Geçtiğimiz yıl salgın nedeniyle geçilen uzaktan eğitime tam 4 milyon öğrenci erişememişti. Bu durum milyarlarca lira harcanan ve sonrasında çöpe atılan ‘Fatih Projesi’ni akıbetini bir kez daha gündeme getirdi. Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, hem Fatih Projesi’ni hem de öğrencilerin eğitime erişmekte yaşadığı zorlukları soL’a anlattı.
‘Milyarlarca lira çöpe atıldı’
“Fatih Projesi’nin okullardaki teknolojik altyapıyı eşit hale getirmek bilgisayar, internet donatımını tesis etmek gibi amaçları olduğu açıklanmıştı. Öğrencilerin uzaktan bilgilere erişimi, proje yapma, ödev takibi, öğretmenle iletişimi, tatiller sırasında etkileşimini sağlamak gibi amaçlar sıralanmıştı” hatırlatmasında bulunan Yıldırım, milyarlarca lira harcanmasına, çok yüksek bedeller ödenmesine rağmen bu planlamanın hayata geçirilemediğini vurguladı.
Adeta çöpe atılan milyarlarca liranın doğru ve verimli kullanılması durumunda içinde bulunulan dönemde büyük bir imkan yakalanacağını belirten Yıldırım, “Ancak gelinen durum ortada, bu proje, bu proje kapsamında öğrencilere dağıtılan tabletler çöp olmuş durumda. Bu konuda ne bir denetim yapıldı ne de bu süreç doğru ve verimli bir şekilde yürütüldü” dedi.
‘En az 4 milyon öğrenci eğitime erişemeyecek’
Tam da böyle bir teknolojinin tüm öğrenciler tarafından kullanımının zorunlu olduğu bir dönemde, milyonlarca öğrencinin fırsat eşitliğinden uzak kaldığını vurgulayan Yıldırım, “Uzaktan eğitimde bakanlığın açıkladığı rakama göre, toplam öğrencilerin yüzde 20’si internet erişimine sahip değil. Bu da 4 milyon ediyor. 4 milyon öğrenci, bu yıl buda eğitime erişemeyecek. Bizim için en büyük endişe kaynağı bu. Bu 4 milyon öğrenci ne olacak? Bu sorunun cevabı bakanlıkta yok. Halbuki bu konuda adım atılabilirdi, ek bütçe talep edilebilirdi. Tableti ya da bilgisayarı olmayan milyonlarca öğrenci var, bu öğrencilerin eğitim öğretim sürecine erişimi bu süreçte sağlanabilirdi” diye konuştu.
'Tüm çocuklara eşit yaklaşılmalı'
“Biz bakanlığın ülkemizin yoksul kesime yeterince ilgi göstermediğini, özel okullardaki çocuklar kadar devlet okullarındaki çocukları düşünmediğini görüyoruz” diyen Yıldırım, Bakanlığın tüm çocuklara eşit yaklaşması gerektiğini, bunun aksinin anayasal bir suç olduğunu dile getirdi.
İnternete ve teknolojik araçlara ulaşamayan öğrencinin sayısının bu kriz sürecinde 4 milyonu da aşmış olabileceğini söyleyen Yıldırım, “Salgın döneminde işsiz kalan yurttaşların önce vazgeçtiği ‘lüks’ler internet erişimi gibi başlıklar, bu nedenle bu sayının da artmış olmasından endişe ediyoruz” dedi.