"63 'FETÖ' şüphelisi kaçağa 4 yıldır maaş ve ikramiye ödeniyor" iddiası

MASAK Başkanı, 63 'FETÖ' şüphelisi firariye 15 Temmuz 2016'dan bu yana kamudan emekli maaşı ödendiğini söyledi.

Haber Merkezi

Sözcü gazetesi yazarı Aytunç Erkin, bugünkü köşe yazısında, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Başkanı'nın firari 63 "FETÖ"cünün, 15 Temmuz 2016'dan bu yana kamudan emekli maaşı aldığını söylediğini yazdı. 

Erkin,  CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu CHP Sözcüsü Yüksel Mansur Kılınç'ın verdiği önergede yer alan, "63 örgüt üyesine, kendileri ya da vekalet verdikleri şahıslar üzerinden 15 Temmuz 2016 ila 31 Temmuz 2020 tarihleri arasında emeklilik maaşı ve ikramiyesi şeklinde ne kadar ödeme yapılmıştır?" sorusunu yönelttiğini de belirtti. 

Kılınç daha önce 115 kişinin gözaltına alındığı operasyonu gündeme getirerek, "MASAK’ta neler oluyor" diye sormuş, Türkiye’nin güvenliği ile ilgili bir kurumun "güvensiz" olmasının hem MASAK’ın hem de MASAK’ın bağlı olduğu Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yönetilemediğini gösterdiğini söylemişti.

Aytunç Erkin olayı köşesine şöyle taşıdı:

"Tarih 24 Temmuz 2020… Sabah yazarı Dilek Güngör'ün yazısının başlığı 'FETÖ'cülerin kaynağı kurutuluyor…' Güngör'ün çarpıcı yazısında özetle şöyle denildi: MASAK Başkanı Hayrettin Kurt, kamuoyuna yansıyan açıklamalarında 'FETÖ' üyelerinin finansal sistemdeki izlerinin yakından takip edildiğini, firari 63 'FETÖ' mensubunun finansal işlemleri hakkında erteleme kararı verilerek bu kişilere yapılan kamu ödemelerinin (emekli maaşı ve ikramiyesi) önüne geçildiğini açıkladı. Listeler üzerinden detaylı bir analiz çalışması yapıldığını belirten MASAK Başkanı Kurt şu bilgileri verdi: 

'İlgili mevzuat kapsamında kamudan ödeme aldığı tespit edilen ve aralarında Coşgun Çakar (eski EGM İstihbarat Daire Başkan Yardımcısı), Mehmet Mükerrem Arı (Darbe girişimi sırasında NATO görevinde bulunan kurmay albay), Sadık Gök (Eski Abuja askeri ataşesi kurmay albay), Orhan Keskin (Mısır imamı), Halil Hardal (Moritanya imamı), Süleyman Gülez (örgütün kasası Mustafa Özcan'ın sağ kolu ve ana muhasebecisi) gibi FETÖ'nün önde gelen isimlerinin de bulunduğu 63 kişinin finansal işlemleri hakkında erteleme kararı verilerek bu kişilere yapılan kamu ödemelerinin (emekli maaşı/ ikramiyesi) kullanılmasının önüne geçildi.' Yani… 15 Temmuz 2016'da yaşanan darbe girişiminden bugüne kadar 'FETÖ'cüler kamudan maaş almaya devam etmiş…

'Ekonomi nasıl yönetilemiyorsa MASAK da yönetilemiyor'

