Elektrifikasyon Planı'nın 100. yılı - 3

2020, Rusya’nın elektrifikasyonu için yapılan GOELRO Planı’nın 100. yılı. Geçtiğimiz haftalarda plana giden süreci, planın oluşmasını, Lenin’in plana katkılarını ve onaylanan planın detaylarını ele almıştık. Bu hafta GOELRO Planı’nın uygulanmasına mercek tutacağız.

BİLİM VE AYDINLANMA

GOELRO Planı 22-29 Aralık 1920 tarihlerinde Moskova’da Bolşoy Tiyatrosu’nda toplanan 8. Tüm Rusya Sovyetleri Kongresine sunuldu. Kongre planı kabul etti ve büyük bir ekonomik gelişimin ilk adımı olarak ilan etti. İlgili devlet organlarına planın tamamlanması ve uygulanması için yetki verdi. Böylelikle elektrifikasyon planı devlet politikası olarak resmileşti ve uzun bir yolculuğun ilk adımı atıldı.

1921 ilkbaharında sosyalist inşayı olanaklı kılmak için zorunlu bir geri çekilme olan Yeni Ekonomi Politikası (NEP) GOELRO planını da doğrudan etkiledi. 1921-22’deki ağır ekonomik zorluklar ve ayrılan kaynakların yetersizliği planın uygulanmasını engelliyordu. Ardından gelen NEP dönemi ile ayrılması planlanan pek çok kaynak elektrifikasyon için ayrılamadı.

Uygulamanın ilk adımları

1921 yılı başında bütüncül bir ekonomik plan oluşturmak üzere Halk Komiserleri Konseyi (Sovnarkom) kararı ile GOELRO komisyonunu da kapsayacak şekilde kurulan Devlet Planlama Komitesi’nin (GOSPLAN) başkanlığına GOELRO’nın başındaki Krjijanovski getirildi. Lenin bu kararnameyi savunurken GOELRO planının “tek ekonomik plan” sorunu üzerine en ciddi çalışma olduğunun altını çizmişti.

GOELRO planı ele alınırken sadece elektrik santralleri kurulması değil gerekli ekipman ve inşaat malzemesinin yerli kaynaklar ile ithal girdiye ihtiyaç duyulmadan sağlanması da hedeflenmişti. Diğer yandan yerli insan kaynağının geliştirilmesi için adımlar atılıyordu. Santrallerin inşası ve işletmesinde görev alacak teknik personelin yetiştirilmesi amacıyla 1921’de modern elektrik mühendisliği eğitiminin temelini oluşturacak olan elektrotenik enstitüsü ve termoteknik enstitüleri kuruldu.

1921 yazında inşası başlayan 27 bölgesel elektrik santralinin pek çoğunda ekipman, inşaat malzemesi ve bütçe sıkıntısı yaşanıyordu. Bu sebeple inşaatların çoğu yavaşladı hatta durma noktasına geldi. Sadece kısa zamanda devreye girecek düşük kapasiteli santraller hızlıca bitirilmeye çalışılıyordu.

1922 yılında daha sonradan inşaatında çalışan işçilerin “Kızıl Ekim” adını verdikleri Utkina Zavod santrali GOELRO planı kapsamında işletmeye alınan ilk santral oldu. Santralin inşasına 1914 yılında başlanmış ancak tamamlanamamıştı.

Kıtlığın sona ermesi, ayrılan bütçenin yükselmesi, ekipman, inşaat malzemesi ve yakıta erişimin sağlanması ile çalışmalar hız kazanmaya başladı. 1924 yılında ilk ısı borusu kuruldu ve santrallerden çıkan atık ısının evlerde kullanımına başlandı. Rehabilite edilen eski santrallerin yanı sıra, 1924 yılında üç yeni santralin devreye alınması ile kapasite artışı 19 MW, 1925’te 33MW, 1926’da ise 164 MW olmuştu. 1925 yılında ise Leningrad’da bulunan 1 Nolu Devlet Elektrik Santrali'nin rehabilitasyonu tamamlandı Leningrad’ın elektriğinin yarıdan fazlasını sağlayan santral yüksek kapasite ile hizmet vermeye başladı.

