Görev muhtarlarda: 'Her gün kontrol ediyoruz'

Salgınla mücadelenin öngörülebilir sorunları var. Sistem bunlara acele çözümler bularak günü kurtarıyor. Nisan ayında gündeme getirilen 'filyasyon' için bugünlerde muhtarlara bağlı bir organizasyona gidiliyor. Kaymakamlıklara bağlı şekilde oluşturulan ve sorumluluğu muhtarlara verilen 'mahalle komisyonları' alelacele faaliyete geçiyor.

Haber Merkezi

Filyasyon çalışmaları sonucunda karantinaya alınan hasta ve yakın temaslıların takibi için sahada yapılanları incelerken, çok yakın zamanda uygulamaya geçilmesi kararlaştırılmış olan 'mahalle komisyonları'yla karşılaştık.

Sahadaki uygulamayı öğrenmek için ulaştığımız İzmir'in Çiğli ilçesinde bulunan İzkent Mahallesi muhtarı Hatice Karaağaçlıgil, filyasyonla tespit edilmiş temaslıları mahallede nasıl takip ettiklerini anlattı.

Karaağaçlıgil Çiğli Kaymakamlığı bünyesindeki "İlçe salgın denetim merkezi"ne bağlı çalıştıklarını, her mahallede buraya bağlı bir "mahalle komisyonu" olduğunu söyledi. Bu komisyonda okul müdür ve yardımcısı, komiser, bekçi, imam, muhtar ve azaları yer alıyor. 

Eylül başına kadar İlçe Salgın Denetim Merkezi (İSDEM) üzerinden her gün kendilerine karantinada kalması gereken "temaslılar" listesi geldiğini belirten muhtar Karaağaçlıgil komisyon üyelerinin bu listede yer alanların karantina kurallarına uyup uymadığını denetlediklerini belirtiyor.  

Şimdi kısa adı FİTAS olan "Filyasyon-İzolasyon Takip Sistemi" adında yeni bir sistem kullandıklarını belirten Karaağaçlıgil günlük rutinlerini şu şekilde anlatıyor:

"Bu sistemde mahallede yeni temaslı var mı bunun bilgisini görebiliyoruz. 

Mahallede karantina altında olması gereken temaslılara her gün uğruyoruz. İçinde okul müdür ve yardımcısı, komiser, bekçi, imam, muhtar ve azalarının yer aldığı ekibimizde o günkü iş yoğunluğumuza göre kontrol adreslerini paylaşıyor ve kontrolleri gerçekleştiriyoruz. Eğer karantina kurallarına uyuyorsa sisteme bunun bilgisini giriyoruz. Eğer uymuyorsa bunun zaten yaptırımları var. 

Bu işlemin her gün mesai saatleri içinde yapılması gerekiyor."

Filyasyon kelimesiyle 2 Nisan'da tanıştık ama çalışma yeni başlıyor

Konuyla ilgili görüşüne başvurduğumuz bir diğer isim İstanbul'un Kadıköy ilçesindeki Osmanağa Mahallesi'nin muhtarı Serap Tuncer oldu. Kaymakamlıkta yapılan toplantılarla yönlendirilen çalışmaya yeni başladıklarını belirten Tuncer, 30 Eylül günü kaymakamlıkta uygulamanın eğitiminin verildiğini belirtti.

Tuncer, kaymakamlık tarafından belirlenmiş ekibin organizasyonu görevinin muhtarlara verildiğini, buna göre aralarında polis, zabıta, okul müdürü, imam gibi devlet görevlilerinin olduğu ekibi çalıştırarak hasta ve temaslı kişilerin takibinin sağlanmasının kendilerinden beklendiğini belirti. Tuncer, "Bunun için kaymakamlık bir de whatsapp grubu oluşturmuş. Sorular, şikayetler, ortaya çıkan durumlarla ilgili talimatlar bu grup üzerinden ulaştırılıyor" dedi.

'Belediye'den araç isteyin'

Muhtarlara Covid-19'e bağlı olarak bu takip işlemleri sırasında yapmaları gerekenler ve almaları gereken önlemler hakkında bir eğitim verilip verilmediği yönündeki sorumuza Tuncer olumsuz yanıt verdi. Maske ya da siperlik gibi malzemelerin sağlanmasının da sözkonusu olmadığını belirten Tuncer, "bizim mahallemizde henüz sayı çok büyümüş değil ama örneğin daha büyük bir alana yayılmış olan mahalleler için bu çalışmanın araçsız yapılması mümkün değil. Bazı muhtarlar şahsi binek araçlarını kullanacaklar ama aracı ya da sürücü belgesi olmayan ne yapacak diye sorduğumuzda, kaymakamlıktaki toplantıda 'Belediye'den araç isteyin' yanıtını aldık." diye konuştu.

Tuncer'e bu organizasyon yapılırken, muhtarların sağlık durumuyla ilgili bir değerlendirme yapılıp yapılmadığını da sorduk.

Tuncer, kendisinin de kronik tansiyon rahatsızlığı yüzünden risk grubu içinde olduğunu söyledi ve  "bu durumda Covid-19 ile ilgili bu tür bir görevlendirme yapılırken bunların değerlendirilmediğini anlıyorum" diye konuştu.

On bine yakın yaşayanı olan Osmanağa Mahallesi'nin muhtarı Tuncer, bu çalışma için kendilerinden ayırmaları beklenen süre konusundaki sorumuza şöyle yanıt verdi:

"Muhtarlara bir ekip verilmiş durumda. Bu ekibi yöneteceksiniz, tam yetkilisiniz dediler. Her gün yapılacak kontrollerin gün içinde ve 8 saatte tamamlanacak şekilde gerçekleştirilmesi, tüm denetimlerde muhtarın bulunması ve yanında en az bir kişinin daha olması düşünülüyor. Bu aslında yoğunluğa bağlı olarak muhtara 'bütün işin bu' demek. Muhtarlığı kapatıp çıkabilirim yani denetim için. 'Asli işiniz bu' diyorlar."

Tuncer, kaymakamlıktan gelen mesajlarda "Ekiplerde görevli polis Memurlarının iş yoğunluklarını gerekçe gösterek denetime  çıkmadıkları" yolunda şikayetlerden söz edildiğini belirtti ve "muhtarlara 'böyle durumlarla karşılaştığınızda bildirin, memur hakkında soruşturma açalım' denildi ama burada sorunlar yaşanacağı çok belli" diye konuştu.

Vatandaş 'kontrol pencereden yapılıyor' diyor ama asıl tehlike kapıdan yapılması

Çalışmalarımız sırasında 'mahalle komisyonları'nın çalışmaya başladığı mahallelerde yaşayan yurttaşların da gözlem ve görüşlerine başvurduk. Görüştüğümüz yurttaşlar kontrollerin gidilen adreste bina önünden hastanın aranması ve evde olduğunu teyid etmek için pencereye çıkmasının istenmesi şeklinde yapıldığını anlattı. 

Öte yandan, daha "titiz" davranıp hastanın kapısını çalarak kendisiyle yüzyüze temas ederek "filyasyon" yapılması, belirlenen ekipteki kişilerin bu konuda özel bir eğitimden de geçirilmemiş olduğu düşünülürse çok daha büyük bir risk oluşturuyor.