ÇYDD'den milletvekillerine: Yapmayın

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Merkez Yönetim Kurulu ve 115 Şubesi adına açıklamada bulunuldu.

Haber Merkezi

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Merkez Yönetim Kurulu ve 115 Şubesi adına açıklamada bulunuldu.

ÇYDD tarafından yapılan açıklamada, yurdun dört bir yanında 31 yıldır öğrenciler için yurt ve kitap hizmeti sunulduğu belirtildi. Çağdaş nesillerin yetişmesi için bugüne kadar 128bin 797 öğrencinin eğitimine destek verildiği belirtilirken, “Bu kapsamda 11 Mayıs 2011 tarihli İstanbul Sözleşmesi; çağdaş toplum hedefimizde emeklerimizin boşa çıkmaması için, kadınlarımız, çocuklarımız ve ulusumuzun geleceği için çok önemli bir kazanım ve fırsattır” ifadelerine yer verildi.

Milletvekillerine seslenen ÇYDD, "Bugünlerde yazılı ve görsel basında sıkça rastladığımız haberlerin asılsız olmasını diliyor ve ülke olarak İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmemizin asla söz konusu olmadığına inanmak istiyoruz" dedi.

ÇYDD tarafından yapılan açıklama şöyle:

“Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) olarak, Büyük Atatürk’ün çağdaş uygarlık seviyesine ulaşma hedefini gerçekleştirebilmek ve gençlerimizin fırsat eşitliğine dayalı, çağdaş ve bilimsel bir eğitim alabilmesine katkı sunmak için 31 yıldır çalışıyoruz.

İyileştirdiğimiz yatılı ilköğretim bölge okulları yanında, 24 adet ilkokul, 32 adet köy okulu, 2 adet lise, 6 adet anaokulu, 1 adet üniversite öğretim birimi, 769 adet anasınıfı donanımı yaptırdık ve herkes için çağdaş ve parasız eğitim ilkemiz doğrultusunda Milli Eğitim Bakanlığı’mıza teslim ettik.

Yurdun dört bir yanındaki okullarımıza 6 milyonu aşkın kitap gönderdik, kitaplık ve kütüphane kurduk.

Kız öğrencilerimiz için, 7’si üniversite kampüsünde olmak üzere 36 kız öğrenci yurdu yaptırdık ve hazırlanan protokollerle üniversitelere ya da MEB’e teslim ettik.

ÇYDD olarak önceliğimiz çocukların, gençlerin ve kadınların eğitim süreçlerinin desteklenmesi ve toplum yaşamına nitelikli olarak katılabilmeleridir.

Efsane Genel Başkanımız Prof. Dr. Türkan Saylan öncülüğünde başlatılan kampanyalar ile bugüne kadar 128.797 gencimizin eğitimine destek verdik.

Bu öğrencilerimizin 91.183’ü örgün eğitimde olan kız öğrenciler, 37.614’ü hem kız hem erkek üniversite öğrencimizdir.

Bu mezunlarımız, o günün çocukları, kızları; bugünün genç kadınları olarak ekonomik özgürlüklerini elde etmiş, işgücüne ve ülke ekonomisine katkı sunmaya başlamıştır.

Kadınların iyi eğitim almaları, özgür ve mutlu olmaları sağlıklı bir toplum yapısının güvencesidir. Ekonomik hak ve özgürlüklere sahip olmaları da çok önemli bir gelişme ve ilerlemedir ancak asla yeterli değildir.

Öncelikle çocukların ve kadınların her türlü şiddetten korunması, hukuki bağlamda güvencede olmaları ve istemde bulunmaları halinde devlet korumasına alınabilmeleri sosyal hukuk devletinin en temel görevidir.

Çocuklarımızı ve kadınlarımızı her türlü şiddet ve saldırıya karşı koruyabilirsek, geleceğe umutla bakan, her yönden gelişmiş ve sağlıklı bir ulus yaratmış oluruz. Kadınların ve çocukların mutlu ve özgür olduğu toplumların gelişiminin önünde bir engel yoktur.

Toplumumuz, her geçen gün artan kadın cinayetleri, taciz, tecavüz vakaları ve çocuk yaşta evliliklerin önünün açılması girişimleri ile ne yazık ki ümit edilen güzel yarınlara asla ulaşamaz.

Siz kanun koyucuların bu doğrultuda toplumsal geleceğimize dair çok önemli sorumluluklarınız var ve bunların bilincinde olduğunuzu düşünüyoruz.

Bu kapsamda 11 Mayıs 2011 tarihli İstanbul Sözleşmesi; çağdaş toplum hedefimizde emeklerimizin boşa çıkmaması için, kadınlarımız, çocuklarımız ve ulusumuzun geleceği için çok önemli bir kazanım ve fırsattır.

Bugünlerde yazılı ve görsel basında sıkça rastladığımız haberlerin asılsız olmasını diliyor ve ülke olarak İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmemizin asla söz konusu olmadığına inanmak istiyoruz.

Çocukları ve kadınları özgür ve mutlu olmayan ülkeler geleceklerini, ümitlerini ve her türlü birikimlerini yok etmeye mahkûmdur.”