'İşyeri hekimleri pandemi yükü altında tükeniyor'

İzmir Tabip Odası'nın pandemi sürecinde işyeri hekimlerinin sorunlarıyla ilgili hazırladığı raporda, 'İşyerlerinin negatif test sonucu istemesi, kaosa neden olmuştur' denildi.

Haber Merkezi

Pandemi sürecinde işyeri hekimlerinin yaşadığı sorunlarla ilgili bir rapor hazırlayan İzmir Tabip Odası, işyükündeki artışa dikkat çekti. Oda açıklamasında ayrıca kronik hastalığı olan kamu çalışanlarıyla ilgili düzenlemelerin bulunmasına rağmen işçilerin bu konuda yok sayıldığı belirtildi.

Gerekli yasal düzenlemelerin yapılması gerektiği vurgulanan odanın açıklaması şöyle:

"Aralıksız çalışmaya devam eden sektörlerde çalışanların sağlığını korumak ve salgının yayılmasını engellemek işyeri hekimlerine kalmıştır. Halihazırda özlük hakları, çalışma koşulları ve çalışma süreleri (işçi başına ayrılması öngörülen süre) kendilerinden beklenen görev ve sorumluluklar karşısında yetersiz olan işyeri hekimleri pandemi yükü altında tükenmektedirler. 

Pandemi sürecinde işyeri hekimliği uygulamasında yaşanan sıkıntılar şu şekilde özetlenebilir:

1. Sağlık Bakanlığının rehberinde işyerlerinde COVID-19 salgınının nasıl yönetileceği ile ilgili mevcut yönergeler işyeri hekimleri için yeterli olmamıştır.

2. Sağlık Bakanlığı’nın temaslı/yakın temaslı tanımlamaları karışıklığa neden olmuştur. Kimlerin karantinaya alınacağı kararında zorla­nılmıştır.

3. Tedavi sonrası işe dönen hastaların tamamen iyileşip iyileşmediği Sağlık Bakanlığı Rehberi tarafından semptom takibine dayandırılmıştır. İşyerlerinin negatif test sonucu istemesi, kaosa neden olmuştur.

4. İşyeri hekimlerinin 2 günden fazla rapor verememesi takipte zorluğa neden olmuş, çalışanların raporları için zaten işyükü fazla olan sağlık kurumlarının iş yükünü artırmıştır.

5. Filyasyon çalışması kapsamında yakın temaslı olduğu düşünülen aile bireyleri HSYS sistemine işlenmektedir. Fakat çalışanın yakın temaslı iş arkadaşlarının bildiriminde sorun yaşanmaktadır. İlçe Sağlık Müdürlükleri işyerlerinin de temas merkezleri olduğunu dikkate almamakta, işyerine filyasyon ekibi göndermemektedir. Bu görevi kurum hekimliği üstlenmiştir.

6. İşyeri hekiminin HSYS sistemini görememesi nedeniyle çalışanın beyanı esas alınmış, daha sonra da hasta/temaslıdan yapılan tetkikler istenmiştir. Tetkik sonuçları geç çıktığında çalışılmayan günlerin nasıl adlandırılacağı sorun olmuştur.

7. COVİD (+) olan ve tedaviye alınan çalışanların iş kazası kaydı olarak bildirilip bildirilmeyeceği netlik kazanmamış, daha çok yöneticilerin tercihine bırakılmıştır. SGK genelgesi salgında hastalığa yakalanan çalışanların iş kazası geçirmiş olmayacağını karara bağlamıştır.

8. Kronik hastalığı olan kamu çalışanları ile ilgili bir düzenleme bulunmasına rağmen çalışma hayatının içinde olan işçiler ile ilgili bir düzenleme bulunmamaktadır.

9. Pandeminin yakıcılığı işyeri hekimlerinin tüm zamanını almış, mesleki ve hukuksal olarak yapmakla yükümlü oldukları rutin işler ve periyodik bakımların aksamasına neden olmuştur.

'Gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı, ekipman gereksinimi düzenli karşılanmalıdır'

İzmir Tabip Odası olarak önerilerimiz şunlardır:

  • Pandemi sürecinin işyerlerindeki yönetimi konusundaki belirsizlikler ortadan kaldırılmalı, işyeri hekimlerinin görev, yetki ve sorumlulukları konusunda yaşanan sorunlara çözüm getirilmelidir.
  • Çalışanlardan ve işyeri sahiplerinden kaynaklanabilecek bu aksaklıkların düzeltilmesine yönelik uygun koşullar sağlanmalı gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
  • İşyerlerinde salgının yayılmasını önleyecek şekilde, hasta ve temaslı işçilerin evde kalmasını desteklenmeli, işyerinde gerekli önlemlerin hızla alınması sağlanmalı, çalışanların birarada bulunmak zorunda olduğu mekanların bilimsel kılavuzlara uygun şekilde düzenlenmesi ile ilgili kararlar alınmalı ve tüm uygulamaları denetleyecek kamu iradesi niteliğinde mekanizmalar oluşturulmalıdır
  • İşyeri hekimlerinin HSYS sistemini görmemesi, veri ekleyememesi büyük bir eksikliktir. İşyeri hekimlerinin salgın kontrolündeki rolü göz önünde bulundurularak bu konuda işyeri hekimlerinin ilçe sağlık müdürlükleri ile işbirliğini artıracak düzenlemeler hayata geçirilmelidir.
  • İşyeri hekimlerinin artan iş yükü gözetilerek özlük hakları ve çalışma ortamının, çalışma koşullarının düzenlenmesi ve denetlenmesi ile ilgili olarak kamu iradesi sağlanmalıdır.
  • Yeterli ve nitelikli kişisel koruyucu ekipman gereksinimi düzenli ve kesintisiz karşılanmalıdır.
  • Periyodik muayeneler dahil rutin işlerini, yapamayan işyeri hekimlerinin bu konudaki sıkıntılarını ortadan kaldıracak önlemler alınmalıdır.
  • İşyeri hekimliğinin uygulamasında birikimi olan başta TTB olmak üzere ilgili yapılarla tüm bu sorunların çözümünde işbirliği yapılması, önemli bir adım olacaktır.