'Aşıda patente hayır' çağrısına katılan imzacı parti sayısı 62'ye çıktı

TKP'nin girişimiyle komünist partilerin başlattığı 'aşıda patente hayır' kampanyasına imza atan komünist ve işçi partisi sayısı 62'ye ulaştı.

Haber Merkezi

Dünya komünist ve işçi partilerinin Covid-19 aşılarını ilgilendiren patentler ile ilgili bir başlattığı çalışmaya katkı koyan imzacıların sayısı 60'ı geçti. TKP’nin önerisi ile bir grup parti aşıda patentin kalkması yönünde ortak bir deklarasyonu imzaya geçtiğimiz ay açmışlardı.

"Aşıda patente hayır!" başlığını taşıyan açıklama tekellerin aşılar üzerindeki "fikri mülkiyet hakları"nın, kâr elde etme amacıyla yaygın bağışıklama sağlanmasının önüne geçen bir nitelikte olduğuna vurgu yapıyor. "Aşı ve tedaviler ile ilgili tüm bilgiler uluslararası bilimsel örgütlere şeffaf olarak sunulmalı, bu konuda hiçbir spekülasyona yer verilmemelidir" denilen ortak açıklama toplamda on üç partinin katılımıyla imzaya açıldı. Covid-19 pandemisi bir yılı aşmış ve aşı uygulamasının başlamasının üzerinden aylar geçmiş olmasına rağmen tüm dünyada tam aşılanmış bireylerin oranının %2'nin biraz üzerinde olması bu çağrının hayati bir anlam ifade ettiğini ortaya koydu.

Covid-19 pandemisi bir yılı aşmış ve aşı uygulamasının başlamasının üzerinden aylar geçmiş olmasına rağmen tüm dünyada tam aşılanmış bireylerin oranının yüzde 2'nin biraz üzerinde olması bu çağrının hayati bir anlam ifade ettiğini ortaya koydu.

Bugün kamuoyuna duyurulan ve imzaya açılan açıklamanın tam metni aşağıdaki gibi:

AŞIDA PATENTE HAYIR!

COVID-19 pandemisi bir yılı aşkın süredir büyük bir trajediye yol açmıştır. Bu süre içinde birçok ülkede milyonlarca emekçi hastalığı geçirmiş, işini, sağlığını ya da hayatını kaybetmiştir. Diğer yandan, aynı süre içinde gıda, dezenfektan, maske, ve son olarak da aşı gibi zorunlu ihtiyaçların üretimini gerçekleştirmiş olan bazı şirketler ise dünyanın en zenginleri arasına girebilmiştir. Sermaye sınıfı pandemiyi emekçilerin daha fazla sömürülmesi, daha fazla kâr elde edebilmek için bir fırsata çevirmiştir.

2020’nin son aylarında uygulanmaya başlanan çeşitli aşılar özel şirketler, yani ilaç tekelleri tarafından geliştirilmiştir. Aşıların klinik etkinliği ve uygulama süresi ile ilgili belli düzeyde bilgi edinilmiş durumdadır. Bazı aşıların yan etkiler nedeniyle uygulaması dikkatli bir şekilde yapılsa da pandemi ile mücadelede etkin bir katkıları olduğu açıktır. Ancak ilk aşının uygulandığı günden bugüne dünya nüfusunun yalnızca yaklaşık %2.16’sı aşılanabilmiştir.

Bulaşıcı hastalıklara karşı temel mücadele yöntemi yaygın, hızlı ve etkili bağışıklamadır. 21. yüzyılda kapitalizm, COVID-19 pandemisi gibi tüm dünyayı etkileyen bir bulaşıcı hastalık için bu basit formülü uygulamakta aciz kalmıştır. Bu durumun nedenleri bellidir: Tüm aşı geliştirme çalışmaları kamusal fonlarla ve binlerce bilim insanın emeğiyle mümkün olmuş; ancak nihai ürüne kapitalist iktidarlarda ilaç tekelleri fikri mülkiyet adı altında el koymuştur. Aşı üretimi belli sayıda ülkede yapılabilmektedir. En güçlü emperyalist ülkeler üretilmiş ve üretilecek olan aşı stoğu üzerinde ihtiyaçlarının çok ötesinde sözleşmeler yaparken, ekonomik olarak az gelişmiş durumda olan onlarca ülke, belirsiz bir gelecekte ve nüfusun çok az bir bölümünü aşılayabilecek kadar aşı temin edebilecektir. Bu, o ülkelerdeki yurttaşların önlenebilir bir nedenle ölmelerine göz yummaktır.

Bulaşıcı hastalıklar için en tehlikeli olan ise toplumun çok az bir bölümünün aşılanması ve bu sayede virüsün evrimleşerek daha ileri formlar kazanmasının insan eliyle kolaylaştırılmasıdır. Şu anda tam olarak bu yaşanmaktadır.

