İnfaz yasası tahliyeleri: Kadınlar hayatlarından endişe ediyor

İnfaz yasasının ardından cezaevinden tahliyeler sürerken, özellikle şiddet mağduru kadınlar için hayat giderek zorlaşıyor. Şiddete maruz kaldıkları kişilerin tahliyelerine ilişkin kendilerine bilgi verilmediğini söyleyen kadınlar, hayatlarından endişe ediyor. Avukat Özge Demir, devletin derhal tüm mağdur kadınlara konuyla ilgili bilgi vermesi ve önlem alması gerektiğini söylüyor.

Aslı İnanmışık

İnfaz yasası olarak bilinen "Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın onayının ardından 15 Nisan'da Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Konuyla ilgili soL'a bilgi veren Eski Cumhuriyet Başsavcısı olan CHP Parti Meclisi Üyesi İlhan Cihaner, "Tutuklu olanların tamamının da gazeteci oluyor olması nedeniyle düzenlemenin bir kinle, tabiri caizse 'düşman infaz hukuku' bakış açısıyla hayata geçirildiğini gösteriyor" diye konuşmuştu. 

Binlerce kişi tahliye edilmeye başlanırken, ilk dışarı salıverilen kişi Alaattin Çakıcı olmuştu. Kanundan tahmini 90 bin kişinin yararlanacağını öngören Adalet Bakanlığı henüz düzenlemeden tam olarak kaç kişinin yararlandığına, kaç kişinin tahliyesinin gerçekleştiğine ilişkin bir açıklama yapmamışken, tahliyelerle birlikte şiddet haberleri gelmeye başladı.

Tahliyeler ve açık cezaevine nakiller özellikle şiddete uğrayan kadınları tedirgin ediyor. Kendilerine haber verilmediğini söyleyen kadınlar, şiddetine maruz kaldıkları kişilerin durumunu ancak kendi çabalarıyla ve hayatlarını belki de tehlikeye atabilecek bir sürede öğrenebiliyor.

'Derhal bilgi verilmeli ve önlem alınmalı'

Görüşlerine başvurduğumuz avukat Özge Demir, kadınların başvurusuna gerek olmaksızın devletin derhal tüm mağdur kadınlara konuyla ilgili bilgi vermesi ve korumaya yönelik önlemler alması gerektiğini söyledi:

"Özellikle korona günlerinde evde kalan kadınların çok daha fazla şiddete uğradığını biliyoruz. İstatistikler de bize bunu söylüyor. Örneğin Süleyman Soylu geçtiğimiz yılın Mart ayına göre kadına yönelik şiddet vakalarının yüzde 38 arttığını söyledi. Bunlar sadece resmi istatistikler. Ancak kadına yönelik şiddetle ilgili platformların elindeki rakamlar daha yüksek. Üstelik Mart ve Nisan aylarında kadın cinayetlerinin çok fazla arttığını biliyoruz. 

Bu infaz yasasıyla birlikte kadına yönelik şiddet failleri, sanıkları; örneğin kasten yaralamadan girenlerin, kadınları tehdit edenlerin bir kısmı serbest bırakıldı, bir kısmı da açık cezaevine geçti. Bu şu demek, kadına yönelik şiddet uygulayanların dışarıda ve kadınları her an yeniden şiddete maruz bırakma potansyelleri var. Nitekim her ne kadar iktidar tarafından 'dışarı çıkanlara güveniyoruz' denilse de, yasa geçip tahliyeler başladıktan hemen sonra kadınlara ve çocuklara şiddet haberleri gelmeye başladı. 

Bu durumda kadınlar tabi ki korkuyor, endişe içindeler. Kadınlara onlara şiddet uygulayan onlara şiddet uygulayan, hakaret ve tehdit eden faillerin açık cezaevine geçip geçmediği, izinli olarak ayrılıp ayrılmadıkları ve devamında bu kişilerin tahliye edilip edilmediği konusunda bilgi verilmesi gerekir ki, bu kadınlar da önlem alsın, kendilerini hukuki yollardan korusun. Aynı zamanda da kendilerince bazı tedbirler alabilsinler. 

'Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi'ne başvurulabilir'

Tüm bu nedenlerle, önlem alınabilmesi için devletin mağdurlara, kadına yönelik şiddete maruz kalanlara dönüp haber vermesini bekliyoruz. Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi'ne başvuran mağdur kadınlara onlara şiddet uygulayanların çıkıp çıkmadığı konusunda bilgi verildiğini görmüş olduk. Kadınlar buraya başvurabilir ve kendilerine şiddet uygulayanların durumları hakkında soru sorabilir. Ancak bunlara gerek olmaksızın devletin derhal tüm mağdur kadınlara bu konuda bilgi vermesi ve korumaya yönelik önlemler alması gerekmektedir."

İlgili Haber
Neval Oğan Balkız