AKP'nin trol ordusu ifşa oldu: Buzdağının sadece görünen yüzü…

Son haftalarda ‘temiz sosyal’ medya çağrısı yapan AKP’nin yıllardır bünyesinde bulunan ‘trol ağı’nın bir bölümü deşifre oldu. Tetikçilik yapan, hedef gösteren, operasyonlara zemin hazırlayan ağın ‘resmen’ ortaya çıkan faaliyetleri, buzdağının sadece görünen kısmı…

Haber Merkezi

AKP’nin uzun yıllardır etkili olarak kullandığı sosyal medya trollerine ilişkin Twitter’dan dikkat çeken bir adım geldi. Twitter, Türkiye'den 7 bin 340 hesabı kapattığını açıkladı.

Hesapların kapatılma gerekçesi, AKP yanlısı manipülasyonun aracı olarak kullanılmaları olurken, “Bu ağın teknik göstergeleri ve hesapların davranışlarına dayanarak yaptığımız analizlerde, sahte ve ele geçirilmiş hesapların, AK Parti yanlısı siyasi söylemlerin yayılması için kullanıldığı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a güçlü destek verdiği görülmüştür. Bugün 7 bin 340 hesabı arşivlerde ifşa ediyoruz” denildi.

Twitter’ın söz konusu adımı, AKP’nin yıllardır bilinen ve aktif olarak kullanılan ağının ortaya çıkan ilk yüzü oldu. Ancak ortaya çıkan 7 bin 340 hesaplık bu şebeke, buzdağının sadece görünen yüzü.

Çalışmalar 2020’den çok önce başladı: Varank tam ortasında

Twitter, sahte faaliyetlerde bulunan kullanıcıların oluşturduğu ağın 2020 yılı başlarında tespit edildiğini duyururken, AKP’nin trol ağının geçmişi oldukça eski.

AKP’nin sosyal medyadaki trol ağı, ilk olarak Haziran Direnişi günlerinde gündem olmuştu. O sırada halkın en önemli haber araçlarından biri haline gelen Twitter’da yuvalanan AKP’li hesaplar, direnişi hedef alan, manipülasyon amaçlı organize paylaşımlara başlamıştı.

2015 yılında Hafıza Kolektifi tarafından AKP’nin ilk trol ağı haritası ortaya çıkarılmış, bu ağın nasıl hareket ettiğine ilişkin dikkat çeken bilgiler paylaşılmıştı.

Bir trol hesabın bağları üzerinden hazırlanan haritada, bugünlerde Bakanlık görevinde bulunan Mustafa Varank’ın da yer aldığı ortaya konulmuştu.

“Varank, mahlaslarıyla siyasi içerik üreten grup ve partinin resmi hesaplarıyla eşit derece sıkı bağlara sahip. Böylece bilginin herhangi bir hesaptan diğerine en kısa yoldan iletilmesindeki önemli ‘köprü’ niteliğinde” değerlendirmesinin de yer aldığı haritaya ilişkin, “Bunun da ötesinde devletle doğrudan bağlantılı olan bir ağın kamuya bilgiyi iletirken, nasıl bir yapı kullandığını anlayabilmek için daha da incelenmesi gerekiyor. Ak trollerin Gezi olayları sırasında önemini çok iyi kavradığımız özgür bilgi dolaşımı ve kolektif bilgi teyit mekanizmalarının bir karşıtı olarak tasarlandığını söyleyebiliriz” ifadeleri kullanılmıştı.

Sadece bu da değil: Pelikan ağı ve sosyal medya şebekesinden sızanlar

AKP’nin sosyal medya organizasyonuna ilişkin zaman içinde ortaya çıkışına bilgilerin önemli bir bölümü de, parti içinde yaşanan kopmalarla ilgili. Zamanında bu organizasyonlarda yer alan isimler, buraların dışına düşünce kimi bilgileri servis etmeye başlamıştı.

Bu isimlerden biri olan Fırat Erez, dönemin AKP Gençlik Örgütü Başkanı Abdurrahim Boynukalın’a bir sosyal medya stratejisi önerdiğini, bu konuda Beşir Atalay ile 45 dakikalık bir görüşme yaptığını, sunumunun çok beğenildiğini aktarırken, sonra kendisine hiçbir dönüş yapılmadığını, 7 Haziran seçimleri öncesi ise Beşir Atalay’ın “AKP’nin 100 kişilik sosyal medya ekibini” tanıttığını açıkladı.

Sonrasında yaşanan süreçte Hilal Kaplan ve Süheyb Öğüt gibi isimlerin kendisiyle temas kurduğunu aktaran Erez, Pelikancılarla tanışmasının bu şekilde gerçekleştiğini ve daha sonra sosyal medya faaliyetlerine başladıkları Boğaz’daki yalıyı ve bu süreçte neler yaşandığını aktarırken, AKP’nin sosyal medya trol ağına ilişkin de önemli bilgileri paylaşıyordu:

“Tek soru şu; Bu değirmenin suyu nereden geliyor?