COVID-19 pandemisi dünyadan bir seferde yok olmayacaktır. Dahası, kapitalizmin yarattığı toplumsal ve çevresel koşullar bu gibi salgın hastalıkların insanlığın karşısına başka şekillerde tekrar çıkabileceğine işaret etmektedir. Kaldı ki COVID-19 pandemisi de virüsü hedef alan etkili bir tedavi bulununcaya ya da tüm dünya nüfusu hızlı bir şekilde aşılanıncaya kadar sürecek ve iyi ihtimalle insanlık morbidite ve mortalitesi azalmış şekilde koronavirüs ile birlikte yaşamaya devam edecektir. Dolayısıyla enfeksiyon hastalıklarına karşı aşı ve tedavilere öncelik verilmesi emekçi halkın ortak çıkarınadır.

Patent ya da fikri mülkiyet hakkı, aşı üretimini hızlandıran değil, tam tersine insanların bağışıklanmasını yavaşlatan bir etkide bulunmuştur.

Toplum sağlığını ilgilendiren hiçbir konu tekellerin kâr hırsının ve rekabetlerinin insafına bırakılamaz.

Dayanışma ve işbirliği eylemlerini ve bazı ülkelerce gösterilen çabayı dikkate alan ve bunlara değer veren komünist ve işçi partileri olarak ortak çağrımızdır:

  • Kullanılmakta ve geliştirilmekte olan tüm COVID-19 aşıları ve tedavi formülasyonları üzerindeki fikri mülkiyet hakkı, yani patentler, kaldırılmalıdır. Bunun için tüm ülkelerde gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
  • Üretim, dağıtım ve uygulama tamamen kamusal olanaklarla ve kamunun müdahalesinde sürmelidir. Halk sağlığı sistemleri derhal genişletilmeli ve güçlendirilmelidir.
  • Aşı ve tedaviler ile ilgili tüm bilgiler uluslararası bilimsel örgütlere şeffaf olarak sunulmalı, bu konuda hiçbir spekülasyona yer verilmemelidir. Bu alandaki araştırmalar rekabet değil dayanışma ilkesiyle, uluslararası alanda işbirliği ile sürdürülmelidir.
  • Aşı karşıtlığı ve bilimsel olmayan bilgilerle dezenformasyon yapmaya karşı kararlı bir tavır gösterilmelidir.

Sağlığın korunması için halkın mücadeleyi güçlendirmeye ihtiyacı vardır. Kâr hırsı ile insanların yaşamlarını kurban eden tekellere hep birlikte karşı duralım!

İmzacılar:
  1. ABD Komünist Partisi
  2. Avustralya Komünist Partisi
  3. Avusturya İşçi Partisi (PdA)
  4. El Minbar-Bahreyn
  5. Bangladeş Komünist Partisi
  6. Belçika Komünist Partisi
  7. Brezilya Komünist Partisi
  8. Brezilya Komünist Partisi - PCdoB
  9. Bohemya ve Moravya Komünist Partisi, Çekya
  10. Bulgaristan Komünistler Birliği
  11. Danimarka'da Komünist Parti
  12. Fransız Komünist Partisi
  13. Alman Komünist Partisi
  14. Yunanistan Komünist Partisi
  15. Macar İşçilerin Partisi
  16. Hindistan Komünist Partisi (Marksist)
  17. Hindistan Komünist Partisi
  18. Kürdistan-Irak Komünist Partisi
  19. TUDEH - İran
  20. Britanya Komünist Partisi
  21. Britanya'nın Yeni Komünist Partisi
  22. İrlanda Komünist Partisi
  23. İrlanda İşçi Partisi
  24. Komünist Parti (İsviçre)
  25. Komünist Parti (İtalya)
  26. Fronte Comunista (İtalya)
  27. Kanada Komünist Partisi
  28. AKEL, Kıbrıs
  29. Kazakistan Sosyalist Hareketi
  30. Letonya Sosyalist Partisi
  31. Lüksemburg Komünist Partisi
  32. Madagaskar Bağımsızlık Kongresi Partisi (AKFM)
  33. Malta Komünist Partisi
  34. Meksika Komünist Partisi
  35. Hollanda Yeni Komünist Partisi
  36. Norveç Komünist Partisi
  37. Pakistan Komünist Partisi
  38. Filistin Komünist Partisi
  39. Filistin Halk Partisi
  40. Paraguay Komünist Partisi
  41. Filipin Komünist Partisi [PKP -1930]
  42. Portekiz Komünist Partisi
  43. Romanya Sosyalist Partisi
  44. Rusya Komünist İşçi Partisi - Sovyetler Birliği Komünist Partisi
  45. Sovyetler Birliği Komünist Partisi
  46. Rusya Federasyonu Komünist Partisi
  47. Yeni Yugoslavya Komünist Partisi
  48. Sırbistan Komünistleri
  49. Güney Afrika Komünist Partisi
  50. İspanya Halkları Komünist Partisi (PCPE)
  51. İspanya İşçileri Komünist Partisi (PCTE)
  52. İspanya Komünist Partisi
  53. Galiçya Halk Birliği
  54. Katalonya Komünistleri
  55. Sri Lanka Komünist Partisi
  56. Sudan Komünist Partisi
  57. Svaziland Komünist Partisi
  58. İsveç Komünist Partisi
  59. Türkiye Komünist Partisi
  60. Ukrayna Komünist Partisi
  61. Ukrayna Komünistler Birliği
  62. Venezuela Komünist Partisi