'Din görevlisiyle görüşmedi, 57 kitap okudu; tutukluluğa devam...'

Şartlı tahliyede yapılan yasa değişikliği sonrası 'siyasi suçtan' hüküm giyen üniversiteli kadın öğrencilerin tahliyesi engellendi. Üretilen gerekçeler tepki çekti.

Haber Merkezi

Isparta’da üniversite öğrencisiyken katıldıkları basın açıklamaları gibi gerekçelerle “örgüt üyeliğinden” cezalandırılan Didar Boza, Mervenur İşleyici ve Ceylan Bozkurt, 4 yıl 8 ay hapiste kaldı. Şartlı tahliye yasasına göre 9 Ocak’ta tahliye edileceklerdi.

Bianet'ten Ayça Söylemez'in haberine göre, aileleri hazırlandı, sokağa çıkma kısıtlamasına takılmamak için yasal izinlerini aldılar, kızlarını karşılamaya gideceklerdi. Ancak üç öğrenci de tahliye edilmeleri gereken tarihe bir gün kala, en az 6 ay daha hapiste kalacaklarını öğrendiler.

'İyi hal değerlendirmesi olmazsa şartlı tahliye 6 ay uzatılıyor'

Avukat İmdat Ataş, şartlı tahliyelere ilişkin yeni düzenlemenin, siyasi hükümlülerin aleyhine olduğunu, infaz sürelerini uzatacağını belirtti:

“Şartlı tahliye tarihi yakınlaşanlar için savcı başkanlığında kurul oluşturuluyor. Kurulda hapishanenin teknik işleriyle uğraşanlar bile var ancak baro temsilcisi veya avukat yok. Kurul kararına itiraz hakkı var ama bu itirazlar çoğunlukla retle sonuçlanıyor. Hükümlünün ‘iyi hali olduğu’ değerlendirilmezse şartlı tahliye 6 ay ileri atılıyor.

“Kurulda bulunan psikolog Didar'a pişmanlık gösterip göstermediğini sordu ve buna dayanarak öznel ve tahliyeyi engelleyici bir değerlendirme yazdı. Ağustos ayına kadar tahliye edilmeyecek, o dönemde yeniden kurul toplanacak. Tahliyesi toplam 1 yıl geciktirilebilir.”

'Eylemin suç teşkil etmediğini düşünüyor'

Öğrencilerden Didar Boza’ya tebliğ edilen İzmir Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığı’nın 7 Ocak 2021 tarihli kararında, tahliyelerinin “uygun görülmediği” ifade edildi.

Kurulda bulunan psiko-sosyal yardım servisi raporunda, Didar Boza’nın “suçunu kabul etmediği, yaptığı eylemin suç teşkil ettiğini düşünmediği, pişmanlık yaşamadığını ifade ettiği” belirtildi.

Raporda, bu sebeplerle “aynı suçu tekrar işleme riskinin olduğu düşünülmektedir” sonucuna varıldı. Öğrencilere, katıldıkları basın açıklamaları veya HDP Kadın sosyal medya grubundaki yazışmaları gerekçe gösterilerek ceza verilmişti.  

Din görevlisiyle görüşmedi, kitap okudu notu...

Eğitim ve Öğretim Servisi raporunda da Didar’ın “manevi rehberle” görüşmediğinin altı çizildi:

“Kurum kütüphanelerinden veya ailesiyle ziyaretçileri tarafından gönderilen toplam 57 kitap okuduğu, kurs veya manevi rehberlik faaliyetlerine yönelik bir talebi bulunmadığı saptaması yapılmıştır.”

“Manevi rehberlik” görevi, Adalet Bakanlığı’nın Diyanet İşleri Başkanlığıyla protokolü kapsamında vaizler veya din görevlilerince yerine getiriliyor.

Güvenlik ve Gözetim Servisi Raporu’nda da Boza’nın kurum çalışanlarına [gardiyanlara] “serzenişleri olduğu” belirtildi:

“İnfaz süresi içinde tutum ve davranışlarında herhangi bir değişim olmadığı gibi, pişmanlık ve itiraf vb. davranış ve eylemi görülmemiştir.”

Ayrıca Boza’nın Fransa Büyükelçiliğine göndermek istediği mektubunda, “Türkiye Cumhuriyeti hakkında yalan yanlış bilgilerin yer aldığı, kişi ve kurumları karalayıcı ifadelerin bulunduğu” belirtildi.

'Büyük şok yaşadık'

Çocuklarının tahliye edilip evine dönmesini bekleyen, hazırlık yapan aileler de tahliyeye bir gün kala aldıkları haberle büyük üzüntü yaşadı.

Hapsedildiğinde Felsefe Bölümü 4. Sınıf öğrencisi olan Mervenur’un annesi Nesrin İşleyici, kızlarının 4 yıl 8 aydır cezaevinde olduğunu, Ocak ayında eve döneceğini beklediklerini söyledi: “Tahliyesini bekledik, hazırlandık. Olmayacağını duyunca büyük bir şok yaşadık, hala kendime gelemedim. Kızım ve arkadaşları 6 yıl 3 ay ceza almıştı, 4 yıl 8 ayı yattılar ve şartlı tahliye edileceklerdi, olmadı. Herhalde amaçları aldıkları cezanın hepsini yatırmak.”

Antalya’da yaşayan Nesrin İşleyici, Şakran’daki İzmir F Tipi Cezaevinde bulunan kızına aya bir gün gidebildiğini, pandemi nedeniyle son bir yılda sadece bir kez gidebildiğini, ancak telefonla görüşebildiklerini belirtti ve “Okullarını bitirmelerine bir dönem kalmıştı” diye ekledi.