AKP unutamıyor: TKP yöneticisi Salih Bostancı'ya açılan üçüncü 'gezi' davası

Haziran Direnişi’nin üzerinden 7 yıl geçti. Direnişi AKP'nin hiç unutamadığı anlaşılıyor: ‘Gezi’ davaları bitmek bilmiyor. TKP yöneticisi Salih Bostancı hakkında 1 Haziran 2013'te Hatay'da katıldığı eylem nedeniyle hapis cezası istendi. Bostancı'nın önce Ahmet Atakan, ardından da Abdullah Cömert’in cenaze törenine katıldığı için süren davaları var.

Haber Merkezi

AKP’nin Haziran Direnişi’ni hedef alan davaları kesintisiz sürüyor. Direnişin en büyük eylemlere sahne olduğu kentlerden biri olan ve polis saldırıları sonucu iki yurttaşın hayatını kaybettiği Hatay’da, direnişin üzerinden 7 yıl geçmesine rağmen davalar açılmaya devam ediyor.

Bu davalardan sonuncusu TKP yöneticisi Salih Bostancı hakkında açıldı. Davaya gerekçe olarak 1 Haziran’da Hatay’da yapılan eylemler gösterildi.

Ahmet Atakan'ın cenaze törenine katıldığı için hapis cezası verildi

Hakkında daha önce Hatay’da polis saldırısı sonrası yaşamını yitiren Ahmet Atakan ve Abdullah Cömert’in cenaze törenlerine katıldığı gerekçesiyle de dava açılan Bostancı’ya, Atakan’ın cenaze törenine ilişkin açılan davada 1 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti. Dava yapılan itirazla istinaf mahkemesinde sürüyor.

İki cenaze törenine de binlerce kişi katılırken, cenaze törenleri sonrasında polisin düzenlediği saldırılarda çok sayıda kişi yaralanmış ve gözaltına alınmıştı.

'Halkın güvenliğini sağlamak halka saldıran polisin görevi' kararı

Bostancı, polisin cenaze törenine saldırısı sonrası açılan davadaki savunmasında, cenaze sonrası yapılan yürüyüşe hiçbir uyarıda bulunmadan saldırı düzenlendiğini belirtmiş, halkın ve göstericilerin sağlığı için olay yerinde kaldığını ve yaralılara yardım ettiğini, bu sırada kendisinin polis şiddetine maruz kaldığını dile getirmişti.

Buna karşın verilen hapis cezası kararında, birçok kişiyi hedef alarak yaralayan polislere atıf yapılarak “halkın ve göstericilerin güvenliği ve yaralılar için kaldığını söylese de bu görevler kolluk güçlerinin görevleridir” denilmişti.

Şimdi de 1 Haziran davası

Bostancı hakkında açılan son dava ise Hatay’da binlerce kişinin sokaklara döküldüğü 1 Haziran’daki Gezi eylemi dolayısıyla oldu.

1 Haziran’da polisin halka saldırıları sonucunda onlarca kişi yaralanmıştı. 

Bostancı hakkında açılan davada iki ayrı suçlamada bulunuldu ve 7 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

'Katliamları yapanlar mahkemeye bile çıkarılmadı, cenazeye katılanlara ceza verdiler'

Söz konusu suçlamaya ve davalara ilişkin soL’a açıklamada bulunan Salih Bostancı, bu davanın Hatay'da hakkında açılan dördüncü dava olduğunu dile getirdi.

Davalardan birinin Abdullah Cömert'in diğerinin ise Ahmet Atakan'ın cenaze törenleri dolayısıyla olduğunu belirten Bostancı, "Bu katliamları yapanlar neredeyse mahkeme karşısına bile çıkarılmazken cenaze törenine katılanlara açılan davalar, verilen hapis cezaları var" dedi.

'Yedi sene önceyi soracaklar, oysa AKP'nin saldırıları o kadar yoğun ki...'

Hakkında açılan davanın tam yedi sene öncesine ait olduğunu hatırlatan Bostancı, "Şimdi beni mahkemeye çağırıp yedi sene önce ne yaptın diye soracaklar? Bunun hatırlanması mümkün mü? O eylem sırasında ne yaptığımı hatta orada bulunup bulunmadığımı bile hatırlamıyorum.

Zaten şimdi de AKP'nin halka karşı saldırıları o kadar yoğun ki, bazen günde birçok farklı eyleme katılıyorsun. Sabah çocuk istismarına karşı bir protestoya, öğlen zamlara karşı bir açıklamaya, öğleden sonra faturasını ödeyemediği için intihar eden bir yurttaş için yapılan eyleme, akşam da milyonlarca liralık vergi borcu silinen Cengizlere, iktidarın her türlü desteği verdiği Koçlara karşı yapılan protestolara katılıyoruz. Şimdi çağırıp yedi sene önceyi soruyorlar" diye konuştu.

'Boyun eğmeyiz'

Hatay ve Antakya'da çok fazla dava açıldığını, Gezi eylemlerine ilişkin yüzlerce dosya olduğunu belirten Bostancı, "Gezi'yle hesaplaşmaları bitmedi. Burada Hatay'a, Antakya'ya özel bir rol biçtikleri anlaşılıyor. Bu davaların hiçbirinin hukuki süreçler olmadığını, sindirme amacıyla yapıldığını biliyoruz. Bu son olarak HDP'lilere, muhaliflere yönelik operasyonda da görüldü bir kez daha. Ama bu olmayacak, bizim her yerde dillendirdiğimiz sözümüz Boyun Eğme, biz boyun eğmeyiz bunlara" ifadesini kullandı.