AKP ve MHP bir süredir Seçim ve Siyasi Partiler Yasası'nı değiştirmek üzere görüşmeler yaparken, bu görüşmelerin içeriğine dair zaman zaman sızıntılar oluyor.
Bunun son örneklerinden biri, partilerin seçime girmesini zorlaştıracak bir düzenleme hazırlığı iddiası oldu.
AKP'nin bir siyasi partinin seçimlere katılabilmesi için “illerin en az yarısında, oy verme gününden en az 6 ay önce teşkilat kurmuş olması ve büyük kongrelerini yapması” şartını değiştireceği, “kongrelerini gerçekleştiren partilerin de seçimlere katılmalarını zorlaştıracak bir hamle üzerinde çalışıldığı” iddia edildi.
Bu iddianın yanında dar bölge, daraltılmış bölge tartışmaları, ittifaklar barajı ve seçim barajının genel olarak masaya yatırılması gibi başlıklar da bulunuyor. Kısacası AKP olası bir seçim öncesinde seçim sistemini ve bunun yanında Siyasi Partiler Yasası'nı yeniden düzenleme hazırlığına girişirken, soL yazarı ve hukukçu Ali Rıza Aydın ile bu hazırlıkları ve atılacak olası adımların ne anlama geleceğini konuştuk. "Siyasi partiler için seçimlere girme koşullarının esnetilmesi veya katılaştırılması, diğer siyasi partileri iktidar ittifakı içine çekmenin ya da karşı ittifakı dağıtmanın yolu" diyen Aydın, yasa değişikliği taslağında bunun üzerinde çalışıldığına dikkat çekti.
'Tuzaklarla dolu hedef çok açık'
Söz konusu hazırlık iddialarına ilişkin soL'a değerlendirmede bulunan Hukukta Sol Tavır Derneği Genel Başkanı Ali Rıza Aydın, "Bir yandan siyasi iktidarın koltuğu bırakmama çabası, diğer yandan da düzen içi rakiplerini kendisine ortak yapma pazarlıkları yıllardır süren seçim hukukuyla oynama girişimini yine gündeme getirdi" değerlendirmesinde bulundu.
Tuzaklarla dolu hedefin çok açık olduğunu, sıkışılan, krize girilen her anda olduğu gibi seçimi her şeyin önüne oturtup, tabu haline getirip hem seçme hakkı olanları hem de siyasi faaliyeti seçime sıkıştırarak düzen istikrarını sürdürmek olduğunu vurgulayan Aydın, "Demokratik hukuk devletiyiz ve seçim de demokrasinin olmazsa olmazı ya, seçim deyince herkes bir umuda kapılıyor ama o umut heyecanı adaletsiziliği, geçmişteki adaletsiz seçim yasalarını ve bu yasaları dahi görmezden gelen seçim uygulamalarını unutturuveriyor" dedi.
'Mantar gibi çoğalan yeni siyasi partiler...'
Türkiye'de son dönemde çok fazla siyasi parti kurulduğuna işaret eden Aydın, "Mantar gibi parti çıkıyor ortaya. Bunların çoğu da mevcut siyasi partilerden kopmalarla oluşuyor. Deyim yerindeyse, tartışan, kafası karışan parti kuruyor. Birbirlerine rakip oluyorlar ama siyasetleri aynı: düzen siyaseti. O zaman formül de bulunuyor hemen. İttifaklar üzerine yüklenmek, pazarlıklara girişmek. Bu formül bu sefer yeni partileri körüklüyor. 'İttifak yasası geliyor, pozisyon alalım' diyorlar. 2020 böyle geçti" diye konuştu.
Söz konusu hazırlık ittifak kurma ve dağıtmanın yolu
Bu süreçte kozların AKP’nin elinde olduğunu, Mecliste parmak çoğunluğu da bulunduğunu belirten Aydın, değerlendirmesine şöyle devam etti:
"O zaman bu tabloyu en iyi şekilde okuyup yasaları kendi lehlerine değiştirmek, dağılmış gibi görülen siyasetlerini bu yolla toparlamak, küçük partileri yanlarına çekmek gerekiyor.
Kozların büyüğüyse, TBMM seçimiyle cumhurbaşkanı seçiminin birlikte yapılıyor olması. Cumhurbaşkanı seçimi seçimler ve iktidar için tutkal. Böylece muhalefet de kontrol altında tutulabilecek. Tabii, Meclis'teki dağılım da Anayasa değişikliği için önemli.
Siyasi partiler için seçimlere girme koşullarının esnetilmesi veya katılaştırılması, diğer siyasi partileri iktidar ittifakı içine çekmenin ya da karşı ittifakı dağıtmanın yolu. Yasa değişikliği taslağında bunun üzerinde çalışılıyor.
Anılarda duruyor, unutulmadı; aynı koşullar geçmişte katı yorumlanarak kimi siyasi partiler seçimlere sokulmamıştı. TKP de bunların arasına sokulmuştu.
Seçim barajıyla oynayıp büyük partinin daha çok milletvekili çıkaracağı bölge oyunları, seçimden sonra parti değiştirmeme yasağı da başka kozlar.
Ama seçim adaletsizlikleri ve onları yasalardan çıkarma üzerine konuşulmuyor. Meclis seçimleri ve siyasi partiler üzerinde yoğunlaşılarak da cumhurbaşkanı seçimi kurgulanıyor."