Bu yazının ardından İstanbul Milletvekili ve aynı zamanda Güvenlik-İstihbarat Komisyonu CHP Sözcüsü Yüksel Mansur Kılınç'ın soru önergesi hazırladığını öğrendim. Kılınç'a neden bir soru önergesi hazırladığını sordum… Kılınç şu bilgileri verdi: 'MASAK mali suçlarla mücadele ediyor asli görevi bu. Diğer bir asli görevi de terörün finansmanını engellemek. MASAK da Berat Albayrak'ın yönettiği Hazine ve Maliye Bakanlığı'na bağlı… Bugün ekonomi nasıl yönetilemiyorsa MASAK da yönetilemiyor. MASAK Başkanı Hayrettin Kurt'un ifadeleriyle, darbe girişiminde bulunmuş, 63 FETÖ mensubunun finansal işlemlerinin devam ettiğini görüyoruz. Darbe girişimi olmuş, 4 yıldır bu darbecilere emekli maaşları ve ikramiyeleri veriliyor. Şu önemli: Son günlerde 'FETÖ'yle, AKP'li bazı yetkililerin yumuşak dilli mesajlar verdiğini görüyoruz. Bu da acaba bazı örgüt üyeleri korundu, kollandı, bir kısmının üzerine gidilmedi mi sorusunu akla getiriyor!'

Yüksel Kılınç'a göre, Fetullahçılarla mücadele edilmiyor! Neden mi? Dinleyelim: 'FETÖ'yle nasıl mücadele edildiğini, neler yapıldığını, hangi işlemlerin yapıldığını, devletin güvenlik birimlerine sorduğumuzda yanıtlar ‘Mücadele ediliyor, işlemler yapılıyor vs…' gibi oluyor! Türkiye'de bu örgüte karşı herkesin mücadele ettiği, bütün siyasi partilerin katıldığı bir mücadeleyi değil de… Sadece kendilerinin mücadele ettiklerini kamuoyuna yansıtan tutum içindeler. Bu şu anlama geliyor: 'FETÖ'nün toplumda etkilerinin ortadan kaldırılması konusunda samimi değiller… 'FETÖ'nün devletin içinde korunması ve uyanık davranılmaması konusunda bilinçli bir tutum içindeler! Dolayısıyla bu 4 yıl olayını, gerek güvenlik, istihbarat konusunda sorduğumuz sorulara verilen yanıtları şöyle okumak gerekiyor: AKP'nin 'FETÖ'nün uzantıları olabilecek kesimlerle sıcak bir ilişki kurduğunu görüyorum ve geleceğe ilişkin de ciddi tehditler olduğunu tespit ediyorum.'

'Örgütün devletin içindeki yapılanması hâlâ sürüyor'

CHP'li Kılınç'ın son cümleleri manidar: 'Örgütün devletin içindeki yapılanması hâlâ sürüyor ve buna bilinçli bir şekilde göz yumuluyor. Örgütle mücadelede samimi olsalar FETÖ'ye karşı mücadele eden gazeteci arkadaşlarımızla ilgili tutuklamalar, isimsiz ihbar mektupları olur mu? FETÖ'yü sevindirecek, onlara moral olacak uygulamalar olur mu?'

CHP'li Yüksel Kılınç'ın, Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak tarafından cevaplandırılmasını istediği sorular şöyle:

  • 'FETÖ' kapsamında haklarında arama kararı bulunan ve kamudan ödeme aldıkları tespit edilen 63 örgüt mensubundan kaçı Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından oluşturulan gri listede, kaçı turuncu listede, kaçı yeşil listede, kaçı mavi listede, kaçı kırmızı listede yer almaktadır?
  • 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden sonra firarda oldukları bilinen 'FETÖ' mensuplarının kamudan ödeme almalarını önlemek üzere 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun 248'inci maddesinde düzenlenen ‘zorlama amaçlı el koyma ve teminat belgesi' başlıklı hükmün uygulanması için neden dört yıl beklenilmiştir?
  • MASAK'ın tespit ettiği 63 firari 'FETÖ' mensubuna, kendileri yada vekalet verdikleri şahıslar üzerinden 15 Temmuz 2016 ila 31 Temmuz 2020 tarihleri arasında emeklilik maaşı ve ikramiyesi şeklinde toplam ne kadar ödeme yapılmıştır?
  • 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden sonra 31 Temmuz 2020 tarihine kadar geçen sürede finansal işlemleri hakkında erteleme kararı verilerek kamudan ödeme almaları engellenen firari 'FETÖ' mensubu sayısı kaçtır?

Aytunç Erkin'in yazısına bu bağlantıdan erişebilirsiniz.