Çin: ABD dünya barışına yönelik en büyük tehdit

Çin Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Çin’i uluslararası düzeni revize etmek için nükleer gücünü ve füze sayısını arttırmakla suçlayan ABD raporunun karalamaya yönelik ve kışkırtıcı olduğu ileri sürüldü.

Dış Haberler

Çin Savunma BakanlığıPazar günü resmî bir açıklama yaparak, geçtiğimiz günlerde ABD Savunma Bakanlığı tarafından yayımlanan ‘‘Çin Askeri Güç Raporu’’na ‘‘kararlı bir şekilde karşı çıktığını’’ belirtti.

Bakanlık Sözcüsü Vu Çien, açıklamasında 2000 yılından bu yana Çin’in askeri genişlemesini ele alan raporun,  sözde Çin tehdidi anlatısını güçlendirdiğini ve Çin’in askeri modernleşmesini karalamaya çalıştığını belirtti.

Raporun Çin’in askerî harcamaları, nükleer politikaları ve Tayvan meselelerinde temelsiz suçlamalarda bulunduğunu ileri süren Vu, ‘‘Çin’in askeri ilerlemesinin ardındaki saikler ulusal egemenliğin, güvenliğin ve kalkınmanın savunulmasıdır. Bu ilerleme herhangi bir ülkeyi hedef almamakta ve tehdit etmemektedir’’ diye konuştu. 

Raporun bir hegemonya ve provokasyon gösterisi olduğunu söyleyen Vu, amacın Halk Kurtuluş Ordusu ile 1,4 milyar Çinli arasındaki bağlara zarar vermek olduğunu söyledi.

'Çin'i bölmek isteyenlere karşı her türlü önlem alınacak'

Raporda ele alınan bir diğer konu olan, Çin ordusunun kara, hava ve deniz güçlerini, Tayvan’ın işgali için kullanılabilecek seviyeye getirdiği iddiası da Bakanlığın tepkisini çekti. Bakanlık açıklamasında bölgedeki sorunların arkasında Tayvan hükümeti ve yabancı güçler olduğu iddia edilerek, ‘‘Tayvan Boğazı’ndaki mevcut gerilimlerin nedeni iktidardaki Demokratik İlerici Parti’nin yeniden birleşmeye güç kullanarak direnme çabası ve Çin karşıtı yabancı güçlerin Çin’i bölme girişimleridir’’ ifadesine yer verildi.

Tayvan’ın Çin’den ayırmaya kalkışılması halinde, Halk Kurtuluş Ordusu’nun gerekli tüm önlemleri alacağının vurgulandığı açıklamada, ABD’nin bölgesel çatışmaları tırmandırdığı ve dünya barışına yönelik en bütük tehdit olduğu iddia edildi.

Pentagon tarafından yayımlanan raporda Çin’in füze geliştirme ve gemi inşası gibi alanlarda ABD ordusunu geride bırakmış olabileceği ve Pekin’in amacının dış politikasını hayata geçirmek ve ‘‘uluslararası düzenin bazı veçhelerini değiştirmek’’ için askeri gücünü bir koz olarak kullanmak olduğu savunulmuştu.

2049 yılına kadar ABD’nin karşısına çıkabilecek birinci sınıf bir ordu kurma hedefiyle hareket eden Pekin’in savunma bütçesi 2012 yılında 100 milyar dolardan 2019 yılında 174 milyar dolara çıkarken, Pentagon’un raporunda bu miktarın aslında 200 milyar dolardan fazla olabileceğine dikkat çekilmişti.

Çin’i ordusunu genişletmekle suçlayan ABD ise 2019 yılında askeri harcamalara 686 milyar dolar ayırdı.