Kamala Harris: Kadın, siyah, genç ve müesses nizama yakın

Joe Biden'ın 2020 Kasım seçimleri için tercih ettiği başkan yardımcısı adayı Harris, ABD'nin hâkim kimlik siyasetine uygun ve müesses nizama yakın bir isim.

Dış Haberler

ABD Demokrat Parti’nin 2020 Kasım seçimleri için başkan adayı olan Joe Biden, başkan yardımcılığı adayı olarak Kaliforniya senatörü Kamala Harris’i gösterdi.

Jamaikalı bir göçmen baba ile Hindistanlı göçmen bir annenin çocuğu olan 55 yaşındaki Harris, büyük partilerden gösterilen ilk siyah ve Asya kökenli kadın başkan yardımcısı oldu. 

Siyasi kariyerine 2003 yılında San Fransisco bölge savcısı olarak başlayan Harris, 2010-2016 yılları arasında ABD’nin en büyük eyaletlerinden biri olan Kaliforniya eyaletinde savcılık görevi üstlenmiş, 2016 yılında ise yine aynı eyaletten Demokrat Parti senatörü seçilmişti. Senato’daki görevinin ardından 2019 yılında Demokrat Parti’nin Başkan adaylığı yarışına giren Harris, hızlı bir kampanyanın ardından istediği başarıyı yakalamayınca yarıştan çekilerek, ön seçim döneminde sert tartışmalar yaşadığı Joe Biden’ı destekleyeceğini açıklamıştı.

Kadın, Siyah, Genç

Harris, ABD tarihinde Geraldine Ferraro, Sarah Palin ve Hillary Clinton’ın ardından büyük partiler tarafından gösterilen dördüncü başkan yardımcısı adayı olurken, Biden çok öncesinde adayının bir kadın olacağını açıklamıştı. Harris tercihinin kararsız eyaletlerdeki ılımlılar, özellikle de banliyölerde yaşayan ve Cumhuriyetçi Parti’den Demokrat Parti’ye kaydıkları gözlemlenen kadınlar üzerinde etkili olabileceği belirtiliyor.

Harris’in tercih edilmesindeki bir diğer önemli etken de kuşkusuz siyah olması. Biden’ın başkan yardımcısı adayını belirlemek için alışılagelenden uzun bir süre bekledi ve bu süre içinde George Floyd’un polis tarafından öldürülmesinin ardından başlayan ırkçılık karşıtı eylemlerle birlikte Demokrat Parti içindeki siyah lobi grupları siyah bir başkan yardımcısı adayı belirlenmesi için yoğun bir kampanya yürüttü. 

Harris’in seçiminin Biden’ın ön seçimlerde kendisini destekleyen siyah seçmenlere öncelik tanıdığına ve onları ödüllendirdiğine dair bir kanıt teşkil ettiği yorumu yapılıyor. Harris tercihinin Hillary Clinton’ın 2016’da az bir farkla Trump’a karşı seçimleri kaybetmesinin nedenlerinden birini ortadan kaldırabileceği düşünülüyor. 2016’daki mağlubiyetin nedenleri arasında Wisconsin, Michigan ve Pennsylvania eyaletlerinde siyah seçmenlerin seçime katılım oranlarının düşük kalması gösteriliyordu.

Harris’in göçmen bir ailenin çocuğu olmasının da özellikle göçmenlerin yoğun olarak yaşadığı Florida gibi önemli eyaletlerde Demokratların elini güçlendirebileceğine dikkat çekiliyor. 

Harris’in tercih edilmesindeki bir diğer etken de yaşı. 55 yaşındaki Harris’in Biden’ın seçimi kazanmasının ardından 2024 seçimleri için başkan adaylığına hazırlanabileceği belirtiliyor. 77 yaşındaki Biden’ın sağlık sorunu nedeniyle 4 yıllık başkanlık dönemi sona ermeden görevden ayrılması halinde ABD’nin ilk kadın başkanı olacak Harris, seçilmesi halinde Temsilciler Meclisi, Senato ve Beyaz Saray’daki Demokrat Parti liderleri arasında 70 yaşından genç tek isim olacak.

Müesses nizamla kolay anlaşabilir

ABD seçimlerinde büyük bir ağırlık taşıyan kimliğinin ötesinde Harris’in tercih edilmesi, siyasi duruşuyla da yakından ilişkili. Uzun yıllar boyunca savcılık görevi yapan ve bu süre zarfında güvenlik güçleriyle yakın bir mesai yürüten 55 yaşındaki siyasetçinin müesses nizamla kolaylıkla anlaşabilecek bir figür olduğu söyleniyor. Joe Biden gibi Harris de siyasi kariyeri boyunca, arada sola meyletse de partinin merkezine bağlı kalan bir isim. Özellikle başkanlık kampanyasının başlangıcında çevre ve sağlık politikalarında Demokrat Parti’nin sol kanadına yakın bir tutum alan Harris, giderek merkeze yaklaşmış durumda. Harris’in pek çok parti bağışçısı, kongre üyesi ve aktivisti ile sağlam ilişkileri olduğu ifade ediliyor.

Demokrat Parti’nin sol kanadı, ön seçimlerde New York City, St. Louis ve Chicago’da elde ettiği zaferlerin ardından Biden’ı Stacey Avrams, Karen Bass ya da Elisabeth Warren gibi daha solcu bir aday seçmeye zorlamayı ümit etse de, Biden’ın Obama’yı iktidara taşıyan beyaz olmayanlar, gençler ve ‘‘ilericiler’’ arasındaki ittifakı sürdürmek amacıyla merkeze daha yakın bir ismi tercih ettiği görülüyor.

Trump vakit kaybetmedi

Harris’in başkan yardımcılığına aday gösterilmesinin ardından, Trump da Demokrat Partili rakiplerini hedef almakta gecikmedi. Reuters/Ipsos’un anketlerine göre Biden kadın seçmenler arasında yüzde 10, banliyölerde yaşayanlar arasında yüzde 6 ve ülke genelinde yüzde 11’lik bir farkla yarışı önde götürüyor. Harris’in Cumhuriyetçi seçmen üzerindeki etkisinin Biden’a göre daha yüksek olduğu belirtiliyor. 10-11 Ağustos tarihlerinde yapılan bir Reuters/Ipsos anketine göre Biden’a olumlu bakan Cumhuriyetçilerin oranı yüzde 13’ken, bu oran Harris için yüzde 21. 

Trump aslında merkeze yakın olan Harris’i kampanya sürecinde Demokrat Parti’nin sol kanadının temel politikalarına olumlu yaklaşması nedeniyle radikal solcu olarak yaftalamış durumda. Trump’ın Twitter hesabından paylaşılan bir propaganda videosunda, Kamala Harris’in radikal sola doğru meylettiği, Bernie Sanders’ın sağlık planını benimsediği, trilyonlarca yeni vergi konulmasını savunduğu, Joe Biden’ı ırkçılıkla suçladığı iddia ediliyor.

Seçmenlerin akıllıca davranarak Harris’in bir şarlatan olduğunu anladıkları, ama Joe Biden’ın o kadar akıllı olmadığı, dizginleri bir ‘‘geçiş adayı’’ olarak tarif ettiği Kamala’nın ellerine teslim ettiği ve birlikte radikal sola kucak açtıkları ileri sürülen videoda, ‘‘Yavaş Joe ve şarlatan Kamala. Birlikte mükemmeller. Amerika için yanlışlar’’ ifadesine yer veriliyor.