Grip aşısı bu yıl önemli

Bireysel olarak grip aşısının koruyuculuğu konusundaki beklentilerimiz bir yana, genel salgın yönetiminin ihtiyaçları düşünüldüğünde Influenza aşılarının yaygın olarak yaptırılması, bu yıl Covid-19 salgınıyla başa çıkmamız açısından da önem taşıyor.

Haber Merkezi

Normalleşme, aşı çalışmaları, alınan ve alınmayan önlemler, açıklanan ve açıklanmayan sayılar arasında sıklıkla konuşulan bir de ikinci dalga konusu var.

Ülkemizde bir ikinci dalganın yaşanmayacağı, zira zaten birinci dalgadan hiç çıkmayacağımız şakayla karışık söyleniyor. Gerçekten de ikinci dalga beklentisi, alınan önlemler ve sıcak mevsimin sağladığı uygunluk eşliğinde gerileyen salgının, biraz mevsim koşullarının değişmesi ve daha çok da gerilemeye yanıt olarak verilen gevşemenin sonucu olarak ortaya çıkıyor. Türkiye'de gevşeme sadece toplumsal değil, siyasal bir gerçek olduğu için belki biz Sonbahar'da bir ikinci dalgadan çok birinci dalganın yeni bir yükselişini yaşayacağız.

İkinci dalga konusunu bir kenara bırakarak Covid-19 salgınının sonbahardaki seyriyle ilgili beklentilere baktığımızda havaların soğuması (ve aslında daha çok güneş ışınlarının açısındaki değişikliğin sonucu olarak ultraviyole ışınlarının ve virüs üzerindeki etkilerinin azalması ve giderek daha çok kapalı mekanlarda yaşanması) ile birlikte salgının yükselişinde yeni bir evreye girileceği beklentisi var.

Mevsim değişikliği Covid-19 dışında başka hastalıklar için de koşulları değiştirdiğinden risk büyüyor.

Grip ve Covid-19 birlikte yayılırsa...

Burada ilk akla gelen grip oluyor.

Ülkemizde Influenza virüsünün neden olduğu grip Kasım ayından itibaren kendini gösteriyor, Aralık ayında asıl etkinlik ortaya çıkarken, Mart sonu, Nisan ortasına kadar devam ediyor.

Yani sonbaharın sonlarına doğru yeniden yükselişe geçmiş bir Covid-19 tablosuyla Influenza salgınlarını bir arada yaşama ihtimalimiz yüksek.

Konuyla ilgili görüştüğümüz Türk Toraks Derneği Etik Kurul ve Genel Merkez Danışma Komitesi üyesi, Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu Yürütme Kurulu üyesi Profesör Doktor Abdullah Sayıner, bu durumun sağlık sistemi üzerinde oluşturacağı toplam yük kadar önemli bir başka noktaya işaret etti.

Sayıner, Influenza ve SARS-CoV-2’nin (Covid-19’a yol açan koronavirus) benzer klinik göstergelere sahip olduğunu, dolayısıyla Influenza ve SARS-CoV-2’nin aynı dönemde yayılmaları durumunda teşhis ve tedavi için zorluklar yaşayacaklarını söyledi. Sayıner'e göre tomografi bulgularında bazı küçük farklılıklar olduğunu ortaya koyan çalışmalar yapılmış durumda ama yine de ilk adımda benzer rahatsızlıklara sahip olan hastalarla karşılaşılacak.

Grip aşısı toplamda önemli bir koruma sağlayabilir

Sayıner, Influenza aşılarının yaygın olarak yapılmasının hekimlerce önerildiğini belirtiyor. Sayıner'in verdiği bilgiye göre esas olarak insanlarda enfeksiyona yol açan 3-4 Influenza türü var ve her yıl farklı alttürlerin aktif olması nedeniyle, aşıların etkinliği de her yıl değişiyor. Öte yandan Sayıner, dünyada en iyi yıllarda aşıların etkinliğinin yüzde 80'lere kadar ulaştığını, kötü sonuç alınan yıllarda yüzde 30'lara düşerken, dünya için ortalama etkinlik düzeyinin yüzde 55-60 aralığında olduğunu söylüyor. Yani Influenza aşısı (Covid-19'dan değil, Influenza-gripten) önemli sayılabilecek bir koruma sağlıyor.

Bireysel olarak grip aşısının koruyuculuğu konusundaki beklentilerimiz bir yana, genel salgın yönetiminin ihtiyaçları düşünüldüğünde Influenza (grip) aşılarının yaygın olarak yaptırılması, bu yıl Covid-19 salgınıyla başa çıkmaya çalışırken grip yükünü hafifletmek yararlığı olacağı için de önem taşıyor.