Ankara'ya 'Millet Bahçesi' saldırısı: Gölbaşı talana açılıyor, Eymir ve Mogan tehlike altında

Sulak ve hassas alan niteliklerinden dolayı korunan ve özel çevre koruma bölgesi ilan edilen Ankara Gölbaşı’na Millet Bahçesi yapılması planlanıyor. Millet Bahçesi'nin yapılması alandaki ekolojik yaşantıyı bitirecek ve Ankara'nın işlevini yitirmemiş az sayıdaki su havzası yok olma tehdidi ile karşı karşıya kalacak.

Haber Merkezi

Sulak ve hassas alan niteliklerinden dolayı korunan ve özel çevre koruma bölgesi ilan edilen Ankara Gölbaşı’na millet bahçesi yapılması planlanıyor. 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve TOKİ işbirliğiyle yapılmak istenen millet bahçesi, Gölbaşı'nda ekolojik yaşantıyı bitirecek ve Ankara'nın işlevini yitirmemiş az sayıdaki su havzasını yok olma tehdidi ile karşı karşıya bırakacak.

Bölgenin doğal yapısı bozulacak

Gölbaşı Düzlüğü, Eymir ve Mogan Gölleri arasında doğal bir arıtma işlevi üstlenirken, birçok canlıya ev sahipliği yapıyor. Ayrıca Gölbaşı Düzlüğü bazı kuş türlerinin üreme alanı.

Yapılması planlanan proje ile topografik yapıyı değiştirecek bir dizi kazı, dolgu ve inşaatlar  yapılarak bölgenin doğal yapısı bozulmuş olacak. 

'Ekolojik işlevini kaybedebilir'

Millet Bahçesi yapılmak istenen alanın ranta açılması planıyla ilgili soL'a açıklamalarda bulunan TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Ceren İlter, ''Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından 2015-2019 yılları için Gölbaşı Özel Koruma Bölgesi Yönetim Planı hazırlanmış. Bu planda şöyle bir vurgu var: Millet Bahçesi yapılmak istenen alanın mutlak koruma alanı olması gerektiği belirtilmiş. Alan çok hassas bir noktada. Alan, Eymir ve Mogan Gölleri arasında doğal arıtma görevi görüyor. Yönetim planında da buranın mutlak koruma alanı olup bu işlevini gerçekleştirmesine devam etmesi gerektiği hatta insan kullanımının azaltılması gerektiği ifade edilmiş. Buradaki kuş üreme alanlarının, buradaki sazlıkların ekolojik işlevlerini devam ettirebilmesi için böyle bir öneride bulunulmuş. Ancak bundan sonraki planlarda bu uyarılar dikkate alınmamış. Üstelik rekreasyon amaçlı insan kullanımını arttıracak bir millet bahçesi projesi var şu anda'' değerlendirmelerinde bulundu. 

''Bu proje alanın ekolojik işlevlerini yitirmesine sebep olacak bir proje'' diyen İlter,  ''Ayrıca Eymir ve Mogan Gölleri arasında yükselti farkı olduğu için Eymir Gölü'nün ciddi anlamda su kalitesini düşürebilir'' dedi.

Ankara'nın su havzaları zarar görecek

Millet bahçesi projesinin Ankara'nın su havzalarına zarar vereceğini söyleyen İlter, ''Yine yönetim planlamasında bazı rekreasyon alanları için yer tarifi yapılmış. Bunlar Mogan ve Eymir Gölleri'nin çevresi olarak tarif edilmiş. Yani Gölbaşı için, sazlık alan için bir rekreasyon alanı tarif edilmemiş. Olabildiği kadar burasının insan faaliyetlerinden ve yapılaşmadan uzak tutulması gerektiği belirtilmiş. Hazırlanan tüm planlarda bu alanın korunmasına dair vurgu yapılmasına rağmen hiçbir ciddi önlem alınmayıp üstüne bir de millet bahçesi projesi ile alana zarar verilecek. Sadece Gölbaşı değil Eymir ve Mogan su havzalarını da bütünü ile etkileyecek.  Bu su havzaları Ankara için çok önemli, tek kalmış havzalar. Projenin bu havzaları da tahribata uğratacağı açık. Millet bahçesi projeleri için ekstra bir ekolojik araştırma, bilimsel araştırma ya da alana gelirken kullanılacak ulaşım gibi analizlerde bulunmuyor. Bu havzaların Ankara için korunması gerektiği çok açık. Ankara şube olarak İmrahor Vadisi ve Gölbaşı ÖÇK Bölgesine yönelik açılan onlarca davamız bulunmaktadır. Son süreçte ekolojik yıkıma yol açacak millet bahçesi projelerini içeren İmrahor vadisi Nazım ve Uygulama İmar Planlarına ve Gölbaşı ÖÇK Çevre Düzeni Planlarının iptal edilmesine yönelik davalar şubemiz tarafından açılmış olup, kamu yararına yönelik hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz'' diye konuştu.

'Hukuki mücadelemiz devam ediyor'

Millet bahçesi ile ilgili devam eden hukuki sürece de değinen İlter, ''Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2017 yılında onayladığı “Ankara İli Gölbaşı Özel Çevre Koruma Bölgesi 1/50000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı”na şubemiz tarafından açılan dava devam etmektedir. Bu plana yapılan itirazlara yönelik olarak 2018 yılında değişiklikler yapılmış olup bu değişikliklere ilişkin dava süreci de başlatılmıştır. Son olarak, 2020 yılında yine bazı değişiklikler yapılmış olup buna ilişkin hukuki mücadelelerimiz devam ettirilmektedir'' ifadelerini kullandı.

'Emlak piyasasını canlandırmak istiyorlar'

Ayrıca İlter, ''İmrahor Vadisi'nde ve Gölbaşı çevresinde uzun yıllardır spekülatif rant yaratılmaya çalışılıyor. Yaratılmaya çalışılanın, emlak piyasasını canlandırmak amaçlı, rantı artırmak amaçlı olduğunu söyleyebiliriz'' dedi.