Bir efsanenin ardından: Metin Oktay...

'Türk futbol tarihinde, taraflı tarafsız tüm sporseverler için Metin Ağabey efsane bir isimdir… Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan’ın idamına karşı yürütülen imza kampanyasına katılarak onların verdiği mücadeleye karşı ne kadar duyarlı olduğunu göstermişti. Onun bu yanını insanlarımızın çok azı bilir.'

Haber Merkezi

Türkiye İşçi Partisi'ne oy verdiğini açıklayan, Denizlerin idam kararına karşı imza atan ve toplayan bir futbolcu düşünün, üstelik bunları yaptığı sırada ülkenin o dönemdeki en büyük futbol yıldızıydı. O şimdikiler gibi siyasetçiler karşısında önünü ilikleyip, maçlardan sonra cumhurbaşkanını arayanlara benzemiyordu. Metin Oktay işte bu yüzden “Taçsız Kral” oldu…

Nasıl bir futbolcuydu?

Ülke futbol tarihinin gördüğü en büyük futbolculardan biri Metin Oktay. Futbol hayatı boyunca tam 6 kez gol kralı oldu, lig tarihinde tam 217 gol kaydetti. Milli Takım formasıyla 19 kez fileleri havalandırdı.

1962-63 sezonunda 26 maçta attığı 38 golle bir sezonda en fazla gol rekorunu kırdı. 26 maçta attığı 38 golle, maç başına 1.4 gol ortalaması yakalayan Metin Oktay’ın bu rekoru günümüzde henüz kırılamadı.

Kısacası yukarıdaki soruya dönersek Metin Oktay çok önemli bir futbolcuydu. Bunun yanında Oktay, hiçbir zaman günümüz futbolunda sıkça rastlanan karakterlerdeki gibi kötünün ve çirkinin yanında olmadı. Ne rekabet için düşmanlık üretti, ne sahada çirkefleşti. Metin Oktay, maç sonunda “başbakanım, sayın cumhurbaşkanım” güzellemeleri de yapmadı. O şimdinin “yıldızları” gibi “rabia” işaretiyle selam gönderenlerden değildi.

Onu “Taçsız Kral” yapan şeylerden birisi kuşkusuz onun bu yönü oldu.

mo1.jpg

Düzen partilerinden vekillik teklifi gelirse

CHP ve Adalet Partili vekiller tarafından futbolculuğu sonrası iyi bir oy deposu olarak görülen Metin’e “bizden milletvekili ol” baskısı yapılır. Baskı öyle boyutlara ulaşır ki Metin sohbet dışı kalarak iki vekil birbirine laf yetiştirmeye başlar. Son söz ise Metin’e kalır:

“İkinizin teklifine de hayır diyorum beyler. Benim sahada yaptığım ayak oyunlarının ne değeri olur, ne sözü olur, mecliste sizlerin arasında?”

Metin Kurt, Metin Oktay'ı anlatıyor

Futbolumuzun bir diğer büyük efsanesi, komünist futbolcu Metin Kurt, Metin Oktay’ı şu sözlerle anlatıyor:

Türk futbol tarihinde, taraflı tarafsız tüm sporseverler için Metin Ağabey efsane bir isimdir… Özel yaşamında tüm insanlara karşı derin bir sevgi beslemiş, her zaman dara düşen sporcuların ve dostlarının Hızır gibi imdadına –maddi veya manevi- yetişmiştir. Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan’ın idamına karşı yürütülen imza kampanyasına katılarak onların verdiği mücadeleye karşı ne kadar duyarlı olduğunu göstermişti. Onun bu yanını insanlarımızın çok azı bilir.

Metin Kurt, "Çizgideki Gladyötör" kitabında Metin Oktay'a ilişkin ilginç bir anısını anlatıyor. Futbolu bıraktıktan sonra Metin Kurt'un maddi anlamda sıkıntı yaşadığını bilen Metin Oktay, Kurt'a kendisini görmesi için haber gönderiyor. Metin Kurt ise, kendisine jübile teklif edileceğini bildiği için bu ziyareti sürekli erteliyor. Jübileyi "modern dilencilik" olarak tanımladığı için böyle bir teklifi kabul etmek istemeyen ama bir yandan da Metin Oktay'ı kıramayacağını bilen Kurt'u sonunda Metin Oktay arayıp buluyor.

Metin Kurt, Oktay'ın kendisine söylediklerini şöyle anlatıyor:

"Ben senin ağabeyin değil miyim? Tek solcu sporcu sen misin? Sana kaç kez haber gönderdiğim halde niçin gelmedin?..."

Hem örnek bir sporcu hem de dayanışma yönü oldukça güçlü bir isimdi Metin Oktay.

Arkasında "Taçsız Kral" sıfatını ve örnek sporcu kimliğini bırakarak ayrıldı aramızdan.

Ölümünün yıldönümünde bu nedenle hep saygıyla ve örnek gösterilerek anılmaya devam ediyor...