Volkhov Hidroelektrik Santrali

Volhkov nehrinin enerjisini kullanan Volkhov Hidroelektrik Santrali GOELRO planının kısa vadeli işleri içerisinden en önemlilerinden biriydi. Beyaz kömür olarak adlandırılan hidrolik kaynakların yüksek kapasitesi ve yakıt sorunu bulunmaması hızlıca devreye alınmasını gerekli kılıyordu. İngiliz kömürüne dayalı termik santrallerin kurulum maliyeti çok daha düşük olsa da siyasi olarak mümkün olmadığından görece kurulum maliyeti yüksek hidroelektrik santrallerin inşası için büyük kaynaklar ayırılıyordu.

Santralin tasarımını 1909-1911 yıllarında yapan H.O. Graftio, Lenin’in doğrudan talimatı ile projeyi daha güçlü türbinlerin kullanılabilmesi için revize etmiş ve santralin inşası başlamıştı.

Graftio anılarında şöyle diyordu:

“Yıllardır hayalim Petrograd’a hidrolik kaynaklar ile elektrik sağlamaktı. Bu fikir, tüm çabalarıma rağmen, Petrograd buhar santrallerine sahip olan yabancı sermayenin gücü yüzünden devrimden önce gerçekleştirilemedi. (…) Yabancı sermayeye göre hidrolik enerki tedariki kârlı değildi. (…) Ve sadece 1917'den sonra, hayalim prangalardan kurtuldu ve devrim fırtınasında doğan güzel bir gerçekliğe dönüştü”

Volkhov hidroelektrik santralinin inşaatı 1921’de başladı ve 1926 yılının sonunda tamamlandı. Santralin türbinleri Sovyet üretimiydi. İkinci dünya savaşındaki ağır kuşatma altında Volkhov Hidroelektrik Santrali Leningrad’ın elektriğini karşılayacaktı.

A Programı 1926’da tamamlandı, sıra B programında

Ülkenin tahrip edilen enerji altyapısının restorasyonu ve acilen yapılması gereken işleri kapsayan GOELRO planının A programı 1926'da tamamlanmış, program hedeflerine ulaşılmıştı. Uzun vadeli işleri kapsayan B programının ise tamamlanma hedefi 1930-35 yılları idi. Elektrifikasyon çalışmalarının temposu 1926 yılından sonra yeni sanayileşme hamleleri ve beş yıllık planlar sayesinde arttı. Moskova ve Leningrad dışında yeni sanayi merkezleri olan Urallar ve Ukrayna’da plan uyarınca bölgesel santraller kuruldu.

NEP’in  terk edilmesi, 1928-32 yılları arasını kapsayan birinci beş yıllık plan ve ardından gelen  hızlı sanayileşme hamleleri sayesinde 1931 yılına gelindiğinde GOELRO planı neredeyse tüm hedefleri aşılmıştı. 1932 yılı için GOELRO Planı ile hedeflenen elektrik üretimi 1913 yılının 4,5 katıydı, 1932’ye gelindiğinde ise 1913 yılına göre üretim 7 kat artmıştı.

GOELRO Planından on beş yıl sonra 1935'te kadar, Sovyetler Birliği enerji alanında dünya standartları seviyesine ulaşmış ve dünyada ABD ve Almanya'dan sonra üçüncü sıraya yükselmişti. Yine 1935’te ulaşıldığında elektrik santralleri için ihtiyaç duyulan tüm ekipman Sovyetler Birliğinde üretilebiliyor ve ithal ekipmana gerek duyulmuyordu.

Elektrifikasyon erken dönem Sovyet sanayileşmesinin kalbiydi. Çarlık Rusyası’ndan farklı olarak Bolşevikler elektrifikasyonu sadece sıradan bir teknik mesele olarak değil toplumu sosyal, siyasal ve ekonomik olarak dönüştürmenin bir aracı olarak kabul etmişti.

Turgut Yıldız

Kaynakça