Almanya'da tedbir karşıtı eylemleri örgütleyenler kim?

Almanya'da ve son olarak Avusturya'daki Covid-19 tedbirlerine karşı yapılan eylemlerin öncü hareketi 'Querdenken 711', içinde aşırı sağcı gruplar barındırmakla suçlanıyor.

Dış Haberler

Avrupa'nın birçok kentinde son aylarda binlerce kişi hükümetlerin Covid-19'a karşı tedbirlerini protesto etmek amacıyla sokaklarda gösteri düzenledi.

Avrupa'daki tedbir karşıtı hareketin ana merkeziyse Almanya oldu.

Almanya'daki tedbir karşıtı protestocuların arasında komplo teorisyenleri, aşırı sağcılar, aşı karşıtları ve koronavirüsün ciddi bir salgın olmadığını savunanlar bulunuyor. Bu topluluklar, Alman parlamento üyelerini "gereksiz panik üreterek sivil özgürlükleri kısıtlamak için zemin hazırlamakla" suçluyor.

Ülkede son zamanlarda yapılan gösterilerin çoğu, "Querdenken 711" hareketi tarafından yapıldı. İnternet sitesinde kendisini "partiler üstü" ve "demokrat olarak" tanımlayan hareket, tüm demokratik unsurlara kapısının açık olduğunu, aşırı sağ, aşırı sol ve faşistlerinse harekette yerinin olmadığını iddia ediyor. Örgüt, aynı zamanda şiddet karşıtı olduklarını savunuyor.

Kennedy'nin yeğeni destekliyor

Hareketin öncülük ettiği eylemlere eski ABD başkanı John F. Kennedy'nin yeğeni Robert F. Kennedy Jr.'un destek vermesi dikkat çekti. Kennedy Jr., ABD'nin önde gelen aşı karşıtı isimlerden biri olarak biliniyor. ABD'de Çocukların Sağlık Savunması adlı bir örgütün yöneticiliğini yapan Kennedy Jr., Bill Gates'in küresel aşılama planına sahip olduğuna ilişkin iddiaların da destekçileri arasında.

İçinde QAnon'u savunanlar var

Alman yetkililerse örgütün içine Neo-Nazilerin sızdığına dair ellerinde veri olduklarını söylüyor. Hareketin ortaya çıktığı Stuttgart kentinin bulunduğu Baden-Württemberg eyaletinin Anayasa Koruma Ofisi, örgütün eylemlerinin aşırı sağcı hareketler ve Reichsbürger (Reich vatandaşı) faaliyetleriyle örtüşmesinden dolayı örgütü takibe aldıklarını duyurdu.

Alman medyasına konuşan uzmanlar, hareketin aşırıcılığa yöneleceğine ilişkin endişelerini dile getiriyor. Hareketin içinde QAnon adlı ABD merkezli komplo teorisini savunanların bulunduğu da belirtiliyor. 

Örgütün, "Where we go one, we go all (Birimizi gidiyorsak, hepimiz gidiyoruz)" sloganıysa doğrudan QAnon teorisinden alınmış.

Bu komplo teorisine göre, ABD, siyasetçilerin, ünlülerin ve çocuk istismarından bulunan medya figürlerinden oluşan bir "derin devlet" kadrosu tarafından gizlice yönetilirken, ABD eski başkanı Donald Trump bu gizli yapılanmaya karşı mücadele ediyordu.

Almanya'da tüm platformlarda QAnon'la ilişkili hesapları takip etme sayısının 200 bini aştığı beliritliyor.

QAnon savunucularının sayısının Almanya dışında Fransa ve Belçika'da da artışa geçtiği ve bu ülkelerde bu duruma ilişkin gerekli güvenlik adımları atılmaya başlandığı kaydediliyor.

Örgüt lideri, hareket üzerinden kazanç sağlamakla suçlanıyor

Söz konusu hareketin kurucusu olan  "bilişim girişimcisi" Michael Ballweg'se örgüt üzerinden kazanç sağlamakla suçlanıyor.

Bir medya raporuna göre, Ballweg, örgütün internet sitesindeki ürün satışlarının her birinden yüzde 6 ila 12 oranında pay alıyor. Sitede üzerinde "Querdenken" yazan ceket gibi ürünlerin satışı yapılıyor.

Ballweg, destekçilerinden hareket için bağış toplama isteğinde de bulunurken, bağış için verilen banka hesabının kişisel bir hesap olduğu ortaya çıktı. Alman vergi yasalarına göre, kişiler, 10 yıl içinde 20 bin avrodan fazla mali yardım alamıyor. Ballweg'inse örgütü hiçbir zaman bir kurum veya şirket olarak kaydetmediği belirtildi.

Ballweg'in aynı zamanda kendisiyle beraber sahneye çıkmak isteyen kişilerden para talep ettiği ortaya çıktı.