Salgın günlerinde işçileri yetersiz önlemlerle çalıştıran, işçilerin salgına yakalanmasına neden olan Merinos adlı fabrika, bir de salgına yakalanan işçileri suçlayarak “virüs tespit edilen işçiye ceza verileceğini” duyurdu.

Gaziantep’te yaşanan olayı duyuran DİSK Tekstil Gaziantep Bölge Temsilcisi Mehmet Türkmen, konuya ilişkin soL’a açıklamalarda bulundu.

'Sokağa çıkma yasağı sırasında özel izinle halı ürettiler'

Merinos’ta yaşananların sadece bir fabrikaya özgü olmadığını, Antep’te birçok fabrikada büyük hak gaspları yaşandığını belirten Türkmen, salgının başlangıcından bu yana Antep’te üretimin devam ettiği, sokağa çıkma yasağı olan günlerde dahi fabrikaların özel izinle çalıştırıldığını, buna Merinos’un da dahil olduğunu söyledi.

Halkın sağlığı için alındığı belirtilen kararların işçiler için uygulanmadığını, işçilerin “biz insan değil miyiz” diye tepki gösterdiğini vurgulayan Türkmen, salgın günlerinde halı fabrikasının, çikolata fabrikasının, branda fabrikasının çalıştırılmasının tek nedeninin patronlar için çalışan hükümetin verdiği izin belgeleri olduğunu ifade etti.

'Patronlar istedi diye karantina kararını kaldırdılar'

Antep’te organize sanayi bölgesinin yakınındaki işçi mahallesi Sam Köy’de alınan karantina kararının patronlar istediği için kaldırıldığını da dile getiren Türkmen, patronun kârının işçilerin sağlığına tercih edildiğini söyledi.

'Merinos işçilerin ikramiyesini de vermedi'

Merinos’ta pozitif vakalar yaşandığını kendilerinin duyurduğunu, fabrikanın bu nedenle kapatılacağını belirten Türkmen, “İşçilerin salgına yakalanmasına neden olan Merinos bir de virüs bulaşırsa size ceza vereceğiz diyecek kadar pervasız. Bu cesareti iktidardan alıyorlar. Merinos geçtiğimiz yıllarda bayramlarda işçilere ikramiye ve erzak yardımı yapıyordu, bu yıl bunu da yapmayacak” dedi.

'İstanbul ve Trakya'da taahhütname imzalatıyorlar'

Sendikanın Merter Şube Başkanı Asalettin Arslanoğlu, uygulamanın sadece Gaziantep’le sınırlı olmadığını, İstanbul’da ve Trakya’daki tekstil fabrikalarının birçoğunda benzer adımlar atıldığını aktardı.

İşçilere peşinen taahhütname imzalatıldığını, salgına yakalanmaları durumunda sorumluluğunun kendilerinde olduğunu söylemelerinin istendiğini aktaran Arslanoğlu, bu durumun kapitalizmin vahşiliğini gözler önüne serdiğini dile getirdi.

‘İşçiler geceleri uyuyamaz hale getirildi’

İşçilerin salgın günlerinde burun buruna çalıştırıldıklarını, alınan önlemlerin son derece yetersiz olduğunu vurgulayan Arslanoğlu, söz konusu taahhütnamelerin bir geçerliliği olmadığını ancak söz konusu “belgeyi” imzalayan işçilerin geceleri uyuyamaz hale geldiğini ifade etti.

İşçilerin salgın koşullarında, oldukça yetersiz önlemler altında çalışmayı istemediklerini, buna patronlar tarafından mecbur bırakıldığını aktaran Arslanoğlu, buna karşı mücadelenin büyütülmesi gerektiğini söyledi.

'İşten atmakla tehdit ediyorlar'

Salgın günlerinde imzatılan bu taahhütnamelerin kapitalizmin vahşi yüzünün örneği olduğunu dile getiren Arslanoğlu, söz konusu taahhütnamelerin işçilere zorla imzalatılmak istendiğini, işten atma tehdidinde bulunulduğunu aktardı.