İçinde sonradan kişi başına 4-5bin liralık olduğunu öğrendiğim ücretlendirmenin olduğu, 17 kadar insanın çalıştığı ve aylık 20 bin tl kirası olan bu yer nasıl finanse ediliyor?

Cevap; "Medipol sponsorumuz."

(Hastane? Üniversite? Nasıl? Neden? ...bu kadarını sormuyorum.)"

Bir değil, birden çok ağ var

AKP’nin parti içindeki ekiplerinin tamamının kendine ait sosyal medya trol ekipleri bulunuyor. Bunun son örneği Süleyman Soylu’nun istifa sürecinde ortaya çıkmış, Berat Albayrak ile Süleyman Soylu’nun ekipleri sosyal medya üzerinden karşı karşıya gelmişti.

AKP İstanbul Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı, bu süreçte yaptığı açıklamayla AKP'nin maaşlı trol ordusunu yeniden gündeme getirmiş, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun istifası sonrası AKP Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam'ın Twitter'dan yaptığı paylaşıma tepki gösterenlere "maaşlı trol" demişti.

Çamlı, "Bir kısım maaşlı troller Kadın Kolları başkanımızın üzerine gittiğini görüyorum" ifadesini kullanmıştı.

Konuyla ilgili Biz10 TV’ye konuşan Çamlı, ”Sosyal medyada gündem olmak, etkileşim almak isteyen insanlar ofislerle bürolarla anlaşıyorlar. Onlara belli bir miktar da ödeniyor. Bunların tabi bazen ayarları kaçıyor” dedi.

Twitter’ın ortaya çıkardığı ağ parti içinde yer alan onlarca ağdan “merkeze” daha yakın duranları olurken, kapı aralandıkça bu ağın 7 bin hesapla sınırlı olmadığı, çok daha geniş bir ağın faaliyette olduğu görülüyor.

Operasyonlar için düğmeye hep onlar basıyor
Son dönemde AKP’nin yürüttüğü birçok operasyonun düğmesine sosyal medya üzerinden basılırken, bu süreçte “algıyı” yine sosyal medyadaki paralı trol ekibi yürütüyor.

Son dönemde gazetecilere ve muhaliflere yönelik operasyonların tamamında önce sosyal medyadan organize bir hedef gösterme faaliyeti devreye sokulmuş, ardından da operasyonun düğmesine basılmıştı.

Ayrılanlar itiraf ediyor

AKP’nin trol ağlarının zamanında yönetiminde de yer alan isimler, parti dışına düştükçe bu ağın faaliyetlerini de itiraf etmeye başlıyor. Bunun en tipik örneklerinden biri olan Ahmet Davutoğlu, yine bu ağlardan birinin, Pelikan’ın hedefi olarak görevinden edilmişti.

Davutoğlu bu hamlenin ardından AKP içinde paralı trol ağı bulunduğunu söylemiş, “"İletişim teröristleri çıktı ki; ahlakı yerle bir etti. Kim bunlar, troller. Bunlar iletişim teröristleri. İnsanların şahsiyetini, haysiyetini, izzetini, yok yere bitirecek şekilde para ile tutulmuş adamlar, bir anda bir algı oluşturuyorlar. Başbakanlıktan ayrılma süreci esnasında 'Pelikan Dosyası' diye bir şey çıktı. Beni birazcık tanıyanlar için her birisi iftira olan şeyler. Peki kim bunu çıkarttı, belli değil. Ben biliyorum da toplum bilmiyor” ifadesini kullanmıştı.

'Temiz' sosyal medya...

Sosyal medya sicilinin özeti bu olan AKP, son günlerde "temiz" sosyal medya çalışması başlattığını duyururken, yeşil etiket ve "milli hesap" vurgusuyla bayrak kullanmaya başladı.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, partisinin hazırladığı "Sosyal medya etik kuralları"nı açıklamıştı. 12 kural arasında "şeffaf olunması, sosyal medya mecralarında, anonim hesaplar kullanmayarak açık kimlikle, gerekli hukuki sorumluluğu üstlenerek ve gerçek kişiler olarak bulunulması" yer alırken, bu kuralların biri bile AKP'nin paralı sosyal medya ekibi için geçerli olmadığı görülüyor.

Twitter'ın kapattığı AKP'ye bağlı 7 binin üzerindeki hesabın icraatlarının kısa özeti dahi gerçek durumu gözler önüne seriyor.

Stanford'un konuya ilişkin raporundan bazı tespitler şöyle:

  • Birçok sahte karakter tespit edildi, bu hesapların benzer isimlerle aynı gün açıldığı ortaya çıktı
  • Sahte ve çalıntı hesaplar tek bir merkezden yönetildi
  • Hesaplardan atılan tweetlerle muhalifler hedef alındı
  • Tweetler Erdoğan'a destek amacıyla atılıyordu
  • AKP'nin halkın istediğini yaptığı algısını oluşturacak kampanyalar yönetildi
  • Kriptopara dolandırıcılığı yapıldı