığında Kadıköy Belediyesi'nin 5 yıllık stratejik planında bu konuya ilişkin ayrılmış fonlar var; ama belli ki bunlar daha farklı alanlarda değerlendiriliyor; Kadıköy Belediyesi'nin, Nâzım Hikmet'in evinin korunması için bütçesinin olmadığı anlaşılıyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun konuyla ilgili bilgisi olduğunu sanıyorum; ama bu konuda kendisinden bir açıklama gelmedi.

Samimi olduğunuzu düşünmek istiyorum Kemal Bey. Nâzım Hikmet için bir şey yapabilirsiniz; hem bu konu “mezarı Türkiye'ye getirmek” gibi tartışmalı bir konu da değil. Gündeme geldiği andan itibaren en başta Nâzım Hikmet'in yeğeni Sayın Ayşe Yaltırım olmak üzere Kadıköy sakinlerinin çoğunun, konuyla ilgili aydın ve sanatçı çevrelerinin büyük bir üzüntü içinde olduğunu biliyorum. Evin yıkılmaması ancak kamusal bir girişimle, yani sizin iktidarda olduğunuz belediyelerin konuyla ilgilenmesiyle mümkün olabilir.

Nâzım Hikmet'ten Kadıköy'de bize kalan bir değerin yok olup gitmesine izin vermeyebilirsiniz… Bunun için “iktidar olacağınız günü” beklemeniz de gerekmiyor. Sözkonusu ev partinizin zaten “iktidarda” olduğu bir yerde.

Ben derim ki, Moskova hem çok uzak, hem de bu kent için “Nâzım ondan alacaklıdır” demek haksızlık olur.

Ama Moskova ordaysa, Kadıköy burda, İstanbul burda. Hem Kadıköylüler olarak, İstanbullular olarak Nâzım’a ödenmemiş büyük bir borcumuz olduğunu söylersek, hiç haksızlık olmaz.

https://haber.sol.org.tr/toplum/nazim-hikmetin-kaldigi-ev-yikilacak-279297

https://haber.sol.org.tr/kultur-sanat/nazim-hikmetin-son-kalan-ikameti-muze-yapilabilir-279961